yönetici sıfatını tam olarak haketmeyen kişidir, çünkü kendini karşındakinin yerine koyabilmek, onu anlayabilmek ve ona hak verebilmek lider olmak için gereken en önemli özelliklerden birisidir.
tadilat sebebiyle buz gibi olan işyerinde , para gidiyor diye hepinize elektrikli soba yakmayacağım , yakarsam ceza alacağımı kabul ediyorum , şerefim ve namusum üzerine and içerim gibi absürd bir sözleşme imzalatan, kendisi 2 elektrik sobası ve klimayla sıcacık makamında oturan yöneticidir. hastalandığınızda yahu çok dayanıksızsınız bisküvi çocukları sizi diye pişkinliğe vurur. doktora gitttiğinizde ise olay çığrından çıkar. sanki eldivenle ve paltoyla çalışan siz değilmişsiniz gibi yediğiniz önünde yemediğiniz arkanızda, nankör çalışan olursunuz, kaytarıyor olursunuz.
nedeni eğitimsizlik değildir, okumuşuda okumamışıda aynıdır. biraz vicdan, biraz merhamet biraz insanlık ister ama ne yazık ki bu tip yöneticide hiçbiri yoktur.
"kendimi onların yerine koyarsam eksiklikleri ve fazlalıkları görürüm. bu durumda yapmam gereken çok iş çıkar."
diye düşündüklerinden empati yetenekleri gelişememiş yöneticilerdir.
özellikle kar amacı gütmeyen kuruluşlarda, okullarda bol bulunan yöneticilerdir. yaratıcı beyinlere özel bir düşmanlıkları var gibidir. bu yöneticilerin çoğu işyerlerinde mobbing kuramını layıkıyla uygular.
iş hayatında başarıya ulaşamayacak, çalışanlarından bol bol ahh işitecek, odunsu, kalp kırıcı, torpilci, yaratıcı beyinlere düşman, vacdansız yöneticidir.