Biri katil, diğeri polis olan iki arkadaşın öyküsünü konu alan, 1967 yapımı Tunç Başaran imzalı türk filmi. filmin oyuncu kadrosunda ise Kartal Tibet, Selda Alkor, Tanju Gürsu, Nurhan Nur, Ferah Nur, Münir Özkul bulunmaktadır.
fena bir sokrat st parçası. Çoğu dinleyici sokrat'ı bu şarkı ile tanımıştır. Biraz arabeske kaysada %100 arabesk rap değildir. (bkz: küfür) (bkz: sokrat st)
bir ankara yolculuğu sırasında endi-pol tadında iki çatlak sayesinde tanıştığım süper şarkı. bilen bilir; güzel bir şarkı yakaladım mı, paylaşmaktan imtina etmem. şarkıdaki gibi durumlarda değilim çok şükür; ama sıradaki şarkı benden sevip de ayrılanlara gelsin lan. bu kıyağımı da unutmayın; bir kadeh de benim yerime için hatta..
elveda hayat,
son kez hoşçakal dünyam
küçük yalnız rutubetli yaşamım
beyaz bayrak salladım
teslimim artık rüzgar sana
uçur götür beni al içimdekini
mutluluğu kat etrafımdakilere
hüznü kısa tut arkamda...
Hayatımın intiharıyım en katilinden... elveda diyemeden dilim menzilime dizilir sözlerim ve vurulur hedefimdeki düşüncelerim... kör kalbim kurşun sözlerim ve mezarım sevdiğim ve sevgim mezar taşım... dışın dışın... '(baybay)'
Rüzgar okşar yüzünü
Ama sen rüzgara dokunamazsın
Güneş değer tenine
Ama sen güneşe uzanamazsın
Bu şarkı senin şarkın
Ama sen susturamazsın
Her yolcu gitmek ister
Ne yapsan durduramazsın
Elveda elveda
Kırık kalbim, kesik bileğim
Elveda elveda
Eğik yüzüm, soğuk ellerim
Elveda elveda
Kısık sesim, soluk benizim
Elveda elveda
Bir yalanın içinde kaybolup durunca
Kimse durduramıyor
Yağmurları yağdırınca bulutları
Neden susturamıyor içindeki delik deşik umutları
Düştüm kalkarım webokur.com yine
Ellerini uzatınca bana Tanrı
Tanrı bu son istediğim sevsin bütün kayıp çocuklarını
Elveda elveda
Kırık kalbim, kesik bileğim
Elveda elveda
Eğik yüzüm, soğuk ellerim
Elveda elveda
Kısık sesim, soluk benizim
Elveda elveda
Kayıp düşüm, yenik zaferim
cem adrian'ın yeni vurgunu. bir odada dü$ün kendini. sadece güne$in ı$ık süzmesi vursun gözya$ının suladığı kirli sakalına. ayaktasın ve avuç içini sıkıyorsun. çıplaksın ama hayata kar$ı da savrulan bir yaprak hissindesin. bağırıyorsun ve bağırarak bu $arkıyı söylüyorsun:
rüzgar okşar yüzünü ama sen rüzgara dokunamazsın...
güneş değer tenine ama sen güneşe uzanamazsın...
bu şarkı senin şarkın ama sen susturamazsın...
her yolcu gitmek ister.
ne yapsan durduramazsın...
elveda... elveda... kırık kalbim, kesik bileğim...
elveda... elveda... eğik yüzüm, soğuk ellerim...
elveda... elveda... kısık sesim, soluk benzim... elveda... elveda...
bir yalanın içinde kaybolup durunca...
kimse durduramıyor yağmurları yağdırınca bulutları!
neden susturamıyor içindeki delik deşik umutları?
düştüm!
kalkarım yine ellerini bana uzatınca tanrı!
tanrı bulsun istedim... sevsin bütün kayıp çocuklarını!
Bir umut oldun artık rüyamda bile
Çıkmaz yoldayım bu garip mekanda
Yaşayamaz oldum bu garip hayatta
Elveda artık, elveda sana
Kader ağını çoktan örmüş üstüme
Aramıza engeller konulmuş
Bu dünya artık yaşanmaz olmuş
Elveda artık, elveda sana
Uçurumun kenarına attılar beni
Kader dediler yaktılar içimi
Hiç düşünmediler seni sevdiğimi
Elveda artık, elveda sana.
güneş doğduğunda başka bir şehrin sabahında olacağım,
her insanın bir öyküsü vardır ya;
benimki de böyle işte...
bu sabah pencerene bak
bu koca şehri sana bıraktım!
başka bir şehrin sabahından başka bir dilde ; elveda ...
metin arolat'ın her şarkısı güzeldir de bu şarkısı ayrı bi güzeldir . Ayrıca bu şarkının klibi de vardı her çıktığında sesini sona kadar açardım . ne günlerdi 90lar ya duygulandım şimdi .