oda duvarını tamamen kaplamayacak şekilde olsa da yine az boşluk bırakacak kadar büyük olan bir "orta dünya" haritası efsane olurdu bakıp bakıp hayal kurmalık.
insanların hayatları boyunca unutmayacağı nadide hatırlardandır. hediye o kadar önemli değil elbette. ama gerçekten sizin için önemli birinden anlamlı bir hediye aldığınızda unutamıyorsunuz. bu yaşıma kadar -bu yaşıma dedigime bakmayın 4 gün önce 26ya girdim ama 19 desem inanırsınız, o derece- aldığım hediyeleri pek hatırlamam. ne zaman verildiğini ve ne için verildiğini anımsayamam. nedeni önemsiz olmaları değil elbette. hediyeye pek olumlu da bakmam aslına bakarsanız. olsa da olur olmasa da modundayım genel anlamda.
neyse, hediye diyorduk. hediyeye ne kadar önem vermesem de bi yerde insanın hayatından kareleri getiriyor gözünün önüne. bir anda o anları hatırlıyorsun. ama bakın ne anlatıcam; aldığım hediye sadece aldığım anı değil - hatta hiç değil- hayatımın başka 2 dönemini hatırlatıyor bana. hem de tek bir hediye.
1 yılı geçti ayrılalı. zaten okuyordur bu entryi de. tekrar teşekkür ederim.
mevzu bahis hediye transformers. bilenler bilir, araçtan robota dönüşen arkadaşlardır. çocukluğumuzda çok meşhurdu. yakın dönemde filmini neyin çektiler ama bizim zamanımızdaki gibi olamaz. o dönem benim bir transformersım var ama tapıyorum. gece gündüz yanımdan ayırmıyorum. bütün gün halı üzerinde debeleniyorum onunla. gece çişe bile elimde onunla gidiyorum. bir gün komşunun benden küçük çocuğuna transformersımı elimden alıp verdiler. sırf ağlıyor diye hem de. ulan çocuk bizim taptığımız kahramanı aldı gitti. kaldık piç gibi. nasıl üzülüyorum ama. görsen çocugum öldü zannedersin. omzuma elini koyar teselli edersin. günlerce durup durup ağladım. ağladım ağladım durdum. sen de durdum ben diyim ağladım. o derece. içimde kalan bir ukteydi bu transformers. o zamanı hatırlayıp hüzünlenirdim ara ara. çocuğun kalbini kırmayacaksın derim o zamandan beri de. yaşadım biliyorum yani. biz bi duygusallık anında bunu hatuna anlattık, bu da tarihin eski sayfalarına not düşmüş. karşımıza çıkardı hiç beklemediğimiz anda. kargoyla gelmişti galiba.
askerliği de diyarbakır'da tankçı olarak yaptık. mevcut hediye hem transformers hem de tanka dönüşüyor. bilardoda 3 top oynasan bu kadar ince göremezsin. verildiği 1 hafta boyunca paso oynadım. ara ara gözüm takılınca yine oynuyorum. yolda giden tank bir anda koşan robota dönüşerek savaşıyor falan. orası benim iç dünyam, karıştırma orayı. ben hediyenin şu an ne için verildiğini dahi hatırlamıyorken hayatımın birbirinden en az 15 yıl fark olan iki dönemini hatırlatıyor olması beni garip hissettiriyor arkadaş.
kıssadan hisse; hediyenin anlamlı olması önemli. yan banttan daha iyi görürsün.