el maquinista

entry85 galeri4
    72.
  1. başroldeki christian bale'in sahip olduğu psikolojiye sahip olduğum film. uyku konusunda resmen aynıyım adamla. beyaz spot ışıklarında uyumaya çalışan ama uyuyamayan adama dönüştüm. sikerim insomnia'sını. bir yönetmen, senarist elimden tutsa bu filmin 2. versiyonunu çekerdik.
    0 ...
  2. 73.
  3. Türünün ilk örneği değil; ancak türünün sıradışı bir örneği. Psikolojik gerilim sevenler için tavsiye edilir. Ama bitse de sonunu görsek dedirtecek kadar ritmi aksak. Belki de şizofreniyi filme yedirmek için bu işleniş tarzı benimsenmiş olabilir.
    0 ...
  4. 74.
  5. ulan spoiler ibaresi vermeden filmle ilgili anahtar kelimelerini kullanmayın amoauyum.

    Christian bale'in döktürdüğü film.
    0 ...
  6. 75.
  7. Insomnia+fight club=bu film seklinde özetlenebilecek bir film aslında.
    1 ...
  8. 76.
  9. 3 kere "acaba ne kaçırıyorum ulan" diyerek izlediğim, sonunda tabiki overrated bulduğum bir film. Sıkıcı olması, sonunun tahmin edilebilmesi ve karanlık olması bu filmi izlenmez yapıyor.
    0 ...
  10. 77.
  11. benito mussolini'nin de oynadığı film.

    o nasıl bir benzerlik be.

    --spoiler--

    hayal ürünü olan Ivan baya mussolini'ye benziyor.

    --spoiler--
    0 ...
  12. 78.
  13. 2004 ispanyol yapımı psikolojik film Başrol christian bale.
    Kişisel not: Dövüş kulübü vari filmler artık zevk vermiyor bıktık.
    0 ...
  14. 79.
  15. Berbat ve zamansız bir kazanın insan zihnini nasıl parçaladığını belki de kanser kadar berbat bir hastalık olan insomnia'nın Olumsuz etkilerini fakat herşeye rağmen iyi bir kalbe sahip insanın sonunda ruhunun derinliklerin de oluşan pişmanlığını ve vicdanının sesinden kaçamayacağını anlatan Oldukça sağlam bir filmdir. Bu arada Christian Bale bu filmle çıtayı farklı bir yere çıkarmıştır...
    0 ...
  16. 80.
  17. durağan film sevmeyenlerin beğenmeyeceği çok sıkılacağı bir film.

    başlangıç olarak çok yavaş ve sıradan başlayıp daha sonrasında filmin yarısını geçtikten konuyu anlamaya başladıktan sonra sarıyor. filmin bitişiyle beraber baya şaşırıyorsunuz.*
    sırf sonu için bile izlenebilir.

    ayrıca cristian abiye diyecek laf yok. hem film için verdiği kilolar hemde oyunculuğuna..
    0 ...
  18. 85.
  19. --spoiler--

    --spoiler--

    (aslında fazla yok ama, yine de hiç izlemeyen arkadaşlar için öğrenmek istemedikleri detaylar olabilir)

    Konu inanılmaz iyi, senaryo dört dörtlük, oyunculuklar yerli yerinde, ve kurgu da muazzamın ötesindeydi. Filmin kasfetli, gerilim ve yoğun psikoloji daraltan atmosferi beni filme inanılmaz çekti. Özellikle karakterin 1 yıl boyunca uyumadığını aklınıza getirdiğinizde, onunla üst düzey empati yapabiliyorsunuz. iş hayatı ve ilişki hayatında ne kadar da zorluk çektiğini ekranda izlerken, sanki onları birer birer siz yaşıyormuşsunuz gibi hissediyorsunuz. Zaten türünün de hakkını gayet güzel vermiş. Psikolojik gerilim olduğu için, izleyiciyi bu şekilde manipüle eden belli başlı teknikler kullanmışlardır diye düşünüyorum. ki en barizi film boyunca varlığını sürdüren koyu siyah, ve karanlık color correction'lar olabilir. zira bu renkler, karakterin ne kadar da psikolojik olarak bitik olduğunu göstermektedir.

    Sonunu en çok merak ettiğim filmlerdendi bu arada. Konu güzel, oyunculuklar güzel, empati yapılabiliyor dedik, ancak bir de bunun devamlılığı var. Film zaten çarpıcı bir hikaye anlatıyor, ki bu belli oluyor zaten. Bunun için birkaç bişi söylemek farz olur diye düşünüyorum. Karakterin gizemi neredeyse sonlara doğru çözülüyor. Ve sonunda da çok kısa, doyurmayan sekanslarla bu karakterin neden bu şeyleri yaşadığını anlıyoruz. Anlatmasına anlattı ama, bana doyurucu gelmedi. Zaten film boyunca bu adamın gizemini merak ediyorduk, o gizemi keşfedince de detaylandırılıp doyurucu bir şekilde izlemek istiyor seyirci. En azından bu gizemin çözülüşünün ardında ki yaşanan olayları detaylandırıp, karakterin yaşadığı olaylardan biraz eksiltilebilirdi diye düşünüyorum. Hem o bahsettiğim gizem olayı için zaman kazanırlardı, hem de sonu daha doyurucu olurdu, hayatları boyunca da bu filmi efsane olarak anardı insanlar. Ancak anlatıldığı sahne de muazzam bir müzikle desteklenmiş, her ne kadar doyurucu olmasa da suratıma boom diye çarpıp duygularımı alt üst etmeyi başarmıştır.

    başrol oyuncusunun da bu rol için tam 25 kilo verdiğini görünce küçük bir şok geçirdim. ama filmi izlerken fazla tuhafsamadım, çünkü adam inanılmaz iyi oyuncuydu arkadaş. mimiklerinden tut duruşundan, bakışlarından, hal ve hareketlerinden zaten besbelli oluyor her şey. zaten filmin başından sonuna kadar bu karaktere karşı empati duygum hiçbir şekilde dinmedi. halen de aklımda. kurgusal olsa da beni derinden etkileyen bir oyuncu, ve kurgusal karakter olmuştur.

    daha fazla ne söyleyebilirim bu film hakkında bilmiyorum açıkçası. birçoğunuz izlemiştir, fakat benim gibi çok geç izlemeye kalkan arkadaşlara sonsuz tavsiyemdir. bu türü yıllardır izlerim (psikolojik gerilim), the machinist'i türünün en iyi örnekleri listeme rahatlıkla koyarım.

    izleyin!
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük