kesinlikle el clasico, zaten ezel izlemiyorum ama bir kere denk geldiğinde gördüm ki, özet diye dizi başlamadan önce verilen bant dizi kadar uzun ne gerek var izlemeye diye düşünüyorum. tiryakisi varsa kızabilir...
bir tarafta tekrarını defalarca ve dilediğiniz zaman izleyebileceğiniz bir dizi, bir tarafta ise heyecanının anlık yaşanması gereken dünyanın en önemli v en büyük futbol müsabakası.
size şahit olduğum bir olayı aktarayım. arkadaşım ve annesi arasında geçen bi diyalog şöyleydi:
hangi yıldı hatırlamıyorum. kadir gecesi ile galatasaray-milan maçı aynı güne denk gelmişti.
anne : oğlum bu gece kadir gecesi. camiye gitsen, dualar etsen.
ahmet: ya anne bu akşam maç var. kadir gecesi her yıl gelir ama bu maç bir daha gelmez.
Gerçek bir çaba ile,Hayal ürünü çaba olarak değerlendirmekte fayda var.Pektabiki milyonlarca insanın sizinle birlikte el classicoyu canlı izleyecek olmasıda ezelin şansını çok aşşağılara çekiyor.
ertesi gün messi ne çaktı lan, ronaldonun hareketi gördün mü gibi sorulara cevap verilemeyecek durumda olmamak için el classiconun tercih edilmesi gerekendir.
futbol sevdalılarının bir minnet borcu olarak el clasico'yu seyretmesi mecburiyettir. el clasico tutkusunu yaşayamamak olmaz. benim dizikolik ve koyu ezel fanatiklerim ''ben o yapıtı seyrederim'' diyorsa onun tercihidir.
he bi de türkiyede ki dizi manyaklığının geldiği son noktayı gösterir bize. yılda 2 kez gerçekleşen "gerçek" bi olay ile herifin birisinin masa başında yazdığı hayal ürünü birşey arasında kalmak.
iyi bir dizi izleyicisi ile iyi bir futbol izleyicisini aynı bünyede barındıran kişilerin muhakkak yaşayacağı ikilemdir.
birisi "tadına doyulmaz" bir futbol şöleni, diğeri "lezzeti yadsınamaz" bir dizi ziyafeti.
karar sizin.
tek tesellimiz ezel'in ertesi gün internette de izlenebilir olması, yoksa ezel'i satar mıyız hacı?