IV. Murad'ın Revan Seferi sırasında şehrin valiliğini yapan iranlı bir prenstir. On bir gün süren kuşatma sonunda Revan Kalesi'ni hiç savaşmadan padişaha teslim ederek Osmanlı saflarına geçmiş, kendisine verilen vezirlik rütbesiyle beraber ismi de Yusuf Paşa olarak değişmiş, kendisine Emirgan'daki Nişancı Feridun Bey'in bahçesi bağışlanmıştır. Bu tarihten sonra bahçeye "Emirgüne Bahçesi" denilmiş, semtin adı da Emirgan olmuştur..
Emirgan'a ismini verdiren Emirgüneoğlu Tahmasp Kulu Han, Yusuf Paşa ismini ve vezirlik rütbesini aldıktan sonra şansı yaver gitmemiş, sefahat alemine dalınca Sultan ibrahim döneminde Sadrazam Kara Mustafa Paşa tarafından idam edilerek tüm mallarına el konulmuştur..
Reşad Ekrem Koçu, "Osmanlı Padişahları" isimli kitabında, kendisine hediye edilen koruda iran tarzı bir saray yaptırdığını ve bu sarayda padişahı eğlendirme işine soyunduğunu, istanbul'un esnaf civanlarının bir listesini yaptırdığını ve kimini zorla, kimini parayla razı ederek onları hünkarın işret meclisine getirdiğini, istanbul halkı tarafından kendisine "Emiri Kun" lakabının takıldığını (Farsçada "kıç amiri" anlamına gelir), edepli vakanüvislerin bu lakabı "Emirgüne" şekline çevirdiklerini yazıyor..
(TOLGA ARVAS, "100 Lakap, Alınış Velveleleri ile").