o kadar yüzsüzlerdir ki, birileri hakkını aramaya, ekmeğini korumaya ya da artırmaya mı çıktı; hemen çemkirmeye başlarlar. sokağa çıkan adamın ne tembelliği kalır, ne göt büyütmüşlüğü. aslında kimsenin büyüttüğü götle falan bir derdi de yoktur. asıl derdi birilerinin sesini çıkaracak, koyun olmayacak cesareti bulmasıdır. çünkü bu cesaret, bunlara batar. bu yüzsüzler ister ki, herkes kendisi gibi koyun olsun, herkes gücün karşısında kendisi gibi köpek olsun. çünkü hakkını arayan adam, onun gözünde asi adamdır; ve bugün ekmeğini arayan adam yarın onun önünde köpekleştiği düzenin ve iktidarın tümüne de karşı çıkabilir.
sabahları müdürlerini, şeflerini yalarlar, akşam evlerinde ya da arkadaşlarıyken falan müdürlerine, şeflerine bugün nasıl laf soktuklarından bahsederler.
o kadar pişkindirlerki, yüzlerindeki umarsızlıkları buruşukluk yaratmıştır. adeta göt gibi. bunun yüzünden insanların nasıl zorluklar çektiklerini görememektedirler. onlara verilen sözler, evlerine aldıkları bedava kömür ve beyaz eşyalar için onları başında olan diğer yüzsüzlerin onlara verdikleri emirler sonucunda internette "memurların yüzsüzlükleri" şeklinde yazılar yazabilmekte, utanmadan arlanmadan bunu savunabilmektedirler. ayıptır, yazıktır. acaba içlerinde biraz insanlık kalmış mıdır?
bu gereksiz tiplemeler, gurur ve haysiyet eksikliği olan insanlar acaba yıl içinde %75 faturalarına zam yiyip %2,5 lik şaka gibi maaş zammı ile yaşarlarsa nasıl geçineceklerdir? o zamanlar etraflarındaki insanlar onlara "yüzsüz" dediği zaman ne hissedeceklerdir?
bunların ötesinde acaba hiç memur tanımışlar mıdır? hiç emekçi tanımışlar mıdır? hiç işçi tanımışlar mıdır? yoksa bu gereksiz topluluk işveren midir de bu kadar gücüne gitmiştir olaylar?
sizi allah'a bile havale etmiyorum, o bile kabul etmez.
beyindeki hücrelerde o kadar sorun vardır ki kurunun yanında yaşı yakmaktadır. o savunduğu hükümeti, devleti veya herhangi bir kuruluşu onun devlet dairelerinde kadrolaşmıştır. kendi ektiğini biçer. yemek yediği kaba tükürür. insanların yıllardır yırtınıp "eğitimle! torpille değil !!" nidalarını kullağıyla değil de başka uzuvları ile dinlemiştir. kendi güvendiği hükümetinin ya da herhangi bir topluluğunun 3-5 çapulcuyu memur yapıp onlar yüzünde bütün memurları yakabilecek kadar da cahildir!
evet yüzsüzdür, çünkü hakkını armak için daha önceden söylenenleri dinlememiş, 3-5 kişi için bütün memurları yakmış, hakkını aradığını zanneden cahildir !!
memuru eleştirirler, işçiyi eleştirirler ,öğrenciyi eleştirirler kapitalizm onları siker bundan hoşnutlar bari bırakın diğerlerini sikmesin. bunlar grev kırıcılardır.
okuma yoksunluğu ve bilgisizlik yüzünden hala savunma yapabilecek kadar da yüzsüzdürler. hala farkında değildirler belki ama o oy verdikleri ya da savundukları ya da onun bunun amcası, dayısı olan insanların kadrolaştığı yerlden 3-5 çapulcu çıkacaktır. herkes ektiğini biçer! yazıktır. klavye kahramanlığı yapıp iki kuruşa muhtaç kalan insanları eleştirerek pirim yapar bu gençler.
"bizim emeklerimiz ne olacak" şeklinde ithamlarla aslında kendilerine cevap vermektedirler. "bunlar sizin emekleriniz zaten, bu ülkeyi bu duruma sizin gibiler getirdi.." şeklinde bir cevap aldıklarında yüzlerindeki ifade, duygularıi tüylerinin diken diken olup olmadığı büyük merak uyandıran durumlardandır. her şeyden öte, komiktirler.
bunlardan bol bol vardır. neyin ne olduğunu bilmeyerek saçma sapan konuşurlar. bunu ilk yapışlarıda değildir. yüzsüzce "eczanelerin aç gözlü olması" gibi bir şeyle gündemde dikkat çekmeye çalışırlar ve insanları yargılarlar. üstelik türkçe bildiklerinden de şüphe edilmektedir. "eczanecilik" diye bir şey yoktur. "eczacılık" vardır... zira "eczanecilik" için türk dil kurumunda bir tanımlama mevcut değildir.
eczacılar ilaçları depolara aldıktan sonra devletin zam yapması üzerine eylem yapmışlardır. bu onların en doğal hakkıdır. ama örümcek beyinli insanlar sürekli baskı kurmak ve her yapılan eyleme "aç gözlü, yüzsüz" gibi insan beynine yakışmayan kelimeler serfetmektedirler.
sorarım şu akıllı ve tok gözlü klavye şovalyelerine acaba 100 liraya bir malı alıp depoladıktan sonra devlet size gelip 60 liraya satacaksın dediğinde ne yapacaklardır?