islamiyet'in yazılı olmayan kurallarından biridir. zira ne kuran-ı kerim'de ne de başka bir dini kitapta böyle bir şeyle karşılaşmadım. camide kılınan namazdan sonra, cenaze namazından sonra, ya da ne bileyim yapılan herhangi bir duadan sonra duayı yapan şahıs (genelde hoca) bunu fatiha ile süsleyerek sonlandırmak için el fatiha diye bağırır ve avuçları göğe kalkmış müminler içlerinden fatiha suresini okur. işte tam bu anda sureye başlamadan önce yine içlerinden Allahümme salli alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammed demeleri gerekirken sadece allahümmesal'e kadar olan kısmını ortamda uğultu çıkaracak bir tonda azalan volume ile söylerler. nedenini hakikaten merak ediyorum vardır bir hikmeti.
aynı şekilde dolmuşa binen teyzelerin pismi demesiyle yakından alakalıdır.
özellikle, bilmeyen çocukları şaşkınlık içerisinde bırakır bu. "Lan hoca fatiha dedi, elham'ı okumayacak mıydık?" diye anlamsız bakışlar atarsınız ortaya. ben şu ömrümde o uğultuyla birlikte salat-ü selam getirildiğini öğreneli sadece birkaç sene oluyor. yani yıllar boyunca etrafa anlamsız bakışlar attım.
yamulmuyorsam iki salavat arasındaki duaların allah(c.c.) tarafından daha fazla kabul gördüğünden fatiha okunmadan ve okunduktan sonra selavat getirmek istenmesinden kaynaklanan durum olabilir.
iki salavat arasındaki duaların daha makbul olduğunu duymuştum.
dinle ilgili bir şey mi tam bilmiyorum ama zannedersem kültürle ilgili bir şey. türk kültürü ile ilgili bir şey. peygamber sevgisi ile alakalı bir durum. türkler dua etmeden evvel peygambere salavat getirir. fatiha da hem ayet hem duadır.