gereksiz yere orda burda ahkam kesen, ''susma sustukça sıra sana gelecek'' naraları eşliğinde boğaz köprüsüne, konsolosluklara ve bilimum ne düyü belirsiz yerlere kendilerini zincirleyen, alayına isyan modunda gezen ama en önemlisi abd malı pantolon, ayakkabı, tişört ve benzeri, komünizm ideolojisinden dolayı sırtındaki haklı cop darbelerini saklamaya yarayan giysiler giyen vatan evladıdır.
sonra da eklerler; ülkücüler abd maşasıdır. sen önce kendin ol, başkası olma kendin ol. sende ülküne sahip çık!
ulan bir adım yükseltemediniz ya şu sosyalist/komünist eleştiri çıtanızı ben ona yanarım. anlat hacı güzel oluyo izlemesi. anti-emperyalist olduklarını dile getirmekten bıkıp usanmayıp uzun malbuştan şaşmayan kimilerinin karşıt siyasete getirebildikleri yegane eleştiri kalıbıdır.
yavrum en azından amerikalarda askeri eğitimden geçirilip türkiye'de darbe örgütlemeye kalkmamıştır bu adamların önderleri. elde silah babalar gibi çatışıp infaz edilmişlerdir emin ol nurhaklarda diyarbakır zindanlarında.
Abd Emperyalizm ine karşı olmak tüketmemekten geçmez. Giydiğimiz kıyafetin, yünü, aldığımız her şeyin bir ucu Amerikan üretimine dokunuyor olabilir. Ayrıca Amerikan emperyalizmine karşı olmak, ingiliz, Almanya emperyalizmine karşı olmamak mıdır? Hayır değildir. Neden budur ki sahip olunan ekonomik sistemlerde emperyalizme karşı olmak, sermayenin ta kendisine karşı olmaktır. Sermayeye karşı olmak, tüketmemek midir? Değildir. yaşamamız için tüketim şarttır. Fakat gereğinden fazla tüketim sorun oluşturur. Bundan dolayı Amerikan malı kullanmayacaksan, hiç bir sermaye ürününü kullanmayacaksın. Mümkün mü? Değil. Emperyalizme karşı olup onu yok etmek isteyen komunist'in yaşamak için tüketmesidir.
amerikan konsolosluğu'na roket sallayana terörist dersin sonra kalkıp amerikan malı kullananı samimiyetsiz ilan edersin.
(bkz: bu ne yaman çelişki anne)
ülkesinde binlerce aç çocuk varken götünü sandalyesinden kaldırmayan, bi de milletten, milliyetçilikten bahseden 'duyarlı'(!) kurtlardan çok daha duyarlı insandır.
