12.
zorunluluk, gereklilik sözcüğünün daha karizmatik bir söyleniş şekli. *
lazım sözcüğünden türemiştir.
11.
lâzım gelen, lüzumlu olan.
tarihi vesikalarda genelde ehemm (önemli) kelimesiyle beraber kullanırdı.
bu husûsun icrâsı ehemm ve elzem olmakla..
10.
Bir kız ismiymiş.
(img:#283716)
9.
en önemliliği de anlatan vazgeçilmezdir.
8.
sagopa nın cok kullandığı "gerekli" manasındaki sözcük.
7.
bir konuşma esnasında gerekli diyorsun hafif kaçıyor, lazım diyorsun olmuyor. işte bu anlarda imdada yetişen bir sözcük. eski meski ama dağırcığa yerleştirmek lazım.
6.
en lazım olan, en gerekli anlamında.
5.
kesinlikle sağlanması gereken ihtiyaç.
4.
insan vücüdunda üretilmeyen, dışarıdan alınması zorunlu besin öğelerine verilen genel isim.
3.
lazım kelimesinin ism-i tafdili; en lazım en gerekli manasındadır. *
2.
lzm kökünün ef'al veznine göre çekilmiş hali.
1.
eski dilde gerekli, vazgeçilmez.