emine erdogan a acik mektup

    10.
  1. emine erdoğana son derece sert bir uslupla yazılan ve bazı yerlerde gerçeklik payı olan mektuptur.Kimsenin kılık kıyafetteki seçim özgürlüğü ve inanç özgürlüğü tartışılamaz ama bütün bunlarda siyasi ve devlet işlerine alet edilemez bu ayırımı emine erdoğan ın kendi sağ duyusu ile yapması gereklidir ama sağ duyusu bunu ayıramıyorsa o zaman yapılacak birşey yoktur bir sonraki seçime kadar katlanılması gereken durumdur .
    7 ...
  2. 16.
  3. ya tamamen mektubu okumadan bir yargıya varmaya çalışıyoruz ya da mektubun sahibinin ne yazdığını anlamak istemiyoruz.
    emine erdoğan'a böyle bir mektup gönderilmesinin nedeni, yurt dışı gezilerine first lady sıfatıyla katılması. bu görevin ya da unvanın belli bir ağırlığının olması. emine erdoğan, gezilere eşiyle birlikte, o ülkeyi temsilen gitmektedir. ayrıca bu kamu görevi olduğu için kılık-kıyafet kanuna aykırı deniliyor. ama niye olaya duygusallıkla bakılıyor açıkça anlamıyorum.
    8 ...
  4. 4.
  5. suriye devlet başkanın eşini gördükten sonra haklı bulduğum isyan..
    11 ...
  6. 11.
  7. şapka ve kıyafet devrimi - 23 ağustos 1925

    ayrıntılı bilgi için

    http://www.ataturkiye.com...rimleri/kilikkiyafet.html

    tekke, zaviye ve türbeleri de açalım
    soyadını bırakalım
    saltanat ve halifelik de geri gelsin oldu olacak.

    (bkz: kötüleyin kötüleyin)
    *
    10 ...
  8. 26.
  9. dişleriniz yaptırın. göz zevkimi bozmayın.
    öptüm bye.
    5 ...
  10. 5.
  11. kim ne derse desin,avrupada türkleri çarşaf giyen,erkekleri şalvarla dolaşan,kadınlara sürekli şiddet uygulanan bir ülke olarak görüyorlar.bizim gibi modern gençlikle tanıştıkları zamanlarda ise inanamıyorlar.o yüzden göz önünde bulunan insanların ülkenin imajını dahada zedelememek için daha dikkatli davranmaları gerekli.atamızın yaptığı kılık kıyafet devriminin üstüne,bu tarz kıyafetler ülkemize yakışmıyor.modern türkiyenin görüntüsünün bu olmadığını biz insanlara kanıtlayamazken,ülke liderleri tam tersini kanıtlamak için bir çaba içersindeler sanki
    8 ...
  12. 3.
  13. chp izmir milletvekili canan arıtman'ın, türk kadınının tesettürle dolaşmadığını ifade eden bunu da kılık kıyafet kanuna dayanarak yapan, akp'nin tepkisini toplayan ayrıca deniz baykal'dan da eleştiri almasına neden olan mektuptur.
    6 ...
  14. 7.
  15. mektubun aps ile mi yoKsa taahhütlü mü gittiğini merak ettiğim olay.
    5 ...
  16. 17.
  17. türkiye başı açık olanın da, kapalı olanında özgürce yaşayabildiği bir memleket olmalıdır.
    kimse, 'çoğunluk başını örtüyor, işte türkiye budur.' ya da 'türk kadını başı açık, modern kadındır.' deme gibi kısır laflarla ortalığı bulandırmamalıdır. türkiye de madem demokrasi var, nedir bunca fuzuli tartışma?
    devlet memurluğu yapan bir bayanın başını örtüp örtemeyeceği gibi konular tartışılabilir ancak bir insanı kişisel tercihinden ötürü yadırgamak, toplumdan dışlamaya çalışmak yanlış olur.

    başörtüsü konusu temel bir konudur bu ülkede ve böyle tartışmalarla çözülmez.
    her şeyden önce başlarını örten bayanlarımızın daha küçük yaşlarından itibaren nasıl yetiştirildiği, kendi kararlarıyla mı yoksa baba, abi ve çevre baskısıyla mı bunu yaptıkları tartışılmalıdır. kuran da gerçekten başı örtmekle ilgili bir emir var mı, bu tartışılmalıdır. ya da bu konu hakkında farklı yorumları, izahları olan ilahiyatçılar konuşturulmalı, dinlenmelidir.

    eğer arıtman ın bahsettiği gibi emine erdoğan zamanında başörtüsü konusunda abisinden bir baskı görmüşse bunu tartışalım ve bunu sorgulayalım. ki türkiye gibi ülkelerde en önemli konu da budur.
    4 ...
  18. 1.
  19. sn emine erdogan'a mektup
    22 mayıs 2006

    sayın emine erdoğan

    sayın hanımefendi;
    sizin ve beraberinizdeki birçok bakan eşinin türkiye cumhuriyetini
    temsilen gittiğiniz yurtdışı gezilerdeki giyim tarzınız, türk halkını,
    türk kadınını rencide etmektedir; rahatsız etmektedir. belki samimi
    inancınız gereği tesettürü tercih etmiş olabilirsiniz. her ne kadar
    çocukluğunuzda ağabeyiniz tarafından zorla tesettüre sokulduğunuzu,
    günlerce ağladığınızı beyan ettiyseniz de yetişkin olduğunuzda buna
    devam ediyor olmanız artık kişisel tercihiniz olduğunu düşündürüyor. bu
    kişisel tercihinize saygı duyarım. ama sizin giyim tarzınız türk kadınının
    genelinin giyim tarzı değildir. modern türkiye cumhuriyetinin kadınları
    tesettürsüz, çağdaş, batılı giyim tarzını benimsemiştir. bu nedenle
    kişisel tercihleriniz yurtdışında türk kadını ve türkiye hakkında
    yanlış
    imaj yaratılmasına neden olmaktadır.

