şimdi bu adamın 8 stüdyo albümü var. skitleri saymazsak bu albümlerde toplamda 115 şarkı var.
8 mile filmi için 2'si feat olmak üzere toplamda 4 soundtrack yaptı. etti mi 119
kendi prodüktörlüğünde yapmış olduğu "eminem presents: the re-up" albümünde ise 5'i feat olmak üzere toplamda 6 parçası var. etti mi 125
2004 yılında çıkardığı derleme albümünde ise 7 parçası var. etti mi 132
bazı mc'lerle yapmış olduğu toplam düet sayısı ise; 86
etti mi 218
d12 grubuyla birlikte 2 albüm yapmışlığı da var. devil's night albümünde skitleri saymazsak toplamda 14 parça var. etti mi 232,
d12 world albümünde ise skitler haricinde 17 parça var. etti mi 249
düet yaptığı parçalarda sadece 1 verse'lük lirik yazdığını hesap edersek 249 - 126 = 123 yapar. demek ki toplamda 1 verse'lük 123 feati var.
kendi şarkıları zaten 3 verse'ten oluşuyor ve bunların toplam sayısı 126
126 x 3 = 378 verse yapar. bir de featleri topla. 378 + 123 = 501
bizim ülkemizde bir verse genelde 16 bardan oluşuyor. ama bu herif nerden baksan 20 bar giriyor. ama biz ortalama olarak 17 bar düşünürsek,
501 x 17 = 8517 yapar.
peki ben deli miyim, bunları niye yazdım?
oğlum bu adamın aklında 8517 adet ezberlenmiş cümle var lan!!! nasıl bir hafıza var bu herifte. ulan kur'an 6666 ayet zaten. müslüman ol da ezberle şu ayetleri, seni hafız olarak çağırırız ehuehu.
- ya hafız noldu son albüm.
+ önümüzdeki yaz aylarında çıkacak inşallah-ül azim.
çaktırmasa da asıl adı Marshall Mathers'dir bu zebellahın. Yukarda zikredilen isminde bir karısı ve Hailie Jade Scott minik mi minik sevimli mi sevimli bir kızı vardır. 17 Ekim 1972'de amerika'nın kansas city eyaletinde doğmuştur.
ilk yaptığın albüm olan Infinite'yi kimse sallamazken daha sonra çıkardığı "The Slim Shady EP" albümü ile her amerikan vatandaşının severek dinlediği bir kişilik olmuştur.
eski karısı ile evlenerek de ne kadar karaterli biri olduğunu göstermiş ve sevgimizi tekrar tekrar kazanmıştır.
yaşamadığını yazmayan adam. kötüne koydum repi yapan dangoz snooplarla karıştırılmamalıdır.
zirvesi, 8 mile filminin de sountracki olan lose yourself isimli şarkıydı. daha sonra gelen the eminem show şarkıları genel olarak günah çıkarmalıydı. kızı ve kendisinden oluşan küçücük aileyi çok sevdiğini, ülkesinin sebep oldukları için amerikan olmaktan tiksindiğini, kendisine edilen hakaretlere sadece ve sadece kızının etkilenmesinden korktuğu için kızdığını söylemişti. "adalet istiyorlar, beni hapiste gördüklerinde mutlu oluyorlar. adalet hakimin kızı için var, ama benim için yok. bu kadar kötü bir adam olsam kızımın iyiliği için uğraşmazdım, oysa onu bile bana çok görüyorlar." yazmıştır şarkılarında. açıkcası o albümden sonra adamakıllı iş yaptığını görmediğim için ne yaptığını bilmiyorum, ancak onu dinlemediği halde "uuvv anasına böyle demiş üff" diye zırvalayanlara da en az bir adet şarkısının sözünü okumalarını tavsiye ediyorum.
