** emo kelimesi emrah'ın kısaltılması ile oluşmuştur. bu akımın çıkış tarihi; kendini kaybetmiş küçük emrahın yağmurlu bir günde punk müzikle tanışması olarak kabul edilir.
önceki gün yediği dayaktan ötürü çenesi kırılmış ve bir gözü morarmış küçük emrah, yağmur yüzünden ıslanıp yüzüne inmiş saçları ve üzerinde, kendine artık iyice küçük gelen eskimiş t-shirt'ü ve pantolonu ile bir gün yolda yürüyordu. bir barın önünden geçerken, prova yapan bir punk rock grubu duydu birden. enteresan gelmişti. yediği dayağı belli etmek istemeyen küçük emrah ıslak saçlarıyla, morarmış olan gözünün üzerini kapatıp içeri girdi. dikkatlice dinlemeye başladı. müziği beğenmişti küçük emrah; fakat bir eksiklik hissetmişti aynı zamanda bu müzikte. yeterince duygusal değildi. hissettiği ezikliğe ve mutsuzluğa hitap etmiyordu bu müzik. dayanamayıp sahneye fırladı birden. olmuyor dercesine hüzünlü bir şekilde bakıyordu gurubun üyelerine. çenesi kırık olduğu için derdini anlatamıyordu. bari sazım konuşsun diye düşünen emrahın gözleri etrafta bir saz aradı. fakat bulamıyordu. etrafta gitarlardan başka hiçbirşey göremiyordu. ne yapacağını şaşıran küçük emrah, ordan bir akustik gitar kaptı. başladı çalmaya. şaşkına dönen grup üyeleri bir süre sonra emraha katılıp beraber çalmaya başladılar. bu esnada barda oturmuş olan plak şirketi hemen sahneye koşup bu gençlerle bir kontrat imzalamak istediğini söyledi. okuma yazması olmayan küçük emrah bu tip adamlara artık güvenmediği için kontratı başka birine kendi ağzından hazırlatmak istedi. çenesi kırık olduğu için ağzından zar zor çıkan saçma sapan kelimelerle dolu bir kontrat hazırlatan küçük emrah bu ilk yazılı emoca belge ile emo akımını başlatmış oldu.
ankarada tek-tük çevreye serpiştirilmiş organizmalar.
dün karanfil sokak'ta önümden geçen 5-6 emo'ya bakıp artık nasıl bir içgüdüsel harekettir ki "siktirin gidin ulan" diye bir hönkürmede bulundum. kendimi bir an elim havada emolar harici milletin bana bakar vaziyette yakaladım. elimi aşağıya yavaçca indirdim. aslında o yavaş inen eli yumruk yapıp emoların peşinden koşsam, iki-üçüne geçirsem bana bakan millet de bana katılacak emolarının nesillerini tehlikeye atacak bir eyleme başlayacaktık.
ilk prototipleri berberler ve antidepresan üreticileri tarafından üretilmiştir.erkek modelleri biseksüel oldukları için türkiyede pek bulunmaz,bulunsada inkar eder.
yanlarına yaklaşamazsın bu tiplerin alkol, sigara kokusundan. ayrıca taş devrinden kalma saç şekilleri ile Bursa-Heykel civarlarında metre kare başına 5 emo düşmektedir. heryerdeler durduramıyoruz .
zeytinli rock fest 2008'de de gorulmus, bilek metilci olduklarini iddia etmis seyler.
hatta bu bir animdir, okuyun. *
kapaginda gireydilin filit resminin bulundugu turkce bir rock dergisi okuyan emonun yanina yaklasilir. bizden bir arkadas kisiyi rahatsiz etme amaciyla dergiye goz atmaya baslar. *. bir sure sonra uflamaya, puflamaya baslayan emcuk velet, yanindaki arkadaslarindan aldigi guvenle halen oturmaya devam eder.
t*: emo musun sen?
emo: hayir. bilek metil dinliyorum. diyip elindeki kicikiriik dergiyi onaylatircasina gosterir.
t: hangi gruplari dinliyorsun?
emo: kireydil of filt, det, burzum, immortil, gorgorat, dimu böörgır.
ne gulmustuk.
hey gidi gunler, hey gidi emcukler..
emotional'ın kısaltmasından oluşan tarz. ancak ülkemizde bunların orjinali olmamasının yanında, emo'luk farklı şeylere kaymış, orjinalitesini yitirmiştir. tek gözü kapalı ve zayıf olan emoyum ben demeye başlamıştır. zamanla sacmaladıgını anlayacak olan gencliktir ayrıca.
kis. enine mukozal osuruk. kafasini gunese dogru egip, fotograf cektiren yarim surat ergenin hapsurmasi. bu esnada buyuk bir sumuk kutlesi, 2.16 m/s hizla x eksenine paralel bir sekilde ilerler.
emo diye birşey yoktur. canı sıkılan insanların bi taraflarından uydurmasıdır. eğer emolar ağlıyorsa, annem de sürekli ağlıyor o da emo o zaman (misal). ve eğer emo diye birşey varsa bu, küçük emrahın tiki versiyonudur, ayrıca emo=arabeskçi dir.
durmadan ağlayan, arada sırada durup soluk alan, gözlerini sildikten sonra "yhaa qüreseelh ısınhmha vharrr" gibisinden bir cümle kurup tekrar ağlamaya başlayan tiplerdir, gereksizdirler.