özgür insandır. az ya da çok devamlı gelirinin olması rahatlığıdır, şehire bağımlı olmak zorunda değildir. şehirdeki evini kiraya vererek ya da isterse satarak havası temiz, gönlüne göre herhangi bir yere gidebilme güzelliğidir.
Eskiden çalışan insanlar için oldukça değerli olan bir vasıftı. Oysa ki günümüzde bir işe yaramayan, zaten de olunması için neredeyse bir ömür çalışılması gereken bir vasıf. Tabii olanların da halen çalıştıklarını göz önüne alırsak; olmasa da olur.
yeni yerleşim yeri dış kapının mandal kısmına denk gelecek şekilde hayatı hep köşesinden tamamen seyirci olarak olaylara müdahil olma ve artık konumu tahammül edilmeye çalışılan bir insandır emekli.
(bkz: adi !l! hayat)
emekli olunacak o güne yaklaşırken insan hem mutluluğu hem de kaygıyı birlikte yaşamaya başlıyor. Kafa sürekli o muhteşem günü beklemekle meşgul olduğundan, algıda seçicilik tavan yapar ve gözünüze sürekli gazetelerdeki " emekliliğine 1 ay kala trafik kazasında öldü." vs haberleri takılır. Sanki yaşamak için daha bir özenli davranmaya çalışırsınız. Aslında düşündüğünüz "ulan öleceksem şu emeklilikten sonra öleyim de çoluk çocuk maaştan faydalansın" dadır.
Tesadüf mü nedir bilmem ama o geçmek bilmeyen son günlerde, hayat, karşınıza uzun yıllardır görüşemediğiniz ne kadar tanıdık varsa karşınıza çıkarır. Ulan dersiniz acaba bu karşılaşmalar dostlara vedalaşma fırsatları mı? Yoksa bir gazete haberi de ben mi olucam?
Ve o büyük gün geldiğinde artık kuş gibi hafiflemişsinizdir. Dilekçeyi verdim ya ölsem de gam yemem.
diye anlatmıştı emekli olma mutluluğuna ermiş bir dede.
insanoğlu öyle entersan bir $ey ki, bazen en mutlu olduğu an aslında en dibe vurduğu an olabiliyor..hiçbir $eyden zevk almaz oluveriyor..ısırdığın bir magnumun kızgın kumlardan serin sulara etkisi bile hararetini almaz alıyor insanoğlunun..yollar yürümek ile a$ınır oluyor çok zaman..çok zaman sabah uyanmak bile istemez oluyor insan ya da gece uyumak..gözünü kapattığın anda hayatın seni en çaresiz anında yakalayıp yine bir pislik hazırlayacağını ve al bu da sana kapak olsun diyerek kar$ına bir boktan durum daha çıkaracağını biliyor..
sabah kahvaltısında yudumladığın çayın tadı kaçıyor, sabah i$e giderken ne giyeyim tela$esi bitiyor, evden çıkarken geri geri gidiyor ayaklar, günaydın demeye bile ü$endiğin insanlarla bir arada olacağın bir mesai saati ba$lıyor..telefondan tiksinir oluyor insan, her ayak sesinde yine bir ba$kası ile uğra$acağın fikri sandalyeye gömüyor, yemek boğaza tıkanıyor, i$ arasında baktığın tek mutluluğun sözlükler gözüne bir yabancı gibi görünüyor, her bilgisayara baktığından sol alt kö$ede gördüğün bir türlü ilerlemeyen zaman sayacını kırmak için imdat çekici arar alıyor ki$i..mesai saatinin biti$i içindeki çocuksu sevinci uyandırmıyor artık..aynı monotonlukta müdavimi olduğun servisteki arkada$ sohbetleri bir kulaktan girip ötekinden çıkıyor..eve geldiğinde yarının tekrar çıkacağını ve yeni bir güne ba$layacağını bilmenin etkisiyle bir üzüntü halini alıyor..
boğuluyor insan, kendi varlığında boğuluyor,aldığı her nefes boğuyor oluyor aslında..her çıkı$ yolunun sonunda çıkmaz sokakla kar$ıla$mak alı$kanlık yapıyor üzülemiyor bile insan, umutlar bir bir veda ederken arkasından kuru bir ho$ça kal kalıyor..ruhun yorgunluğunun dinlencesi olmuyor bunu anlıyor insan..hiçbir tatil deva olmaz oluyor..hiçbir tavsiye kesmiyor, hiçbir mutluluk yetmiyor..kendi mutluluğunun yalanına inanıyor insan ve bir daha hiçbir mutluluk gerçek olmuyor
i$te tam bu anda emekli olmak gerekiyor..her $eyden elini ayağını çekmek..kendi dünyana çekilmek, dahil olacakların kendinin seçtiği bir dünyana..ben dilekçemi verdim sonucunu bekliyorum..bir anda ortadan kaybolmanın nasıl bir $ey olacağını deneyeceğim bir de..bakalım..
Benim babam emekli olali 5 yil oldu. Adam calismaya alisik oldugu icin cani sıkılıyor. Adam stresten 5 kilo verdi emekli olmak herkes icin guzel bir olay degildir.