bugün

anlatılmaz okunur.
okunası, bitince bir daha okunası, hatta o da bitince bir daha okunası bir kitaptır.
Öyküsünün kurgusu ve biçimi sağlam olmakla birlikte, dili çok basit ve hatta pek çok yerde hatalı kullanımlar mevcut. Üstelik aşk sufizmle yedirilerek anlatılacak ve böylece Ella'yla ilgili modern kurgu, daha mistik ve cazip hale getirilecek diye girişilen çaba yetersiz kalmış, yeterli bütünlükten ve içiçe geçmişlikten, hemhal olmuşluktan uzak...
(bkz: bu entryi yazacam diye karnıma ağrılar girdi)
sevgili erkek okuyucuları için özel olarak kapak rengi değiştirilmiş.
elif şafak'ın mutfaktan gelen kokulardan yemek kitabı yazma çabası. dahası değil!
--spoiler--
Her hakiki aşk, umulmadık dönüşümlere yol açar.Aşk bir milad demektir. Şayet "aşktan önce" ve "aşktan sonra" aynı insan olarak kalmışsak, yeterince sevmemişiz demektir. Birini seviyorsan onun için yapabileceğin en anlamlı şey değişmektir!

O kadar çok değişmelisin ki, sen sen olmaktan çıkmalısın.

--------------------------------

"Aşksız geçen bir ömür beyhude yaşanmıştır. Acaba ilahi aşk peşinde mi koşmalıyım mecazi mi,yoksa dünyevi,semavi ya da cismani mi diye sorma! Ayrımlar ayrımları doğurur. AŞK'ın ise hiçbir sıfata ve tamlamaya ihtiyacı yoktur.

Başlı başına bir dünyadır aşk. Ya tam ortasındasındır,merkezinde ya da dışındasındır,hasretinde."
--spoiler--

elif şafak-aşk
dücane cündioğlu nun yerden yere vurduğu kitap. eleştirisinde ' gazoz içip sarhoş numarası yapıyorlar ' diyor doğrudur. elif şafak iyi, hoş bir roman yazmış ama insan tasavvufla ilgili birşey yazacakken açar ilk önce bir araştırma yapar değil mi?
elif şafak'ın hayranlık uyandıran kitabı.
elif şafak hayranı olarak kitap çıktığında koşturdum. fakat kitap kapağı rengi erkeği bozar dedim. sonra bi baktım gri kapağı da çıkmış. *

pembesi;
görsel

grisi;
http://turkkitap.de/catal...ages/elif_safak_ask_1.jpg
kitaptaki hatalar bir yana dursun , sufilik ve ilahi aşka merak sardıran , bu konuda biraz okuyalım dedirten bir kitaptır.
tek başına iyi bir kitap; fakat etkileri ile tasavvufa dönük ciddi tahribatları var.

neredeyse tüm kitabevleri şems ve ilahi yolculuğu üzerine kitapları bestseller olarak satmakta.
tam bu noktada elif şafak' ın kitabında düştüğü hatayla örtüşüyor. şems hint kırlarında kendini arayan bir guru yada mançur zirvelerindeki bir budist yada modern kentlerde hayata karşı duruş sergileyen bir hippi değildi. (okuyanların kastımı anlayacağını düşünüyorum)
"itminanı ve tüm taati ile bir abd idi".

bu külli yanlış telakki, ciddi sonuçlar doğurmakta; tasavvufun, hakk' ın körpe zihinlere felsefi bir paradigma yada çağdaşı oldukları kurgularca tertiplenmiş popüler bir meşgale gibi sunulmasına neden olmakta. bu minvalde yazar haddini aşan neticelere sebebiyet vermiştir.
tek başına iyi bir kitap; fakat etkileri ile tasavvufa dönük ciddi tahribatları var.

neredeyse tüm kitapevleri şems ve ilahi yolculuğu üzerine kitapları bestseller olarak satmakta.
tam bu noktada elif şafak' ın kitabında düştüğü hatayla örtüşüyor. şems hint kırlarında kendini arayan bir guru yada mançur zirvelerindeki bir budist yada modern kentlerde hayata karşı duruş sergileyen bir hippi değildi. (okuyanların kastımı anlayacağını düşünüyorum)
"itminanı ve tüm taati ile bir abd idi".

