yurdum sağcısının açmazıdır. kapitalizmle ve emperyalizmle herhangi bir derdi olmadığından, abd'nin şefkatli kollarında büyüyüp serpildiğinden, kahrolsun emperyalizm diyemez ama sırf dini duygularla gider israil bayrağı yakar. ne amerikan emperyalizmi ile gerçek bir derdi vardır, ne de türkiye'nin emperyalizm içerisindeki konumuyla.
yurdum sağcısı, emin olabilirsiniz ki, israil'in katlettiği insanlar budist olsa idi kılını bile kıpırdatmazdı.
yurdum sağcılarının zerre pipisinde olmayan tespittir. he canım elma seviyoruz diye armutu da sevmek zorundayız değil mi?
ya da daha değişik bir anlatımla elma seven adama armut sevmediği için küfretmeliyiz. öperin.
Yurdum sağcısının ne kadar çelişki içerisinde olduğunun kanıtıdır. Ülkü ocaklarında yetişmiş bu arkadaşlar solcular amerikan emperyalizmine karşı diye emperyalizmi benimserler ama bilmezler ki "lan anarşik bunlar, bölücü" diye bildikleri deniz gezmiş başta olmak üzere bir çok komunist zamanında israil'e karşı savaş vermiş, israil karakollarını basmıştır.
gerçi şöyle de bir hikaye var. sağcıya "kendinle çelişiyorsun" demişler "nerem doğru ki?" demiş. ya sabır ya sabır diyoruz, sıradaki sağcımıza geçiyoruz binaenaleyh.
benzeri bir biçimde israil'in stratejik ortaklarının yurdumuzdaki uzantıları olan akp ve egemen sermaye sınıfına da "hayır" diyemeyen kişilerin içinde bulunduğu durumdur. daha bir kaç gün önce internet üzerinden yayın yapan bir radyoda filistin'e destek sunanlara karşı akıl almaz kelimelerle saldıranlar bunun yalnızca bu sanal ortamdaki taşıyıcalarıdır. bunları es geçelim, gerçeklere gelelim. bir örnekle geliştirelim hikayemizi. manisa'da demokrasi platformu aralarında akp, chp, dsp, ip, anap, mhp, bbp, alperen ocakları, ülkü ocakları ve ödp gibi birbirinden apayrı örgütlerin bir arada bulunduğu bir oluşum olarak israil'e lanet mitingi düzenlemek istemektedir. gayet güzel gibi gözüken bu hadisede ana belirleyenin akp'nin olduğuda bilinmektedir. peki bop'un eşbaşkanlığını yaptığını iddia eden, israil komandolarının ülkemizde yetiştiğini ve bazı üslerini kullanıldığı bilindiği ve bunun bizzat iktidarca sağlandığı hatırlanırsa bu mitingde "kahrolsun emperyalizm" , "kahrolsun abd, işbilrik akp" denilebilecek mi? ya da bunu söylemek isteyenler orada bulunan şahıslarca engellenmeyecek midir? engellenecektir, bu apaçık ortadır. o halde solcuları bu ülkede samimiyetsizlikle suçlayanların kendileri de iki yüzlü değil midir? kendileri versin bunun cevabını, aslında cevabı bu kadar apaçık ortada olan bir soruyu cevaplandırabilirseler eğer.
fraksiyonu ne olursa klavye siyasetçileri bir şeye kahrolsun dese ne olur kahrolsun demese ne olur. israil'e "kahrolsun" demek de bu sınıfa giriyor... sıcak odasında buraya entry girerken insanlar ölmeye devam ediyor; yazı yerine eyleme geçin, becerebiliyorsanız..
sopayla dayak yiyen adamın sopaya küfretmesi kadar mantıklıdır.
sopayı sevmiyoruz diye dayak atan adamı da sevmeyecek değiliz ya arkadaş, biz illa ki adamın kucağına oturacağız, sopayla olan sorunumuz adamı bağlamaz. yaşasın emperyalizm ama din kardeşlerimiz de öldürülmesin. şeker de yiyebilelim, amin.
yurdum insanının bir çoğu emperyalizmin ne olduğunu bilmez.neye zararlıdır acısı kimedir -kendine olsa bile- anlayamaz. o yüzden anlamadığı şeye laf edemez. ama herkes müslümalığı çok iyi bildiğinden (!) ona birşey olunca kahrolsun diye bağırır. acaba o ölen zavallı insanlar başka bir dinden olsa en ufak bir mücadele gösterirler miydi? torpilli sağduyu - işine gediği gibi insan sevgisi.
efendim, bu belli bir gruba münhasır ideolojik bir açmaz değildir. esasında yurdum insanının ideolojiler hususundaki bakış açısının algıda sıçmışlığını resmeder.
bu toprakların insanlarının algılama sorunu, kavram hezeyanı, ideolojik sapmaları, elma armut hesaplamaları, kendini ifade edebilmede gösterdiği cahilliği yani senin anlayacağın beyin amcıklaması gerçirmiş kafandan kontaklığı, ta 70 li yıllara dayanır. bu yıllarda kendi özbenliğini zor kazanmışken çabuk yitiren halk, 80 darbesi ile iyiden iyiye kendinden geçmiş, sovyetler ile amerika, yani komunizm ile kapitalizm mengenesi arasında sıkışıp kalmış ve üçüncü bir unsur olan arap zihniyet ve kültürüyle pörtletilerek, halka hizmet etmekten ziyade kendisine hizmet etmeyi şiar edinmiş iktidarsız siyasiler tarafından mikserlenmiştir.
bu sebepledir ki bu ülkenin sağcısı, solcusu ve alt dalları olan zartcısı, zurtcusu, karambolcusu hala neyi ne amaçla savunduğunu bilmeden kendisine bir kimlik arar durur.
işte biz de bu sebeple hala bu konuları tartışır durur, kapitalizmi savunan sağcılara, kendisini komunist zanneden ateistlere, sosyalist anarşistlere, islamın özünden uzak kabesini amerika bellemiş dinci cemaatlere, solculuğu faşizm karşıtlığı zannedenlere, kendine müslüman libarallere, kemalizm karşıtı devrimcilere, emperyalizm övücü israil sövücülere, ne idüğü belirsiz ikinci cumhuriyetçilere, demokrasi hayranı bölücülere, haremlik selamlık özgürlükçülere ve daha nice nice zıt kutupları bünyesinde bir arada barındıran ironik ve traji komikliklere her an tanıklık ederiz.