1806-1861 yılları arasında yaşamış, viktorya döneminin en ünlü şairlerinden biridir. şiirleri hayattayken hem ingiltere hem de amerika'da oldukça popüler olmuştur. son şiirleri ölümünden kısa bir süre sonra eşi şair robert browning tarafından yayınlanmıştır.
robert browning ile hayat veren aşkı kitaplara, filmlere, oyunlara konu olmuştur. virginia woolf da flushkitabında bu aşkı elizabeth barret'in köpeğinin gözünden anlatır.
PORTEKiZ'DEN 38iNCi SONE
Beni ilk öptüğünde yalnız, yazı yazdığım bu elin
Parmaklarından aldı öpücüğü;
Ve o zamandan beri elim daha beyaz ve daha temiz,
Dünya-selamlarına cevap vermekte yavaş, melekler
Konuştuğu zaman ''Aman dinle'yle,'' çabuk.
Bir yüzük takamazdım oraya Ametistden, daha güzel görünen,
O ilk öpücükten. ikincisi birincisini geçti yükseklikten ve
Arayıp bulmaya çalıştı alnı ve kaçırdı yarısını,
Öbür yarısı saçın üstüne düştü. Hediyenin ötesindeydi o!
Kutsal aşk yağıydı, aşkın kendi tacı,
Önde gelen günahlar temizleyen tatlılıktan.
Üçüncüsü dudaklarımın üzerinde katlandı
Mükemmel mor hâliyle; o zamandan beri, gerçek olan
Gururu duydum ve dedim, ''Benim Sevgilim, kendimin.'' *
PORTEKiZDEN 43ÜNCÜ SONE
Seni nasıl severim sersem? Sayayım da bil sen.
Seni deryalar,gökler,ufuklar kadar severim
Duygularım yetmediğinde ruhum erişir sana
Varlığın ve ebedi güzelliğin sonuna kadar
Severim seni ben gün bitip güneş gidince
Mum ışığında kendimle birlikte olunca
Özgürce severim,bilirim erkekler özgürdür
Arı bir çiçek gibi severim,dua eder gibi
Senin çocukluğumdaki tutkuyla severim
Acılarımı ondurmak,inançlarımı pekiştirmek
Seni unutmak istediğim aşkımla severim
Bütün havarilere; seni bütün nefesimle
Severim; gülüşüm,gözyaşlarım ve hayatımla..
Ve Allah bilir,öldükten sonra da seveceğim. *