bu külli yanlış telakki, ciddi sonuçlar doğurmakta; tasavvufun, hakk' ın körpe zihinlere felsefi bir paradigma yada çağdaşı oldukları kurgularca tertiplenmiş popüler bir meşgale gibi sunulmasına neden olmakta. bu minvalde yazar haddini aşan neticelere sebebiyet vermiştir.
mevlana'nın şemsi araması ve kişinin arayışlarda ve aşkta başkası olması temalarına baktığım zaman mantığında orhan pamuk un kara kitap adlı romanından araklamalar sezdiğim, ancak henüz okumadığım için kesin hüküm vermek istemediğim kitap. ama çok pis kıllanıyorum onu belirteyim. kitabı okuduktan sonra, şüphelerimde haklı çıkıp çıkmadığımı söyleyeceğim burda.
Sadece bir defa okumanin yetmicegi bir kitap.
erkekler için aşk'ın siyah olduğunu gösteren yazar ve kitabıdır.
bir arkadasim tarafindan the forty rules of love ingilizce versiyonunu hediye ettigi amerikali arkadasinin 5 kez okudugunu ogrendim. La helal olsun deyip okuduktan sonra bende bi kac kisiye hediye ettim, onlarda kac kere okumuslardir kimbilir.

Bi kac aforizma ekleyim
-okumadigin kitabi hediye etme.
-hayat degistirecek buyuk kitaplar okumadan hayat degistirecek islere girisme.
-Elif safak icin demiyorum ama tamamen sana zit ideolojide de olsa, bi kac kitabini okumadigin hayat hikayesini bilmedigin insanlara bok atma.
-Birakin millet okusun su guzelim kitabi, sanki bunu okumayinca sefik can`in mesnevisini tercih edecek.
-tabiki bir roman , hz.mevlana nin hayat hikayesi degil.

bunlar konuyla direk alakali ve oyle retorik filanda degiller ama, iste sondaji atmisken kalmasin dedim.
-hayatin boyunca kac kitap okudun.Niye.
-kisi kendinden daha yuksek bilgi seviyesi ile muhatap olmali ki yeni seyler ogrensin. yani guzel kitaplar okumak lazim.
-Bilgi kitaplardan ogrenilir, internetten (dunyanin en buyuk bilgi erisim kaynagi) degil. cunku yazar konu ile ilgili arastirmistir, o sunuma yillarca hazirlanmistir, sizde kitabi okur o sunumu izlemis olursunuz. hayatini bir konuya adamis, onun uzmani kisiden o konunun kitabini , doktora tezini okurum. internette bilgi ve ilgi cabuk dagilabiliyor .
-insan 600 meseleye ayni anda yogunlasamaz, kabiliyeti olabilecek 6 meseleyi kesfedip uzmani olup baska 6 ya gecmelidir.
tam okumaya heveslenmişken ergenliğe yeni giren kızların bile elinde görünce okumaktan tiksindiğim kitaptır. hala da merak ederim.
aşık olmayan, allah aşk'ını tattığı hiç bir şekilde görülmeyen bir kişinin allah aşıklarını ve allah aşk'ını yazdığı kitap...

yine de günahını almayayım, ama sağdan topla soldan topla sentezle aşk'ı anlat...

nihayetinde bana hep samimiyetsiz gelmiş kitaptır...
bir defa okunası yeterli olan kitaptır.
baymıştır.
piyasa kitaptır. reklamlarla da pompalanıp bol bol satmıştır.
edebi değeri sıfır olan çöp kitaplardan.
Aşk kitaplari sözleri duymaktan bıktığım için bu kitabi gördüğüm de direkt olarak es geçerdim birgün liseden hocam bu kitabi okudun mu diye sorunca hayır okumadım okuyacağımi da sanmıyorum hocam demiştim, ama bu bildigin aşk hikâyelerinden değil mevlana ile şems-i tebriz aşkını buyük buluşmasını anlatıyor deyince meraklanmami sağladı ve kitabi 3günde bitirdim o kadar sürükleyici samimi anlatımı var ki sayfaların değişme hızını sizde anlayamayacaksiniz şems-in maddelerini, mevlana ile aralarında ki bağı, kimya hatunun aşkı, mevlananin küçük oğlu alaaddin'in öfkesine yenik düşerek yaptığı acımasızlığı anlatan muhteşem bir roman. bunu okuyan arkadaşlar eğer hemen arkasından ahmet ümit bab-ı esrarı okurlarsa her şeyi daha iyi anlayacaklarını umuyorum, bu romanda da şems-i tebrizın öldürülüşünün polisiye tarzı var. Şimdikten iyi okumalar.