galatasaray'dan gitmeden önce son maçlara asılmamasından, bilerek kırmızı kart görüp maçlara çıkmamasından, inter'e beleşe gidip, onu emre yapan kulubünü satmasından belliydi bu kanı bozuk olduğu.. hiç bir galatasaraylı kulübüne bunları yapmazdı. ona da bu yakışır.
çok açık ve net söylüyorum; eğer şerefli, haysiyetli ve onurlu bir insan ise hıncal uluç u dava etmesi gereken kişidir. eğer dava etmezse başka şeyler düşüneceğiz.
işte hıncal uluç un son yazısı; http://www.fotomac.com.tr/uluc.html
bakmaya üşenenler için yazının şu kısmını vurgulamak istiyorum;
--spoiler--
Emre oyaladı Galatasaray'ı. Ve ardından haberler çıktı, ''Emre, inter'e imza attı'' diye. Emre bir basın toplantısı düzenleyerek ''Hayır imza falan atmadım'' dedi ve Galatasaray camiasına yalan söyledi. Emre'nin basın toplantısının ertesi günü inter kulübü, yaptıkları sözleşmeyi resmi sitesine koydu. Son yılında baştan sona yalan söyledi Galatasaray'a; inter'e rahat bir şekilde gidebilmek için... Ve de söylendiğine göre inter 'Sakın Galatasaray ile sözleşme yapma. Sözleşme yapmazsan biz, Galatasaray'a ödememiz gereken transfer ücretinin bir bölümünü sana veririz. Sen biraz daha fazla para kazanırsın' demiş. Kendisi belki de biraz daha fazla para kazanmak için Galatasaray'ı sattı ve bitti.
--spoiler--
iddialar böyle. türkiye nin en medyatik ve en çok okunan gazete yazarı emre için;
''para için galatasaray'ı sattı ve inter'den fazladan para aldı, sakatlanmamak için gs'de tam performans ile oynamadı'' diyor. sıradan bir yazar bunu dese kaale alınmaz. ama bu laflar üzerine dava açılmazsa, o zaman bir galatasaray taraftarı olarak aziz yıldırım a emre yi aldığı için sonsuz teşekkür ederim. böyle bir adam bir daha asla galatasaray forması giymemeli.
he tabi iddialar doğruysa diyorum. ona göre!.. yoksa iyi transfer canım...
fenerbahçe'ye transferiyle profesyonellik kavramının futbola yansımasının "dün dündür bugüne bakalım" düşüncesi olduğunu bir kez daha ispatlamış topçudur. ilk defa olan bir şey değil bir camia ile özdeşleşen futbolcunun ezeli rakibe transferi. dünya ve türk futbolunda pek çok kere gördük örneklerini. Florentino Perez'in "Başkan olduğumun ertesi günü Figo, Madrid'e gelecek, aksi takdirde bütün kombinelerin parasını taraftara cebimden ödeyeceğim" sözünü söylediğinde figo barcelona'nın kaptanıydı ve sampiyonluk kutlamalarina saçlarını bordo-laciverte boyayıp katılacak kadar barcelona aşığıydı.sonrası malum... sahaya atılan domuz kafaları, euro 2004 finalinde sahaya atlayan taraftarın yüzüne fırlattığı barça bayrağı vs vs.
emre'nin fenerbahçe transferi de benzer sahneler doğuracak sami yen'de ne yazık ki.
transferi daha gündemde yokken taraftarlar arasında bir anket yapılıp "takımda görmek isteyeceğiniz türk futbolcu" gibi bir soru sorulsa bir tek fenerlininin bile ismini söylemeyeceği ama transferin gerçekleşmesinden sonra galatasaray'a bir çalım olarak gördükleri için anında kabullenecekleri bir oyuncudur emre. "Türkiye'de oynayacağım tek takım Galatasaray'dır" sözü çoktan tarih olmuştu zaten. o söz o dönemin gerektirdiği bir sözdü. hele emre yeni formasıyla 1-2 lig maçında iyi oynasın bi derbide de gol atsın tamam. artık tek sorun alex ve emre yanyana oynar mı tartışmaları olacak, emre'nin zamanla tribünün gözünde fatih akyel'den, tümer'den farkı kalmayacaktır. baliç kefen yerine cimbom forması giydiyse emre de fener forması giyebilir. taraftara gaz vermek ile "profesyonel" davranıp cebini doldurmak arasında ahlaksal açıdan baktığımızda pek fark yok aslında.
