--spoiler--
1980 yılında istanbulda dünyaya gözlerini açtı Emir Uçkun ilköğrenimini Moda ilkokulunda, Liseyi ise Fenerbahçe Lisesinde tamamladı. Daha ilkokul sıralarında çalışma hayatına atıldı. O yıllarda hafta sonları Nişantaşında bulunan Can Tümeci & Zeki Doğulu kuaför salonunda hem hayatı, hem de mesleği öğrenmeye başladı. Zeki Doğulunun yeteneğini keşfetmesi, Emirin hayatında yeni bir ufuk açacaktı. Emir Uçkun, Hasretim isimli klibinde izelin saçlarına şekil verirken henüz çok gençti Bu genç yeteneğin ünü, sanat dünyasında çok kısa sürede yayıldı. Ardından bir döneme damgasını vuran ve trendy olan Ebru Gündeşin saçları gelecekti. Ebru Gündeş Fırtınalar isimli klibinde bu genç yetenekle çalışmayı özellikle istemişti. Klip çekimleri tamamlandı ancak Ebru Gündeş bu kez Emir Uçkundan kendisinin özel kuaförü olmasını istedi. Ve yeni bir macera başladı Emir Uçkunun hayatında Gazinolar, konserler, çekim ve turneler Hep yanındaydı Ebru Gündeşin
Takvimler 1996 yılını gösterdiğinde MOS Kuaför Salonuna geçen Emir Uçkun, burada yine kendini gösterecek ve bir sene sonra Salonun kar ortağı olan bir Junior Manager olacaktı. işte o yıllarda Yıldırım Mayruk, Cengiz Abhazoğlu, Arzu Kaprol, Beymen ve Vakko gibi defilelerde mankenleri gösteriye hazırlayarak kariyerinde yeni bir adım atacaktı.
Defile ve şovlarla geçen hareketli yılların ardından Paris yolu gözüküyordu Emire Babası Orhan Uçkun ve Muammer Yaprakgülün finanse ettiği Ecole de Paris Kuaför Akademisinde Emir Uçkun kuaförlük sanatının tüm inceliklerini öğrenecektir. Emir bir yandan Fransadaki eğitimine devam ederken hafta sonlarını da Parisin ünlü kuaför salonlarından inicialde çalışarak geçirir Dünyanın moda merkezi olan Pariste defilelerde podyuma çıkan birbirinden ünlü modellerin saçlarını tarama ve şekil verme fırsatı bulur.
Paristeki bu dolu dolu geçen eğitim sürecinin ardından vizyonu gelişmiş, mesleğinin inceliklerine vakıf olmuş yepyeni bir saç tasarımcısı olarak yurda döner Emir Uçkun MOSa kaldığı yerden devam edecektir. Tabi kendisine sürekli yeni şeyler katarak
Orhan Bademli önderliğinde gerçekleştirilen ve ilk defa bir Türk kuaför markası olan First Lineyi sahnelere taşıyan Emir Uçkun, LOREALin düzenlediği ve dünya kuaförlerinin katıldığı Forum 98de Haute Couiffure Française Türkiye ekibinde yer alıp Klassis Hotelde sahne alır.
Yıllar su gibi akıp geçerken askerlik zamanı da gelip çatmıştır. Ancak mesleğine aşık olan Emir bu dönemi de başarılarla ve bol ödülle geçirmeyi bilir. işte o günlerde ustası Sedat Kamazın ölüm haberi onu derinden etkiler.
Vatani görevini tamamladıktan sonra MOSa yeniden geri dönen Emir Uçkun bir süre sonra Ustası Muammer Yaprakgülün de izniyle babası Orhan Uçkunla çalışmaya başlar. Loreal Professionaldan aldığı işletmecilik ve Sanatsal eğitimlerle kendi markasını oluşturmaya ve Lorealin Elçi Kuaför sıfatıyla birçok lansman ve eğitimde sahneye çıkarak bilgi ve deneyimlerini meslektaşlarıyla paylaşmıştır.
Son olarak yeni bir dünya markası olan italyan Landoll Milanın tanıtımı amacıyla geçekleştirilen organizasyonlarda kesim eğitimi verir.
Bugüne kadar pek çok başarıya imza atan Emir Uçkun, her kadının özel olduğuna ve farklı bir güzelliği olduğuna inanır. Önemli olan bu güzelliği ortaya çıkarabilmektir. Ona göre saçlara uygulanacak renkler ve modeller, kişiye özel olmalıdır. Stil danışmanlığı da yapan Emir Uçkuna göre her kadın bir mevsimin özelliğini yansıtır. Ve ona göre stilini oluşturmalıdır. Bu bağlamda saç, makyaj ve giyim konularında da önerilerde bulunmaktadır. Saç Tasarımcısı Emir Uçkunun bu önerileri pek çok tv programında ve moda dergilerinde büyük ilgi görmüş, dikkat çekmiştir.
--spoiler--