elektrik mühendisleri tarafından bile bir türlü anlatılamayan, çok zor kavranan bir enerjidir. basitçe anlatmak gerekirse,
elektriğe dair üç temel faktör direnç, voltaj ve akım'dır. formülü de voltaj=direnç*akım'dır. (bkz: ohm kanunu)
daha da basite indirgemek gerekirse, musluğa takılı bir hortum hayal edin. açtığınızda su akar, neden?
çünkü musluğun ucu ile hortumun ucu arasındaki basınç farkı vardır. işte voltaj'ın tanımı olan potansiyel fark buna karşılık gelir.
peki ya hortum daha geniş olsaydı? (muslukta durmaz, çıkardı gibi überespritüel bi yaklaşımda bulunmadığınızı varsayarak) su daha rahat akardı. işte direnç dediğimiz kavram budur.
hotumun içinden akan su miktarı da akımdır.
inatla yurtdışından gelen doğalgazı yakarak üretimini yapmakta ısrarcı davrandığımız, aynı zamanda su, güneş ve hava kaynakları ile de aynı kalitede üretilmeye müsait, durduğu yerde durmayan, düşük dirençleri tercih eden, ışık hızında ilerlemekten kendini alıkoyamayan fiziksel bir meseledir.
ilk olarak antik yunanda keşfedildiği öne sürülse de -ki elektriğin kökü elektron da yunancada kehribar demektir- elektriğin kullanılabilir bir enerji olduğu 1752'de benjamin franklin'in ünlü uçurtma deneyinde anlaşılmıştır.
mühendislik dallarının en çakmasıdır. projelendirme ve tesisat haricinde her yaptıklarını elektrik teknisyenlerinin yapabilmesi ve elektrik teknisyeni ya da teknikerleri aranıyor şeklinde verilen ilanların da gösterdiği üzere devlette çalışan mühendisler haricinde pek tutulmayan mühendislik alanıdır.
(bkz: mühendislik)
kimi bilgisizlere göre sadece devlet dairesindeki mühendisler tarafından yönetilen enerji.
bu arkadaşlar kafasını kaldırıp şöyle bir bakarsa üretim yapan bütün fabrikalarda elektrik mühendislerinin çalıştığını görebilirler. fabrika otomasyonu, makina otomasyonu penrojelerinin %70'i elektrik mühendisleri tarafından gerçekleştrilir. köylere, şehirlere elektrik getiriliken, kimi bilmezler bu projelendirmenin devlet tarafından yapıldığını sanar. oysa ki devlet sadece ihaleyi yapar, işi yine özel sektördeki mühendis yapar.
aklının alamayacağı, uçar makas, senkron montaj, sargı makineleri, cnc tezgahları, paketleme sistemleri, prosess akışı, detsilasyon sistemleri gibi gelişmiş projeler yine özel sektördeki elektrik mühendisleri tarafından hayata geçirilir.
yazılım, elektronik, ve yüksek gerilim bilgisine sahiptirler.
elektrik mühendislerinin çakma mühendis olduğu, mühendis olamamış her teknisyen tarafından sık sık dile getirilen bir kuyruk acısıdır.
evimizde adına edi dediğimiz arada eve uğrayan ancak bizi hiç sevmediğini düşündüğümüz ve artık onu insan gibi gördüğümüz, hayat için çok gerekli olan interneti, suyu sağlayan, telefonların şarjının bitmesini engelleyen evimizin vazgeçilmez üyesi...
Elektrik elektriksel yükün varlığı ve akışından meydana gelen çeşitli olguları tanımlayan sözcüktür. Mıknatıslık (manyetizma) ile birlikte doğadaki temel etkileşimlerden biri olan elektromıknatıslığı oluşturur. Yıldırım, elektrik akımı ve alanı gibi yaygın olarak bilinen birçok olguyu bünyesinde barındırmanın yanı sıra, en önemli endüstriyel uygulamaları arasında elektronik ve elektrik gücü sayılabilir.
Elektriğin çoğu özellikleri 19. yüzyıl esnasında anlaşılmış olup, sanayi devriminin önemli etkenlerinden biridir. Günümüzde ise, elektrik uygarlığın ayrılmaz parçası konumundadır.
tan'ın yeni albümün taş yürek'teki hareketli üç şarkıdan biri. sözleri:
ne zaman bir ateş yansa içimde
sen gibi kokarım.
aklımı çelemez hiç bir vuslat,
ne sağıma ne soluma bakarım.
hayat bu, bazen sınar insanı
caziptir her yasağı.
bize ait ne varsa elimizde
ona iyi bakalım.
bu sıra kötü bir elektrik var aramızda
bu aşka dair tüm saygımızla,
biraz ayrı kalalım adabımızla
şeytana uymayalım.
12 saattir yokluğuyla sinirlerimi çok bozmuş süper icat. elektrik yokken yapılamayacak şeylerin bu kadar çok olduğunu hiç düşünmemiştim. kombili bir evde elektrikli ocak kullandığınızı düşünün bana yeter.