aihm kararları, hiçbir zaman kendiliğinden ulusal yargı kararlarını hükümsüz hale getirmez. bu iç hukukta cmk m. 311/1-f'de belirtildiği yargılamanın yenilenmesi sebebi olabilirler sadece. kaldı ki aihs'nin, hiçbir yerinde aihm'nin, ulusal mahkeme yerine geçip karar vermesi veya o kararı ortadan kaldırma kararı verebileceğine ilişkin veya bu anlama gelebilecek bir düzenleme mevcut değildir. bu vesileyle öğrenmiş olur umarım. (o değil de ne kadar siktiriboktan bir nezaket cümlesiymiş lan bu.)
kendisi cahilliğini ortaya dökmüş, bize de düplik dilekçesi yazmak kalıyor.
''aihm kararları, hiçbir zaman kendiliğinden ulusal yargı kararlarını hükümsüz hale getirmez...'' demişiz.
neye karşılık ''yargıtay hukuk genel kurulu kararının artık hiçbir hükmü olmadığını bilmesi gereken...'' cümlesine karşılık.
doğru söylediğimi belirtip salvo yapmaya başlamış. güzel... lakin cahillik başa bela. yargılamanın yenilenmesi olağanüstü kanun yoludur ki kesin hüküm ortadan kalkıncaya kadar hüküm dimdik ayaktadır. cmk 312 bununla da yetinmeyip elisaday ve ekürileri daha iyi anlasın diye ''yargılamanın yenilenmesi davasının açılması, hatalı olduğu iddia edilen son kararın yerine getirilmesini geri bıraktırmaz veya durdurmaz.'' demiş. ne demişti kendisi ''... hiçbir hükmü olmadığını...'' he canım, he gülüm...
kahvehane amcası hukuku mu lan bu? okuduğunu anlasın deyü cmk'yı gizli bakınızla gözünün içine sokmaya çalıştık ama infaz hukuku prosedürü yapmış, yargılamanın yenilenmesini.
''açıkçası sadece işlemesi gereken bir infaz prosedürü olarak gördüğüm için değinmedim bile...'' bah hele bah. değinmemiş bile. bilgi sahibi değilsin bir de ukalalığa vurdurmanın anlamı nedir.
hayalindeki hukukçuyu kanunu açıp işine gelen kanun maddesini hukuki dayanak olarak yazıp parayı vuran insanlar olarak görmeni normal karşılıyorum. lakin amaçsal metod denilen bir olay var. aihs'nin 46. maddesini cımbızla çekip -çeşitli dillerde yazarak yaptığın işi çirkefliğe vurmana girmiyorum bile- aihs'nin ülkesel uygulama başlıklı 50. maddesinin 3. fıkrasında yer alan ''bu sözleşmenin hükümleri sözü geçen ülkelerde yerel şartlar dikkate alınarak uygulanır'' hükmü amaçsal metod denilen şeyle birlikte göz(t)ünde patlar. -t harfi opsiyonel-
kemcük ağızlı! sen kocaman bir çılgınsın beybi.
neyse. bu çılgınlık olayını hemen bir kenara bırakıp;
herhalde cevaba cevap entrysi oluyor bu son kapıştığınız. ama korkarım ki böyle hukuki tartışma olmaz. sizi baroya şikayet etsem şerefsizim uyarı alırsınız.* ama şimdi gidip bu entryi gösterip beni baroya şikayet etseniz şerefsizim bende uyarı alırım. o yüzden oturalım oturduğumuz yerde.
şimdi kemçük ağızlı...
elisaday midir nedir onun bu hukuki tartısmada haklı olduğunu vurgulamak istiyorum. *
"alıntı yaptığı hrant dink kararının avrupa insan hakları mahkemesine taşındığını, avrupa insan hakları mahkemesinin 2010 un eylül ayında türkiye aleyhine ihlal kararı verdiğini ve avrupa insan hakları sözleşmesi altında imzası bulunan türkiye cumhuriyetinde, anayasanın 90. maddesi uyarınca, o isim vermeden alıntı yaptığı yargıtay hukuk genel kurulu kararının artık hiçbir hükmü olmadığını bilmesi gereken, bilmiyorsa da bu vesile ile öğrenmesi gereken yazar." kısmında bitmişsin kemcük. uzatma. yokuşa sürme. bir de hukukçu olucaksın.
o yüzden;
şimdi sakin ol ve klavyeyi yavaşça yere bırak.
bu buz gibi hukuki ihtilafın ardından elisaday için de şunu diyebilirim;
entrylerini okumadan güne başlayamadığım yazar. *