bugün kü cumhuriyet gazetesinde gözüme ilişen ve tüylerimi ürperten bir yazı. ben sözlükte yazı yazmanın dünyanın en güvenli işi olduğunu hiç kimsenin karışamayacağını herkesin düşüncelerini özgürce yazabileceğini sanıyordum. fakat sözlükte dini içerikli yazı yazan bazı yazarlar savcı takibine alınmış. sözlük yönetimi de savcılık makamı istediği için ıp numalarını vererek yazarları ele vermiş. yuh artık diyorum. bu platformda da insanlar düşüncelerini yazamayacaklarsa nerede yazacaklar.
düşünceleri hakaret ve saygısızlık boyutunda olan insanlardır. Özgürlük sınırsız olamaz, sınırsız olursa mutlaka birilerinin özgürlüğüne dokunur. Bu yazarlar da ateisttir (saygı duyarım) müslümanların peygamberlerine ve kutsal saydıklarına hakaret etmekten dolayı cezalandırılmalıdır. Ben ateistsem kime ne müslümansam kime ne? neden saldırılmasına göz yumayım ki inancıma? diye düşündürür bu durum,insanı.
ipin ucunu kaçırmış genellikle terörist yazarlardır , bu ülkenin belirli değer yargılara var ve bu değer yargıları halkın seçtiği insanların yaptığı yasalarla korunur bunu herkes kabullenir.kabullenmeyene yaptırım uygulanır , hem evet hem hayır aynı anda olmaz.
içeriğini pek fazla bilmediğim ama az çok tahmin ettiğim nedenlerden dolayı incelemeye alınmış yazarlar. tabiki bu ülkede herkes istediğini dilediği gibi iyi yada kötü dile getirme hakkına sahip olmalıdır bunu sonuna kadar savunuyorum... fakat yazarlar her ne görüşte ise görüşlerini iki tarafı da rencide edecek ve kışkırtma niteliğinde, yanlış bir dille dile getiriyorlarsa elbetteki yaptıkları yanlıştır. bizim ülkemize zarar verecek her türlü probleminde bir şekilde önüne geçilmelidir. önüne geçmek içinde savcılık yolunu kullanmıştır devlet. tabii engel olmanın gerçekten yolu bu mudur ? bilemem.