"anasına küfretmiş uvv"
anne, kutsal. anne? çocuğunu sokağa atar mı? atmış. sebep? sevgilisi istemiyor diye. bunları ayık kafayla mı yapmış? hayır, otçunun tekiydi kadın.
belli ki son söylediği "oğlum kendi kafasından bir dünya yarattı kötü olmaktan bıktım" sözleri de aynı dumanlı kafayla sarfedilmiş. çünkü kadın 2000li yılların başında basının ve bizlerin gözü önünde aşırı dozdan hastaneye kaldırıldı. bunların dışında oğlu yeni ünlü olduğu zamanlar yine sarfettiği cümleler var: "o beceriksizin teki, nasıl buraya geldi bilmiyorum." gibi. anne mi dediniz? "keşke amcan ölmeseydi sen ölseyin" diyebilir mi bir anne evladına?
kendisinin bu konuda yine bir şarkı sözü var, özeti "amerika'da benim gibi annesi olan çok çocuk vardı.. ben kızıma dokunurken korkuyorum oysa." bunu kendisi de biliyordu. ama bir annenin bu kadar aşağılık olabilmesini hazmedemedi hiç bir zaman.
"karısına neler demiş hiii"
ben onun karısının yaptıkları yüzünden kadınlığımdan utanıyorum.
ufacık bebeği yanında yatarken kocasının yatağında bir başkasıyla sevişebilmiş bir kadın. eş, anne, hayat arkadaşı?..
ama bu adam, bu eşkiya sanılan adam, kızı için evliliğini dağıtmıyor. ama sonra aynı olay yeniden tekrarlanıyor.
hani derler ya erkek parayı buldu mu önce arabayı sonra karıyı..? halbuki bu adam aksine aldatılıyor. mahkemede bir itiraf.com kadını edasıyla "beni ilgisiz bıraktı" gibi bir savunmayla çıkıyor kim mathers. o da bir anne? üstelik amerikan yasalarına göre de o yaşta bir kızın annesine verilmesi gerekiyor, ama kadının o kadar içki ve uyuşturucuyla sorunu var ki, kocasının sabıkasının üstesinden geliyor(!). çocuk babada kalıyor.
ben onun çok iyi bir baba olduğunu gördüm. bakıştan anlaşılır bu. hayatını bağlamıştı ona.
sevdiği tarafından defalarca aldatılan ama hala seven bir adam. "rol yapıyor" diyorlar. o şarkıyı bir kez dinleyin. bir erkek kolay kolay öyle ağlamaz.
"so long.. b**ch you did me so wrong. and i don't wanna go on, living in this world without you.."
güvendiğiniz herkesin size zarar verdiğini bilseniz, bu kadar kolay yeremezdiniz bu adamı.
o insan olmanın yolunu, sevgiyi aramak zorunda kalan bir insan. ağlayabilen bir erkek, kızına çok değer veren ve bunu söylemekten çekinmeyen bir baba.
o sadece yaşadıklarını, hissettiklerini yazdı. yargıcın kızına acıyan vicdanlar, bu adamı kendince çok kolay harcadı.
en büyük korkum, bir gün bir yerlerde genç yaşında ölü bulunacak olması.. umarım daha çok yaşar, kızının kendisiyle gurur duyduğu yaşları da görür.
Çocukluğumda antremanlara gittiğimde lose yourself, not afraid dinlerdim.Antremanlarımın dönüşünde cinderalla man, till i collapse dinlerdim.Mutluyken bu adamı, mutsuzken de bu adamı dinlerdim.Hep farklı düşünürdüm niyeyse bu adamı dinlerken.
Son zamanlarda dinlemesemde eskisi kadar bu adam benim için hep önemliydi.Dinlediğim 2pac'le birlikte tek rapçidir ayrıca.
Hep üst seviyede oldu karalama kampanyaları oldu ezilmeye çalışıldı ama o hep bir numara kaldı.
43 yaşına geldi.Son zamanlarda düşüşte olsada onun tahtı hep sağlam kalacak ve onun kadar iyi şarkı sözü yazan ve canlı rap söyleyen kişi gelmeyecek.
marshall bruce mathers III. dr-dre'nin dünya rap alemine muhtesem hediyesi
annesiyle yattigi ve self-sakso yapabilmek icin kaburga eksilttirdigi iddialari tamamen asparagas ve anti-rap anti-eminem ciligin uydurmalaridir.
