soğuk, sert ve takıntılı diyorlar benim için. benim açımdan benim hayatım gayet normal. huylarım var. önüne kimseyi geçirmem. öyle tanısan pamuk gibi falan da değilmişim. tanıyanlar da soğuk ve sert der. sert dedikleri, prensipli ya da huylu sanırım benim için. halbuki ben gayet iyiyim bu halimde.
Çok inatçıyım, kimseyle anlaşamıyorum (daha bugün anladım) , sürekli kavga halindeyim, kaostan besleniyor gibiyim, dobralığı kalp kırmayla karıştırmışım meğer.
Bazı olaylara tepki vermemek ama aslında içimde fırtınaların kopması. Alttan almayı sevmem ama her defasında kimse kırılmasın diye sözlerimi esirgerim.
kapalı kutu sanılmak. Herkesin bendeki ilk izlenimi bu. Oh olsun her şeyimi kendime saklıyorum. Bazen anlatasım geliyor ama asla güven vermiyorsunuz ya.
Hatasızlık ama aynı hataya defalarca düşmek.
Vefasızlık ama aynı kişiye ölene dek vefa.
Umursamazlık ama aynı kişi veya aynı konuyu hayatın merkezine koyacak kadar umursamak.
Tahammülsüzlük diyerek bodoslama giriyorum. Hemde artık can yakacak cinsten olmaya başladı. Eskiden sadece sosyal hayatimda denk geldiğim tahammül edemediğim kaale almayarak, mesafeli davranarak uzak tuttuğum gerzomatlar sanki bugün telefonumda gezindigim sosyal medya sitelerinde, apansız kopup gelen bir mailde, sikik bir sözlük başlığında, devamı günde 3 kere yayınlanan porselen makyajlı kızların bağıra bağıra oynadığı dizilerde. Her yerde ama her yerde. insanın tek başına kalma lüksü elinden alınıyor ve yerine yenisi yada düşük kalitede bir alt seçeneği sunulmuyor. Şu sitede bile tek tokatta bayiltacagin AVM abazasinin yazdıklarını okurken, bu AMK ülkesi daha ne kadar kötü olabilir lan diye içinden geçiriyorsun.