Artık karar verdiğim olay.
Mezhep yok, islam var..
Bu mezhepler benim hep baş belam oldu. Bakın Şöyle anlatayım.
Ailem şia mezhebinin caferiye koluna bağlıdır. Ben ve kardeşlerim sıkı sıkıya caferiliğe bağlı yetiştirildik. Namazından, kaidesinden tut tarihine kadar her şeyi adım gibi bilerek büyüdüm. Sonra üniversite kazanıp büyükşehire geldim. Burada cemaat yurtlarında kaldım. Sohbetlere katıldıkça, konuştukça aklıma girmeye başladılar. Öyle oldu ki ben kendi ailemi kafir görmeye başladım şii oldukları için, uzunca bir süre. Sonra yurttan ayrıldım. Ayrılınca biraz daha ılımlı olup hanefiliğe itikat etmeye başladım. Bu arada da eski eşimle tanıştık ki kendisi de şia-caferi idi. 4 yıllık evliliğimde ben tekrar öz mezhebime döndüm. Ayrıldıktan sonra cuma namazlarına gittim sünni camilerine. Yine sünnilikten etkilendim. Sonra biriyle konuştum hariciliğe merak saldım.
Yani yıllarca çok afedersin ebesinin şeyi kadar mezhep değiştirip bir o yana bir bu yana gittim.
Sonunda bir şey fark ettim. Mezhepler değişti ama bir şey değişmedi; herkes kendisinden olmayanı kafir görüyordu ve herkes kendi inancına göre hadis uyduruyordu.
Bütün düşünceleri attım kafamdan. Her şeyi. Ve oturdum kuranın türkçesini okudum. Hani bize hiç okutulmayan o türkçesini.
Orada ne diyordu biliyor musunuz?
" dinlerini parça-parça, bölüp bölük-bölük fırkalara ayrılanlarla hiçbir ilgin olamaz ve şüphe yok ki bu hareketleri için Allah onlardan hesap soracaktır "
Enam suresi 159. Ayet...
Bir kitap daha fazla ne yazabilir? Ne söyleyebilir?
Size söylüyorum; ehl-i sünnet, şia-ı ali, harici, alevi, ve tonlarcası...
Yanlış yoldasınız.
Kardeşim yanlış yoldasın.
Namazı nasıl kılacağımız, abdesti nasıl alacağımız, orucu nasıl tutacağımız, her şey o hiç okumadığın kuranda yazıyor hanefi kardeşim, maliki kardeşim, caferi kardeşim, alevi kardeşim.
müslüman insanın müslüman kardeşine düşmanlığı olmaması gerekirken, araya nifak sokanları değilde dini anlaşılır bir biçime getirme amacıyla yorumlayan alimlere ateş püskürülmesi doğru değil bence.
imam ebu hanefi'nin ya da idris el şafii'nin birbirlerine düşmanlıkları olduğunu veya birbirinize düşmanlık edin diye telkin ettiğini sanmıyorum.
bundan 1000 yıl önce bilgiye ulaşmak bu kadar kolay değildi elbet. alim olmak için il il gezen talebeler vardı. ve kıyas yapabilmek, icma yapabilmek için yüzlerce kitap bitirmiş ama kendisine alim sıfatını yakıştıramayan onca insan tabi. belkide bize lafı düşmez ama mezhepler arasında kıyas yapmak, o doğru, bu yanlış veya hepsi yanlış demek için yeterli bilgimiz olduğunu düşünmüyorum. ha, illaki merak ediyorsan elinin altında internet var. namazın kılınışından orucun tutuluşuna herşeye kolayca ulaşabiliyorsun. hangisi daha doğruysa ya da daha doğru gelirse ona tabii olman muhtemeldir. ama yukarılarda da dendiği gibi mezhepsizim dediğinde bile ortaya kendin bir şeyler çıkarıyorsun veya diğer mezheplere göre davranıyorsun.
mezhepleri birleştirme düşüncesi büyük kafalı adamların her zaman aklında olmuştur, lakin geniş insan kitlelerinin ortalama zekası bunu gerçekleştirmeye yetmemektedir, buna engel olmaktadır.
Namazı dvd collector arkadaşım çok güzel açıklamış allah razı olsun.
Bunlar da benden,
Kuranda oruç: " Ramazan ayı ki; insanları doğru yola ileten, apaçık ve ayırt edici olan Kuran onda indirilmiştir. öyleyse sizden kim bu aya tanık olursa, onda oruç tutsun...Tan yerinde beyaz iplikle siyah iplik ayırt edilinceye kadar yiyin için, sonra da orucu geceye kadar tamamlayın. "
Bakara- 185-187. Ayetler.
Kuranda abdest: "Ey iman edenler! Namaz kılmaya kalktığınız zaman, yüzlerinizi ve dirseklere kadar ellerinizi yıkayın. Başlarınızı meshedin, iki topuğa kadar da ayaklarınızı yıkayın."
ümmetimin ihtilafında rahmet vardır(hadis)mezhepler sünneti korumak için vardır mezhepler islamı bölmez aksine islamı yaşamayı kolaylaştırır,cografi koşullar nedeniyle.
madem ummetin ihtilafında rahmet var şii sünni ihtilafında neden rahmet yok her Iki taraf birbirine kafir diyor? Eğer sözünüzde doğru iseniz şiiler bizim kardeşimizdir desenize.