eli yüzü düzgün denmesi sözcük anlamı olarak doğrudur; elinin parmakları eksik değil, kaşlarının altında gözleri var anlamına falan gelir ve doğrudur çünkü "güzel" değil, "düzgün" denilmektedir. düzgün, düzenli demektir ve elinde ya da yüzünde bir eksiklik, fazlalık, değişiklik olmayan her insanın eli yüzü düzgündür.
helal süt emmiş denmesi ise hem sözcük anlamında, hem de gerçek anlamında kesinlikle doğrudur; çünkü hiç bir anne bebeğini "al em, haram olsun!" diye diye emzirmez. her annenin sütü, "ananın ak sütü kadar" helaldir.
pek çok insanın eli yüzü düzgün olduğuna ve hemen hemen her insan helal süt emdiğine göre, bu kızı diğerlerinden ayıran nitelikleri anlaşılamamıştır.
çok güzel bulunmayan fakat iyi karaktere sahip olduğu düşünülen kız için kullanılan tanım.
oğluna kız arayan anneler ile oğulları arasında sıkça geçen diyalog;
-anne nasıldı kız?
-eh işte oğlum, eli yüzü düzgün, helal süt emmiş bi kız daha nolsun...
"daha nolsun" ben söyleyeyim: bunun anlaşması var, uyumu var, zeka seviyesi var, konuştuklarının dinlenebilir olup olmaması var, bağlılığı var, sadakati var..var oğlu var. maalesef "helal süt emmiş, eli yüzü düzgün" ile olmuyor sadece.
iSTENiLENLE ORANTILI ŞARTLAR MEVCUTSA iSTEĞE HOŞ BAKILABiLECEK VE DENK GELMESi (iSTEYENLERE TABi Ki) DiLENEN KIZDIR. YOK KENDi AYYAŞIN ODUNUN TEKiYSE YANi HAKETMiYORSA DA YANINA BiLE UĞRAMASINI iSTEMEDiĞiM KIZDIR. ÖYLE YA DOĞRU iNSANI BULMAK YETMEZ DOĞRU iNSAN OLABiLMEK DE GEREKiR.
kişinin yaşına ve etrafında onu evlendirmek isteyen kişi sayısına göre çoğalan kızlardır.
sırf bu tür kızları arayıp bulan, hayatını diğerlerinin evlenmesine adayan teyzeler vardır. müşteri portföyleri, anneanne ve annelerden oluşan bu kişiler, kişiye bir kez musallat oldular mı, bir daha gitmezler.
anlamadığım şey zevklerin ve renklerin kişiden kişiye değiştiği dünyada, bu kişiler neye göre 'eli yüzü düzgün' sıfatını yakıştırabiliyorlar. eğer düşündükleri şey belli bir yaştan sonra, kişinin zevk anlayışının, umutsuzluktan ötürü 'nefes alsın yeter' e dönüştüğüyse, bu hem çok yanlış, hem de o kişiye karşı yapılmış büyük bir ayıp.
helal süt emmiş kısmını tartışmak bile komik. en basitinden 'sen nereden biliyorsun?' sorusunun sorulması gerekir. beraber olunacak kişinin helal süt emip, emmemiş olması tercihi sadece o kişiyi ilgilendirir. bunu bir kriter haline getirmek çok daha büyük bir ayıptır. eğer kişi kendini daha önce hayat kadını olan bir kişiyle mutlu hissediyorsa, diğer hiç bir şeyin önemi kalmayacaktır.
bir de bu diyalogların gelişim süreci vardır ki, tam ömürlüktür;
- fatma teyzenle konuştuk geçen gün.
+ anne lütfen..
- komşusunun kızı varmış, çok alımlı bir kızmış.
+ ...
- bir tanışın be evladım, eli yüzü düzgün, helal süt emmiş bir kızmış.
+ anlamıyorum, fatma teyzenin nasıl bir çevresi var böyle? her hafta değişik bir kızla çıkıyor karşımıza... (çok daha ayrı bir tartışma konusudur bu. özel web sitesi mi var acaba? fatmateyzeevlendiriyor.com misali)
- konuyu değiştirme, yarın akşam çaya geliyorlar.
işin daha beteri ise bu tipte tanıştırılan kızlar genelde kinder sürpriz yumurta kıvamındadır. içinden ne çıkacağı belli olmaz. insanın kaçabilmek için devamlı 'kız arkadaşım var benim!' rolünü oynamasını sağlarlar.
bizim bi fatma teyze var. istediğin özellikleri yaz ver aynen buluyo sana kızı. öyle yapacam bende valla.
bu devirde eli yüzü düzgün helal süt emmiş kız bulmak zor.
erkek familyası her yaşında özgür kalsın, kızların her yaptığı dedikodu yaratsın, içtiği sütü haram yapsındır. sevginin olduğu yerde o yamuklar düzelir, haramlarında helal olanı bulunur.
eli ve yüzü konusunda olumlu tahminlerini tuttursan da içtiği sütü öyle güzel saklarlar ki kimin ne içtiğini kolay kolay anlayamazsın. ya da anlarsın, iş işten geçer.
- o sütü nerden aldın?
+ dolaptaaan.
- çabuk bırak onu! içmedin di mi?
+ nooldu be bozuk muydu?
- ben dolaba helal süt koymam, bu yaşına kadar helal süt emzirdim ben sana, usul usul şöyle öyle.
+ ?!?!?!
- kızım, elimde kalma diye. helal süt emzirmeyince anlayan bir örgüt var, helal süt emmemişleri tespit edip evlilik müessesesi dışına çıkartıyorlar yaka paça.
+ dik dik dik dolaptaki sütü kafaya dik!
- naptın bee, ahanda kaldı elimde!