posta kutularini dolduran mektuplarin artik sadece fatura ve reklam brosurleri olmasina inat murekkep kokan harfleri, kelimeleri hic bozmadan yanyana siralamanin ve duygularin cumlelerle kagida yansimasinin o devasa keyfidir mektup yazmak.
elektronik postalardaki her turlu kisaltmalara,yanlis basilan bir tusa, deformasyona, argo ve bu eylemi gereksiz nostaljik ve yine abarti romantik bulanlara inat soruyorum; siz en sevdiginizden gelen mektubu posta kutusunda gordugunuzde, zarfi acmadan once onu koklamadiniz mi hic?
edit:baykalin erdogona yazdigi mektubun konumuzla alakasi hic yoktur duyurulur!
mektuptaki sıcaklığı ve samimiyeti, mektubun hissettirdiği gerçeklik duygusunu email de bulamayan kişilerin, teknoloji adına hayatın içindeki küçük güzelliklerin yok edilmesine inat mektup göndermeye devam etmesidir.
mektup yazmanın daha samimi, daha duygusal olup olmadığı tartışılabilir. ama kesin olan tek bir nokta vardır, o da mektup almanın yarattığı şaşkınlık, merak ve nedensiz mutluluğu e-mailin yaşatamayacağıdır. bu yüzden sürekli olmasa da ara sıra ptt'ye uğramak lazım. banane kardeşim elalemin yaşayacağı türlü eblekliklerden diyebilirsin. ben de sana dünya üzerinde en az bir kişinin yaşayacağı heyecanlar seni ilgilendirir birader derim.
bunu yapan kişinin değer verdiği bir plak arşivi ve pikap'a sahip olması kuvvetle muhtemeldir. hatta sigara ihtiyacını pipo içerek karşılıyorsa şaşırılmamalıdır. *
email nedir? voila, hotmail, yahoo gibi pek çok serverden saniyeler içinde gönderilebilecek bir iletişimdir. peki mektup nedir? mektup öyle herkese yazılmaz. mesela bu mektubu on kişiye yolla şu olacak vb. türünden şeyler olmaz. mektup emek ister. verdana yerine sizin el yazınızın hissi işlenir. o an ki duyguları çok iyi anlatır. ve saklanır, koklanır, bakıldıkça bakılır. mektup uğraş istesede değeri büyüktür. misal sevdiğiniz birisi varsa mektup yollayın. evet. mektup yazın yollayın. tabii evde anası, babası, abisi yoksa yazın. varsa email'e devam.
