22 yaşında ve kendi standartlarına göre çoğu erkekten üstün olduğunu düşünen fakat hiçbir kızla yakınlaşamayan Rodger bir noktadan sonra olayları nefretle değerlendirmeye başlayıp gördüğü her mutluluğun kendisinden çalındığı algısına kapılıyor. 2014 yılında da "insanlıktan intikam almak için" 6 kişiyi öldürerek facianın aktörü oluyor.
Adını unutmadığım bir okul katliamcısı. Babası yanılmıyorsam yönetmen gibi birşeydi. Yıllarca okulda gördüğü zorbalıklar, popüler kızların aşağılamaları sayesinde katile dönüştü. Asperger sendromu olduğunu da söylüyor uzmanlar. Özünde çok temiz bir çocukmuş ama finali kötü oldu.
Hayat böyledir zaten, fırlamalar ve zorbalar hergün bir puştluk yapar insanlar yutar, ama sakin bir insan aylarca yıllarca yutup da bir patlar ondan sonra fenalığı, asabiliği, haksızlığı ne derseniz artık her türlü eleştiri bombardımanına tutulur.
muhakeme yeteneği zayıf bir tipti.
adam abd vatandaşı, parası pulu var; yani istese sağlam bir kütüphane kurar, gezmedik müze bırakmaz; ama mal herif kadınlar niye beni sevmiyor diye katliam yapıyor. neyse ibret almak gerek.
Führerim, ulu filozofum, supreme centilmenim yolun yolumuzdur, davan davamızdır ant içtik kan biçeceğiz seni bir gün bile unutursak dilimiz damağımız kurusun nur içinde yat.
"Eğer bir gün sözlerim incellerle ters düşerse incelleri seçin."
pekte büyük iş başaramamış katliamcıdır. yani sen gel 150.000 kelimelik manifesto yaz, uzun süre bunun planını yap. yaz, çiz, tasarla ve 6 kişiyi öldür. hiç düşünmeden planlamadan eline tüfeği alıp içerisinde 20 kişinin bulunduğu bir kapalı ortama girsen bile en kötü ihtimalle 7-8 kelle alırsın.
bakir oluşunu fazlasıyla dert eden, manifestosunda buna takdire şayan yer ayıran, pek çok videosunda belirten, ün salmayı başarabilmiş birer (bkz: mass shooter) dir.
silah, bıçak ile öldürme/yaralama, arabayla can aldı mı hatırlamıyorum.
lakin arabayla bir bariyere çarptıktan sonra kafasına sıktığı herkesçe bilinir.
23 mayıs 2014 deki bu trajik olayla ilgili youtube de geçen sene (bkz: coffehouse crime) kanalında güzel ve detaylı bir anlatım var.
not : manifestosunu okumaya kalkışmayın, gözünüzün kesmeyeceğinden eminim.
not 2 : elliot, (bkz: marc lepine) gibi bir anti feminist değildi.
Bir psikopat, cani, ruh hastası olarak anılsa da aslında bir kurbandır. Toplumun ve ailesinin kurbanıdır. Gelişim geriliği olan bir insana ömrü boyunca zorbalık yapar, aranıza arkadaş olarak almaz, karşı cins olarak göz ucuyla bile bakmaz, ailesi olarak yanında hiçbir zaman durmaz iseniz yalnızlığın ve sevgisizliğin verdiği ızdırap ile sizden nefret etmesi dışında bir seçenek bırakmamış olursunuz. Çocuk en son tanrıyım diye dolaşıyordu ortalıkta. Belli ki psikozu için genetik mirası da müsaitmiş.
Eğer o toplum Elliot'a birbirlerine sunduğu sevgiden bir nebze verseydi, zayıf gördüğünün üzerine çakallar gibi çökmeye çalışmasaydı bu bedeli ödemezdi. Evet Elliot birçok masum insanı öldürdü ve bu kabul edilemez. Peki hiçbir suçu olmayan Elliot isimli bu gencin her gün öldürülmesi kabul edilebilir miydi?