yıllardır şerefle taşıdığınız üniformanızı çıkarıp aramıza katılmanıza az kaldı. şimdiden hayırlı, uğurlu olsun. bu satırlar dilekçe değil; bir mektup, bir erken kutlama.
sosyal, ekonomik haksızlıkların önlenmesi için, kol kırılır yen içinde diye beklerken, kanadımız da kırıldı.
başkaları gibi imtiyaz değil, adalet, eşitlik ve insan onuruna saygıdan başka şey beklemiyorduk. en acısı, haklarımızı önce kurumumuz engelledi.
önceki genelkurmay başkanımız göreve geldiğinde, emekli astsubaylar umutlanmıştık. bir astsubay arkadaşımız için "tanırım, iyi çocuktur" deyince bizi fark ettiğini düşünmüştük. sadece bir cümlelik, kişisel ilgiymiş! süresini doldurdu, zırhlı audisine binip gitti!
sizi tanıyan arkadaşlarımız, silahlı kuvvetlerin tümünü kucaklayacak demokrat, adil kişiliğiniz olduğunu söylüyordu. balıkesir (astsubay okulu) konuşmanız bizi umutlandırdı. 30 ağustos resepsiyonuna astsubay davet etmeniz büyük lütuf sayıldı! bir gazete astsubay devrimi diye manşet attı. bir de şapka sakındırakları siyahtı, sarı oldu!
tbmm de astsubaylara 1inci derece 4üncü kademenin akşam verilip sabah alınması da döneminize rastlar. gerçeği bilmemiz mümkün değil ama genelkurmay baskısıyla geri alındığı söylendi. tarih not düşmüştür, gün gelir öğreniriz.
artık sizden bir şey beklemiyoruz. sizden sonra gelenden de. bir bakıma da iyi oldu. belki bu toplum kurtarıcı beklemekten vazgeçer. tek kurtarıcının kendi toplumsal dinamizmi olduğunun bilincine varır.
görev süreniz dolarken vicdan muhasebesi yapmış olmalısınız. bir astsubayın hayatınızı kurtardığından bahsetmiştiniz. astsubaylarla ilgili muhasebeniz oldu mu?
türk silahlı kuvvetlerini sırtında taşıyan kesim olan astsubaylar zaten alamadıkları haklarının basit bir göstergesi sadece bu mektup. güzel yazmış tebrikler...
maalesef subay kişi, atatürk devrimlerine sahip çıkamamış ve radikal islami örgütlerin pençesinde aşırı müslüman biçime girerek misyonunu yitirmiştir. atatürk' ün ilke ve inkılaplarına sahip çıkamamış ama sanki atatürkçüymüş gibi davranmaya çalışmaktadır. kurduğu şebekelerle islam lehine çalışan birer devrim muhafızı haline gelmiş, güzide dinler hristiyanlık, musevilik, şamanlık ve tanrıtanımazlığa karşı asla kazanamayacağı bir savaşı başlatmıştır.
ulu önderimizin 18 yıl boyunca tüm camilerde türkçe okuttuğu ezanı, yaptığı 3 darbe 5 muhtıra ve 50 türlü dümene rağmen, arap dilinde okutmaya devam etmiştir.
alman nazi ordusunun kanunundan çalınan, vandallıklarla dolu iç hizmet kanunu, kelimesi kelimesine uygulayarak hayatlarının hatasını yapmıştır. bu kanun yöneticiyi o kadar şımartır, o kadar uyuşturur ve o kadar tanrı katına çıkartır ki, alman ordusuda 2. dünya savaşında şımarmış, herkesi rahatça kesebileceğini sanmıştır. ama insanlık onlara gereken dersi verip, çoğu alman askerini bir köpek gibi gebertmiştir.
şu an camiden gene arapça böğürüyor araplaşmış türk ve özünü kaybetmeyen diğer türk bunların hesabını hepsinden soracak. dönmeyen, bozulmayan, özünü kaybetmeyen türk hepsine bedeldir. ben; türk askerinin tek başına, tüm orduyu yenenini severim.
kendi haklarını korumaya çalışan "emekli" bir personel davranışıdır.
subay: askeri personel (kendi dünyasında yaşayan insanlar).
astsubay: askeri personel (kendi dünyasında yaşayan insanlar, kendi dünyaları subaylarınkine nazaran kısıtlıdır, bu başlık altındaki tüm mevzu budur).
uzman çavuş: astsubaylar kendi aralarında işle ilgili birşeyler konuşurken odadan çıkarılan kişilerdir.
er-erbaş: üsttekilerin ve de özellikle ilk iki maddenin her dürlü ihtiyacını karşılayan bireylerdir. çay taşıma, paspas yapma, kedinin fareye nasıl boğdurulduğunu öğrenme, vs. diye bu liste uzar gider.
bir emekli başçavuşun üç aylığının (3.600 tl), hemen hemen kıdemli bir emekli albayın bir aylık maaşına (3.100 tl) eşit olduğu gerçeği ile alakalı samimi mektup.
--spoiler--
sosyal, ekonomik haksızlıkların önlenmesi için, kol kırılır yen içinde diye beklerken, kanadımız da kırıldı.
--spoiler--
allah tan korkun 2 milyara yakın maaş alıyorsunuz, lojman bedava, hepiminiz altında arabanız var, ömür boyu iş garantiniz var, sırtınızı devlete dayamışsınız daha ne istiyorsunuz. şırnak ta tümende askerim bizim muhabere bölüğünde astsubayların alayı borsayı takip ediyordu bilmem anlatabildim mi? bu mektubun samimiyetine inanmıyorum. her askerlik yapan bilir ki astsubaylar her zaman subayları kıskanırlar. ayrıca emekli astsubaylar da iyi emekli maaşı alıyorlar.
--spoiler--
allah tan korkun 2 milyara yakın maaş alıyorsunuz, lojman bedava, hepiminiz altında arabanız var, ömür boyu iş garantiniz var, sırtınızı devlete dayamışsınız daha ne istiyorsunuz. şırnak ta tümende askerim bizim muhabere bölüğünde astsubayların alayı borsayı takip ediyordu bilmem anlatabildim mi? bu mektubun samimiyetine inanmıyorum. her askerlik yapan bilir ki astsubaylar her zaman subayları kıskanırlar. ayrıca emekli astsubaylar da iyi emekli maaşı alıyorlar.
--spoiler--
açlık sınırının yaklaşık 1000 lira olduğu bir ülkede yaklaşık ikibin lira maaş almaları sana batıyorsa, 25 yıllık 100 metre kare bir lojmana 300 tl kira verildiğini bilmeden işkembe-i kübrandan sallıyorsan, ufak tefek birikimlerle kredilerle alınan mütevazi arabalar sana dokunuyosa allahtan biraz da sen kork.
ayrıca türkiye' de bir baş komiserle bir polis arasında da her konuda fark olmasına rağmen mevzu neden bu kadar gündem olmaz, umur talu tarzı adamlar neden bir uzman çavuş konusunu bir de astsubay konusunu ısıtıp ısıtıp önüzümüze koyar ve kime hizmet ederler merak konusudur.
her şeyin ötesinde meslek hayatına başlayan her birey sonrasında nelerle karşılaşacağını, hangi yetkilerle hangi sorumlulukları yerine getireceğini, hangi görevlerde bulunacağını bilir. bu sızlanma nedendir o da bilinmez.