edit: yazara sormuşlar *, 'bu kitapta ne anlatmak istedin?' diyey şyle demiş; 'bunu açıklayabilmek için aynı kitabı tekrar yazmam lazım!' keza yine ünlü müzisyene * bu parça ile ne anlatmak istediğini sorduklarında büyük usta tekrar sahneye zıplamış ve aynı parçayı tekrar çalmış.
şiir her okuyanın zihninde başka anlam bulabilir, bulmayadabilir... benim anladığım şudur:
dörtlüğün birinci ve üçüncü satırı ile ikinci ve dördüncü satırı bütünleşik algılanmalıdır. şair; ellerin ve parmakların dedikten sonra bir kadının en önemli işareti olarak ellerini söylemektedir. ikinci ve dördüncü satırda ise örnekleme vardır. nar çiçeği yeryüzündeki en naif ve yumuşak şeylerden biridir, keza suyun içinde suya dokunma hissi buna çok benzerdir. kadının elinin yumuşaklığına gönderme yapılmaktadır. ve bizim bahtsızlığımız da bunları açıklamak oldu iyi mi?
Bir kadının ellerinin ne kadar önemli olduğunu ortaya koyan sezai Karakoç mısrasıdır. Gerçekten de bakımlı, temiz, güzel ve yumuşak eller bir kadını güzel gösteren en önemli detaydır.
altına defalarca kez imzamı -haddim olmasa da- atacağım sezai karakoç mısrası. bu mısrayı okuduktan sonra daha dikkatli baktım karşılaştıgım hanımların ellerine, gerçek kadının ruhu ellerinde toplanıyor adeta.