dallama kızlardır. hastaya, yaşlıya, hamileye kimsenin bir sözü yok. at gibi sağlıklı kızların yanında emzik dolaştırır gibi pet su şişesini bir an olsun ayırmadan dolaşmaları, adam gibi bir iki seferde içmek yerine devamlı minik yudumlar almaları e kardeşim çişini tutmayı becerebiliyorsun da sıvı alma ihtiyacını nasıl düzenleyemiyorsun, yoksa ordan da mı hala minik, minik yapıyorsun? sorusunu akla getirir.
bunların erkek olan modellerini es geçiyorum, bunlara dallama lafı az gelir.
Çabuk terleyen koştuğunda susuzluk çeken kısacası suya ihtiyacı olan kızlardır tamam bunlara diyecek bir şey yok ama bir de süs olsun diye dolaştıranlar vardır içtikleri bir yudumdur ve o su 1 saat dolaştırıldıktan sonra çöpe gider.
liseli olabilir bu hanım kızlar.
su yaşamsal bir ihtiyaçtır. ne kadar fazla tüketirsen tüket sağlıktır, yaşam kaynağıdır.
su içmek için susamayı beklemek çok yanlış, çünkü vucut ihtiyaç hissettiği zaman su içme gereksinimi duymaz, ihtiyaç duyulan su miktarı tüketilmediği için susarız, vucudumuzdaki sıvı miktarı azaldığı için susuyoruz. vücudumuz yeterince su alamzsa bunu bir tehlike olarak algılayıp su saklamaya başlıyor. bu da vücutta su toplanmasına, el ve ayaklarda ödem oluşmasına neden oluyor.
bu kadar şekilci olmayın. dallama dediğiniz o kızlar sizlerden kat be kat bilinçli ve sağlıklı.
içlerinden birisi de şişeyi kafaya dikip " gurk, gurk " diye içerek bir nebze olsun yerli sarah connor tadı verir diye hep boş yere umutlandırdığından dallamadır. bir de elinin tersiyle ağzını sildi mi sorma gitsin. *