en beğenilen entrylerde umduğunu bulamayan yazarın kurduğu komplo teorisi.
teori şöyle işliyo; en beğenilen entryleri açan yazar okudukça "bunun neresini beğenmişler be ne güzellik var bunda?" diye hafiften serzenişe başlar. ilerledikçe "abi bu en beğenilenleri beğenenler kim acaba?" diye sorar kendi kendine daha sonra "yeter ulan en kötü entrylere bakalım da eğlenelim biraz" der. her entry kötü değil ama en beğenilenlere girecek o kadar güzel entryler dururken bunlar girmiştir hakedenlerin hakkını vermek de gerek tabi. aynı kişiler, iyi-kötü entryler alın size en beğenilenler beğendiğinizi okuyun. ama herkes oylasa da iyi kötü belli olsa artık. kimseye bişey demek gelmiyo içimden ama yeter be ne bu böyle beğenmiyeceğim entryleri bari en beğenilen olarak sunmayın hadi kişisel olmasın çoğu kişinin okurken zevk almadığı entryleri başka yerde tutun da bizim önümüze güzel bişeyler getirin.
belli grup ve zümrelerin birbirini artı oylayarak dödürdüğü dolaplardır. bir kişinin birden fazla yazarlık alarak kendini artı oylamasıylada oluşabilir.*
bu organize bir iştir (hak edenler için söylemiyorum)
-ali, ahmet, hüseyin, necla, x, xx, #xxxx numaralı enrty'i yazdım.. bir + verin bakayım. herkes birer tane verse yeter.
- merhaba! ben stevemcqueen'den geliyorum---
- oha! il mi oldu adam beğenile beğenile?!
- hah heh! komiksiniz sanki. yok efendim, misafirlik münasebetiyle... evlerindeydik.
- eee?
- biz bu en beğenilen entryler'de en az bir veya, daha da kötüsü, birkaç dolabın birden aynı anda döndüğünü düşünüyoruz.
- neden?
- şöyle ki; stevemcqueen bey kendisine verilen artılardan şikayetçi.
- yuha!
- öyle efendim. adam artık beğenilmek istemiyor. ne o öyle? yalnız bir entry de değil ki! birkaç tane birden!
- yani?
- ne yani?
- girişle gelişme tamam da... sonuç?
- uzadı efendim, farkındayım. sonuç itibariyle; kendisi artık beğenilmek istemiyor. oylamayın artık şu adamcağızı. bunalımlara girdi. kafasına bir düz bir de ters olmak suretiyle iki adet şapka takıp sherlock holmes'çülük oynuyor evinde, "ne dolaplar döndüğünü mutlaka bulmalıyım!" şeklinde.
- efendim kafasına bir-iki tane sözlükçü vuraydınız da kendine geleydi.
- denedik efendim, olmadı. kafasına vurduğumuz her sözlükçü "bu adam belli bir zümre tarafından korunuyo lan!"* diye geri tepti*.
- hmmm...
- ya.
- e canım, o da o kadar güzel tespit yapmayıversin!*
- ah efendim, bir durdurabilsek...
- uzadı.
- kaçtım!
o zaman ne ariyorsun be canim en begenilenlerde, gecen haftanin en kötü entrylerine veya silik sayfasi en dolu yazarlara bak, belki ordasindir? ya da aradigini bulursun. *
kendini lunapark da zanneden zihin olarak anaokul terk yazarların ısrarla üstünde durdugu ve geniş ilgi alanında olan konulardandır.lunaparklar da ki dönme dolaplarla sözlükte dönen dolapların ortak özelligi ilgi çekme istegi ve heyecan arayışlarıdır.
hala en begenilen entrleri okuyan yazarlarin sorunu. halbuki bazilarimiz coktan en begenilenleri hem entrylerin cok uzun hemde pek bir espirisi olmadigi icin okumayi biraktik en kotu entryleri oku onlar daha komik daha ironik diyorum ben burdan sikayetcilere.
cogu kisinin sol framedeki entrylerden ziyade detay ara kismindan tanidik yazarlara girip onarin entrylerini okuyup duygusal bir oylama sistemine alet olmasi sonucu ortaya cikan durum.
gerçek anlamda varolan dolaplar bütünüdür. sözlükteki ezoterik örgütlenmelere mensup arkdaşlar tarafından birbirini kollama amaçlı yapılır. içerik değil, yazanın kim olduğu daha ön plandadır.
