Biz şehir ahalisi,üstü çizilmiş kişiler
Kalırız orda senetler,ahizeler ve tren tarifesiyle
Kimbilir kimden umarız emr-i b'il-ma'ruf
Kimbilir kimden umarız neyh-i ani'l-münker
Bize yalnız oğulları asılmış bir kadının
Memeleri ve boynu itimat telkin eder.
ayetiyle işaret edilen bir topluluk kalmadığını gösteren islami emirdir.
kimisi "ehli olan kişiler tarafından yapılması farz olan eylem" diyor... oysa:
"Sizden kim bir kötülük görürse onu eliyle değiştirsin; buna gücü yetmezse diliyle onun kötülüğünü söylesin; buna da gücü yetmezse kalbiyle ona buğzetsin. Bu ise imanın en zayıf derecesidir'' (Müslim, iman, 78; Tirmizî Fiten. 1I- Nesaî iman 17 ibn Mâce, Fiten, 20)
bakın (bkz: faiz helaldir) başlığında, an itibarıyla tam 92 entry var. evet, bir çok yandaş faizin haram olduğunu söylemiş ama içlerinden numunelik bir tanesi bile "faizi yaygınlaştırmayı ve yaygınlaştıranları" kötüleyen tek bir entry girmemiş. 92. entry bir istisna ama o entry'yi giren de yandaş değil!...
nedir bu durumun izahı müslümanlar? müslüman olanın, particilik gayretini allah'ın rızasından üstün tutarak, faizi yaygınlaştıranlar karşısında dilsiz şeytan gibi susmasının, onları veya hiç değilse yaptıklarını kötülemeyi, emr-i bi'l maruf neyh'i anıl münker yapmayı ateistlere bırakmasının izahı nedir? anlaşılan bunlar (bkz: faiz haramdır ama faizi yaygınlaştırmak sevaptır) diyorlar!..
iyi ve güzel olanın oluşabilmesi için gerekenleri yapmak.
Kütü ve zararlı olanın engellenmesi için gerekenleri yapmaktır.
Örneğin, eğitim yuvaları açmak ve insanların karakterlerine uygun bilimsel ve ahlaki bilgi ve değerleri onlara öğretmek "emr i bil maruf nehy i anil munker"in içine girer.
iyiyi emredip kötüyü yasaklamak, en büyük islami farzlardandır. Yüce Allah Kuran da şöyle buyuruyor: "Mümin erkeklerle mümin kadınlar birbirlerinin velileridir. Onlar iyiliği emreder kötülükten alı korlar. iyiliği emretmek ve kötülükten sakındırmak peygamberlerin yoludur. Allah ın bu farzı ile dinin diğer farzları ve kanunları icra olunur. Bu emirle helal kazanç sağlanır, insanların canı, malı ve namusu güven içerisinde olur ve hak, hak sahibine ulaşır. Yeryüzü kötülük ve pisliklerden temizlenip yerini güzelliklere ve iyiliklere bırakarak abad (edepli) olur. Bu konuda imam Cafer Sadık (a.s) ın Hz. Peygamber (s.a.v) den rivayet ettiği hadisle yetiniyoruz. Hz. Peygamber (s.a.v) şöyle buyurmuşlardır; "Kadınlarınızın ahlaksız, gençlerinizin fasık olduğu zamanda iyiye emredip kötüden sakındırmadığınız halde sizin haliniz nasıl olacak? Ey Allahın Resulü, böyle bir şey olacak mı diye sorulduğunda, o hazret şöyle buyurdular; Evet, hatta ondan kötüsü bile olacaktır. Kötü şeye emrederken ve iyi şeyden de nehye derken haliniz nasıl olacak?"
peygamber efendimizin sorduğu bu sorunun yanıtı bilmem günümüzde cevabını buldu mu ona da düşünebilen insanlar cevap versin...