sıla'nın imza albümünde ilk dinleyişte ısınılan şarkılarından biri.
tellileri kim çalmış bilmiyorum ama, şarkıyı uçurmuş resmen, çok başarılı.
özetle dinlenesi olmuş...
her haliyle müthiş olduğunu düşündüğüm, imza albümünün en vurucularından bir adet sıla gençoğlu parçası. son zamanlarda iyice kafayı taktığım sıla gençoğlu parçalarından bir adet nadide parça olmuştur ki, gözlemlediğim kadarıyla bu naif hanfendi, bu tarz parçalarla, dinleyenlerinin kalbini parçalayıp, sonra derin dondurucuya saklayıp, bir aşk yarasının üzerine daha, bırakmış olduğu yerden çıkarıp, buz kıracağı ile kalbi tuz buz etmesini bilmektedir. işte bu şarkı da dahildir bu yapıya zannımca.
birine kendinizi affettirmeniz gerektiği zaman veya birinden intikam almak istediğiniz zaman acele etmeyin. önce koşulları oluşturun, her şeyi ayarlayın, daha sonra asıl eyleme geçin. her yapılacak şeyin doğru bir zamanı vardır.
tolstoyun da söylediği gibi, içersinde bulunulan andır.
--spoiler--
"Bundan sonra şu gerçeği unutmayın: Tek önemli vakit vardır, içinde bulunduğunuz an. O an en önemli vakittir, çünkü sadece o zaman elimizden bir şey gelebilir.
--spoiler--
ne kadar da doğru söylemiş, değil mi?
