Asla saygı duymayacağım ev pezevenkleri. icra edenin geneli şeref yoksunu olan meslek türüdür emlakçılık. Şu teknoloji çağında bu simsarlara gerek falan kalmamıştır.
tamam kurumsal bir emlak firması olur böyle avukatı, ustası, değerleme uzmanı felan gibi buna kabulüm. gayrimenkul danışmanlık vb. hizmetsel
ama tut bir dükkan at bir masa , bir bilgisayar tamam. mantar gibi türediler çif köfteci bir emlakçı iki. iki tane emlakçı tanıdım işleri hep dalavere , arıyorum hep bir oyalama , yalan , dolan.
emlakçılar insana zaman kazandırırlar. aradaki komisyon da bu yüzdendir. ev sahibi yerine evi tanıtırlar, pazarlarlar. ev sahibi muhtemelen işe gidip geldiği için zaman kaybetmez.
küçük çaplı emlak için bir nebze gerekli önerme. büyük gayrimenkul danışmanları içinse iş pek öyle değil.
adam mesela 20 milyon liraya arsa alacak. bunu sahibinden almanın belli riskleri olabilir. sonuç olarak her işin olduğu gibi gayrimenkulun de büyük üçkağıtları var.
2 kaporanın üstüne çöksen servet sahibi olabileceğin gayrimenkuller var. e bu devirde kimse de kimseye ha diyince güvenemiyor.
o yüzden ufak işler için internetten sonra biraz anlamını kaybetmekle beraber büyük işler için gereklidir.
yurtdışındaysa tamamen emlakçı üstünden döner sistem. ev sahibiyle çalışmak büyük risk.
işini iyi yapan emlakçı iki tarafın da kafasını rahat ettirir ama türkiye'de emlakçılık ''abi bizim komisyon?'' cümlesinden ibaret olduğundan insanlar saygı duymuyor.
Sadece kendin bulduğun evi emlakçı vasıtasıyla tutma zorunluluğu saçmadır. Onun dışında ihtiyaçlarını listelersin, adam buna göre sana portföyünü açar. O portföy için de mesai harcar. Evi bağlar.
bütün aracılar gibi simbiyotik şeklinde yaşayan bir meslek grubudur.
pezevenklerin orospuların emeklerinden nemalanması, kabzımalların, halcilerin, toptancıların çiftçilerin alın terine ortak olması gibi. simbiyotik varlıklardır.
