her şeye kafayı çok takan biriyim. bazen kendi kabuğumdayım bazen ifadelerimle telaş ederim olaylardan. genelde utangaçım ama iyi anlaştığım, sevdiğim biriyle iyi kötü tüm özelliğimi olduğu gibi yayarım. hata yaptığımı anlarsam özür dilemekten gocunmam.
çok fazla temas etmek. inanlara sarılmayı çok seviyorum. çünkü karşındaki insan ne kadar sevildiğini bilmiyorsa ne önemi var sevmenin? ve bence sevgiyi göstermenin en güzel yolu o. bu yüzden benim en belirgin özelliğim, dokunarak sevmek.
çevremdeki insanların da benim gibi çok derin düşünüyor olduklarını sanmam, bu yanılgıya kapılıp sürüklenmem. Sonuç olarak gün geliyor ki anlıyorum, insanlar her zaman benim kadar derin düşünmüyor.. çoğuna göre karşılaştıkları, gördükleri her şey düm düz olduğu gibi ama bana göre ise üfff. neler nelerrr.
eskiden birisine bir şey söylemeden önce deli gibi olayları tartardım kafamda bir sürü kombinasyon kurardım karşımdakinin yerine geçerek çılgın şeyler kurardım ve olayı o kadar abartırdım ki sanki gerçekmiş gibi tribe girerdim, şimdi kuramıyorum bunun anlamı nedir onu da bilemiyorum.