amcasi ronnie oldugunde annesi ona "keske o degil de sen olmus olsaydin" demis,eminem'in annesine olan nefreti kat kat artmistir.sarkilarinda annesi,kim mathers,popcular,gaylar ve g.w.bush olmak uzere bircok kisiyi kufure doyurmus,isyan bayragini sonuna kadar gondere cekmistir.ayrica son baskanlik secimlerinde demokratlar adina bayagi calismis,50 cent'i kesfetmis,8 mile gibi enfes bir filme imza atmistir.burda aktorluk ve dogaclama rap yeteneklerini ispatlamis degme aktorlere tas cikarmistir.
kizi hailie icin bircok sarki yapmis(hailie's song,mockingbird vs) hatta duete bile imza atmislardir(my dad's gone crazy). "even if I hated Kim,i'd grit my teeth and I'd try,to make it work with her at least for Hailie's sake" diyecek kadar baba bir baba ve "I maybe made some mistakes but i'm only human, but i'm man enough to face them today" diyecek kadar da delikanlidir.
en son albumu "the re-up" tir.en gaz sarkisi lose yourself (oscar odulu almistir-en iyi soundtrack).en tasak gectigi sarkisi "canibitch" en komik sarkisi "guilty conscious" cikis sarkisi "without me"dir.
bazen düşünüyorum. dre ile birlikte stüdyoda kayıt yaparken, beat üretirken ya da diğer mix-mastering işlerini yaparken, daha doğrusu yaptıktan sonra oturup ne konuşuyorlar o yorgunlukla. acaba dre ona 2pac, eazy-e ya da big ile olan anılarını anlatıyor mudur. belki de dre california love parçasının klibini çekerken pac'la yaşadıkları komik anıları anlatıyordur. marshall da buruk şekilde sırıtıyordur belki. kim bilir belki de n.w.a'in nasıl kurulduğunu anlatıyordur. bunları birinci ağızdan dinlemek herkese nasip olmaz. marshall büyük bir pac hayranıdır. kendisini eminem yapan adamla pac hakkında konuşmak inanılmaz bi şey olsa gerek.
canlı performanslarında şöyle bir olay var; şimdi bu adam sahnedeki tek beyaz olduğu için geri kalan herkes zenci. rahmetli proof, ya da şimdiki sahne arkadaşı d12 elemanlarından kon artis'le ikili performanslarından bahsetmiyorum. ikili performanslarında genelde kendi albümündeki parçaları okuyor zaten. ama 2003 detroit konseri gibi cümbür cemaat sahneye çıktıkları zaman (d12, g-unit, obie trice, dr dre, dj green lantern vs) güzel bir olay çıkıyor ortaya. mesela 50 cent ya da lloyd banks, ya da young buck, ya da bizarre kendi verse'lerini okurken eminem de onlarla beraber söylüyor. fakat bu zenci arkadaşlarımızın liriklerinde "nigga" kelimesi geçiyorsa ve şarkıyı söyledikleri zaman o kısma gelmişlerse eminem hemen mikrofonu ağzından çekiyor, indiriyor, uzaklaştırıyor. dudakları bile kıpırdamıyor o kelime geçene kadar. kaç eminem fanı dikkat etmiştir bu ayrıntıya? bir elin parmaklarını bile geçmez. bu adam böyle yaptığı zaman benim çok hoşuma gidiyor. ayrıca bir tv kanalında canlı şarkı söylerken kanalı zor durumda bırakmamak için küfürleri çaktırmadan yutması var ki, dünyanın en şirin hareketidir bu. mesela jay-z böyle yapmıyor. jay-z küfürleri değiştiriyor. mothafuckers yerine mothasuckers diyor.
jay-z demişken,
jay-z bir röportajında eminem'in onların stüdyosunu ziyaret edişini anlatıyor. herif diyor ki, em'e sarılırken tişörtünün altındaki çelik yeleği hissettim. başına kötü bir şey gelmesinden korkuyorum demişti. tabi senin tuzun kuru ibnetör amip. gaga kaltağı, rihanna, kanye, sen ve diğer götler, hepinizin içi rahat. şu herkesin bildiği malum sürüngenlere hizmet ettiğim sürece herhangi bir tehdit algım yoksa ben de rahatça gezerim ortalıkta.
seni sevmeyenin amına koyim ben. adamımsın kıyamete dek.