    unutmayınız ki yurtdışı gezileriniz özel hayatınızın bir parçası
    değildir. türkiye cumhuriyeti başbakanının ve bakanlarının eşleri olarak
    gidiyorsunuz, ülkemizi, dolayısıyla türk kadınını temsil ediyorsunuz ve
    tüm masraflarınızı bu gerekçeyle türk milleti ödüyor. kişisel
    tercihlerinizi, yaşam biçiminizi bu temsil görevini yaparken
    sergileyemezsiniz. türk kadınının yurtdışında yanlış tanıtılmasına,
    aşağılanmasına, eleştirilmesine ve ülkemizin geri kalmış, gerici olarak
    algılanmasına neden oluyorsunuz. bu türk kadınını, bizleri fevkalade
    üzüyor, rencide ediyor.
    yurtdışında okumuş, çalışmış, iş veya bilimsel çalışmalar yapmak üzere
    yurtdışında bulunmuş binlerce kadın onlarca yıl yad ellerde bu konuda
    mücadele verdik. ülkemiz ve yaşam biçimimiz çok tanınmadığı için
    yabancılar bizlere hep "siz ülkenizde çarşaf giyiyorsunuz, yurtdışında
    bizler gibi giyiniyorsunuz" derlerdi. biz de onlara türk kadınının
    ülkesinde de çağdaş bir giyim ve yaşam tarzı olduğuna inandırmak için
    saatlerce dil dökerdik. binlerce, onbinlerce türk kadınını neredeyse bir
    ömür boyu süren bu mücadelesini siz ve diğer bakan eşleri bir anda
    sıfırladınız. bunu yeniden düzeltmek ne kadar çok zaman alacak diye
    hayıflanıyoruz.

    sayın hanımefendi;
    tesettürlü giyim tarzınızla yurtdışında ülkenizin hemen hemen tüm islam
    ülkelerinden bile geri olduğu imajını veriyorsunuz. yaşam biçimiyle,
    kadının statüsüyle bizden fersah fersah geri kalmış pek çok islam ülkesi
    liderlerinin eşleri çağdaş kadın görüntüsü için adeta yarışırken, bizim
    içimiz acıyor.

    sayın hanımefendi;

    yaşamda pek çok alanda kişisel tercihlerde bulunuruz. bunun artı ve
    eksilerini de kabulleniriz. sizin giyim tarzınıza saygı duymakla
    birlikte, türk kadınını temsil etmediğinizi bir kez daha vurgulayarak
    yurtdışında bu giyim tarzıyla temsil görevi yapmamanızı istirham
    ediyoruz.

    eğer, mutlaka eşinizle birlikte türk devletini temsilen yurtdışı
    gezilere
    gidecekseniz çağdaş, batılı bir türk kadını gibi olun, olamayacaksanız
    lütfen evde oturun. bu tercihi yapmak mecburiyetindesiniz. biz türk
    kadınlarının artık sabrı kalmamıştır. mağduriyetimizi gidermek için
    onbinlerce tazminat davası açmayı düşünüyoruz. ayrıca türkiye
    cumhuriyetini temsilen gittiğiniz yurtdışı gezilerde kamu görevinde
    bulunduğunuz için "kıyafet yasasına" da uymak mecburiyetindesiniz.
    aksine
    davranış ceza davasına da muhatap olmanıza neden olabilecektir.

    sayın hanımefendi;
    türk kadınını yurtiçi ve yurtdışı tüm platformlarda çağdaş bir
    görüntüyle
    temsil etme konusunda lütfen diğer bakan eşlerine de akp
    milletvekillerinin eşlerine de örnek olunuz. bir lider eşi olarak
    topluma
    örnek olmanız gerektiğini unutmayınız. ayrıca sizden okullarda
    dağıttıkları kitaplarda "dokuz yaşında kız çocuğunun evlendirilmesinin,
    dört eş alınabilmesinin, iz bırakmadan kadının dövülmesinin" mubah
    olduğunu, örtünmemenin günah olduğunu, kadınların zaten cehennemlik
    olduğu fikirlerini yayan akp'li belediye başkanlarına gerekli tepkileri
    de vermenizi bekliyoruz. eşini döven ve çok eşli yaşam biçiminde olan,
    bazı akp milletvekillerinin de sizin tarafınızdan kamu oyu önünde
    kınanmasını rica ediyoruz.
    gerçek bir lider eşi gibi davranırsanız, emin olunuz ki kadınlarımızın
    en
    üst seviyede takdirlerini kazanacaksınız.

    saygılarımla.
    opr.dr. canan aritman
    çağdaş türk kadınları

    adına

    izmir milletvekili
    15 ...
© 2025 uludağ sözlük