pushing daisies dizisini izlerdim küçükken.
sonra bir gün aldım elime unu şekeri elmayı yumurtayı bilmem neyi, aynı dizide ki gibi birleştirdim kafama göre. kafesini güzelce şerit şeklinde çektim. elmalar tarçınla kıvamına geldi filan bildiğin hatırlıyorum 7 sene önceydi, o günden sonra patladı gitti işte turtalarım.
not: niye anlattım ben şimdi bunu muhtemelen canım çekti.
tadına bakacağım bahanesiyle tepsinin yarısını yediğim tatlıdır. üzerindeki hamurun az, turtanın çok olması benim için daha makbuldür.
o yüzden seninki çok güzel olmuş hiç endişe etme. keşke on onbeş dilim yiyebilseydim.
annelerin altın günlerinin vazgeçilmezidir aslında,
ama bağımlılık yaparsa gece yarısı bile üşenmeden kalkıp yaptırır insana kendini..
o kafes şeklini yapmak çok gıcıktır,
ama yerken affettirir kendini..
kalan da sabah kahvaltısında yenir bol demli çayla.. **
kim ne derse desin yemede yanında yat.
özellikle yaban mersini ve ahududulu en sevdiklerimdir.
malesef arkadaşın dediği gibi türk kadınlarının az yaptığı bir tatlıdır. (hüzünlendim)
ama bir gün yapmayı öğrenirsem intikamım çok ''tatlı'' olacak. (tebessüm)