galatasaray'da ergenlık zamanlarını gecırmış,galatasaray'da pişmiş,galatasaray'da yol almış lakin daha iki gun once Galatasaray'ın ezelı rakibi Fenerbahc'ye transfer olarak cimbim taraftarlarını şoka ugratmış ve onların gözunden düşmüş futbolcumuz...
bundan 7-8 yıl önce kendisine katil emre diye tezahürat yapanlarla paylaşacaktır.
hayatının en kötü günlerinde senin acına aldırmayıp sana katil emre diye tezahürat yapılan stada nasıl çıkacaksın?
peşin edit: o bir kazadır, emre'ye katil demek acımasızlıktır. allah korusun hepimizin başına gelebilir.
edit: üstüste gelen eksilerden de anlaşıldı ki dün emre'ye korolar halindekatil diyenler bugün en kral emreci olmuşlar. madem bu kadar emreciydiniz de neden zamanında emre'nin başına gelen o kötü kazadan sonra stadınızı katil emre diye inlettiniz.
akp'ye açılan kapatma kararı sonucu msn'de kişisel ileti bölümünde,
'Kapı ziline oynayan Türk milleti! Size Tansular, Mesutlar, Denizler layık!'
yazdığı iddia edilen futbolcu..
galatasarayli taraftarlarin demogoji yaparak yerden yere vududugu futbolcudur. neticede galatasaraydan ayrilali yillar olmus emre'nin fenerbahce ile anlasmasi normaldir. ayni seyi tuncay sanli'da yapabilir. bundan yillar öncede böyle seyler oldu şimdide oluyor ve olacakta.
daha düne kadar stanyumda ''orospu cocugu revivo'' diye bagiran galatasaray taraftari ne cabuk unuttu hemen reviviyu bagrına bastıgını. uzun lazfım kısası trübünden söylenen hersey kafaya takilsa bu millet birbirini öldürdü...
ekmek parasını kazanan futbolcudur. milli takım kampında kendisine "ayıp sana, sattın galatasaray'ı" diye bağıran taraftara bu şekilde cevap vermiştir. bu cevap komiğime gitti benim. ekmek parasına bak anasını satayım yıllık bilmemkaç milyon euro, eski parayla üç dört trilyon lan. hadi iki diyelim, şimdi yeni zamdan sonra ekmek de 85 kuruş mu ne olmuş, 1 lira olsa ne yazar, yılda iki trilyon ekmek.... vay anasını.
kendi kararını vermiş ve fenerbahçeye transfer olmuş artık yapacak bir şey yok. zamanında fatih akyel'de fenerbahçe'ye laf söylemiş daha sonra da transfer olmuştu. kararına saygı duymamız gerekir artık.
not: yazmama gerek var mı bilmiyorum ama galatasaraylıyım.
oynadığı futbol ve yetenek olarak dünyanın sayılı oyuncularından biridir. tabi söz konusu karakter olunca orası malum. kendisini yetiştiren kulube sekiz sene önce attığı kazık(hem parasal anlamda, hemde o sezon kaybedilen şampiyonluk ile sportif anlamda) halen unutulmamıştır... o zaman yaptığı satışla bir çok galatasaraylının içindeki sevgiyi epey azaltmıştır ve şimdi de fenerbahçe' ye transferiyle o sevgiyi iyice yok etmiştir. helal olsun!
kendisini kabul etmeyen yada transferini onaylamayan diyelim fenerbahçeli taraftarda topa çift daldığı ilk pozisyonla kendisine desteğe başlayacaktır zannımca...
7 haziran 2008 portekiz turkiye macinin ilk yarısında portekiz' in ofsayt gerekçesiyle sayılmayan golünde ofsaytı bozmamak adına kale çizgisinden attığı depar ile takdir edilesidir. oyun zekasıyla helal olsun denilesidir. helal olsun!
7 haziran 2008 portekiz türkiye maçında kendisinden beklenen yırtıcılığı sergileyememiş, uzaktan şutlarla gol aramamış ve forveti topla buluşturamamış futbolcumuz.
2008 avrupa futbol şampiyonası vesilesiyle tam bir febe topçusu olduğunu göstermiştir. o yüzden, aldığı bir kamyon paraya rağmen mücadele ve inanç namına bir şeylere sahip olmaması şaşırtmamalıdır.
fenerbahçe'nin yine sokağa paralarını attığı topçu. bu adama vereceğin paranın onda birini sergen yalçın'a ver orta yuvarlakta elinde bastonuyla oynasın, belözoğlu'ndan çok daha faydalı olur.
