son zamanlarda, bir çok ortamda ekşi sözlüğün hem yönetim hem de yazarları açısından, bir ego kalesine dönüştüğünü, eleştriye karşı tahammülsüzlüğün arttığını hatta bazı yazarların sözlüğün gidişatından şikayet ettiği için uçurulduğunu ya da çaylak yapıldığını okuyorum.
bu durumu daha 2001 yılından görmek mümkündü. ancak şu an ulaştığımız nokta tehlikelidir.
zira yarattıkları ortamın yükseltisi, yaratan kişilerin parmak uçlarında durmasıyla oluşmaktadır. oysa ki sosyal paylaşımın olduğu portallar, yere sağlam basması gereken, kitlesel hareket alanlarıdır.
büyük otellerde yapılan zirveler ya da ünlülerin sahneye çıkması gibi durumlar olabilir. eğer bir sanal paylaşım ağı bunu yaratabiliyorsa bu güzel bir şeydir. lakin bunu bir elitlik simgesi yaparsa işte sorun orada ortaya çıkacaktır.
tam ekşilik bir zirve olmuş, popüler kültürdü televizyondu diye zırvalayan ssg, şimdi onları söyleyip kazandığı paralar ile kendi egosunun tatmin etmeye devam etmektedir "ssg playlist", "ssg halka sesleniş" falan...
cem yılmaz'ın ekşi yazarlarına bedava şov yapacağı zirvedir. ne kadar para vermemiz gerekiyor? diye soran ekşi sözlük yöneticilerine para istemez, onur duyarım diyerek cevap vermiş lan , harbi kıskandım.
Bu kadar erken salma neden? her zaman rakipler olmalı her zaman alternatifler olmalı her zaman diğerleri olmalı ki yolunda gitsin her şey. sadece trt kanalı olsaydı başka kanal olmasaydı ne olurdu. ee küçümsemek yok o zaman, zirvenin kralı burda da olur parti de olur reklamda olur ilerde kapak da olur. sevgi saygı da bizden olur.
ekşi sözlük içinde belli bir ikiyüzlülük akımına sebep olacak zirvedir.
program gayet güzel. iyi düşünülmüş ve yine ekşi içinde yazılanlara göre 200 kişilik profesyonel bir ekip tarafından düzenleniyor.
sponsorlar yerine gelmiş. köftehorlar bu kadar genç kitleyi bir arada görünce kaçırmazlar.
şahsen katılmak istemiyor değilim fakat ekşi sözlük'te değil yazarlık çaylaklığım bile olmadığından bana uzak. ben sadece okurum. oku bakayım, eeeekkkkşiiii.
şimdi bakıyorum. insanlarda bir heyecan, bir böyle yerinde duramama. zannedersin elemanlar ilk kez bir sosyal organizasyona katılıyor. hani yıllarca pc tepesinde durduk, artık insanların arasında karışma zamanıdır hesabı bir düşünce mi oluştu, nedir?
cem yılmaz ücret talep etmemiş. fevkaledenin fevkinde bir jest. hoş istese demek ki ekşide o kadar para var.
eğer sırf bu yüzden bir anda sözlük içinde herkes cem yılmaz hayranı olursa veya birileri daha önce eti'ye atıp tutarken 12 şubat gününden sonra aniden bir eti hayranlığı başlarsa işte orada ''sizin misyonunuza sakso çektireyim e mi'' dersek haksız mı oluruz?
yani o geceden sonra aynı eleştirel bakış devam etmeli.
yoksa boş. hem sonra, kendisine yöneltilen eleştirilere canı sıkılan ünlü şahsiyetler, markalar her sene birer ikişer beleşe sahne alırsa. ne anladım ben bu işten?
sözlükler yeni medya kavramının içinde yer alırdı. yeni medyanın en önemli özelliği bağımsız duruşuydu. klasik medya gibi ver reklamı, sustur olumsuz haberi denklemi işlemezdi.
şimdi bu büyü bozuldu anlaşılan.
benzerini uludağ yapmamalı ayrıca. sonra ''aha kıskandılar taklit ettiler'' diye arkamızdan düdük çalarlar.
bazı "aha bak acaip sinsi bi durum farkettim nıhaha" düşüncelilerin zannettiğinin aksine, cem yılmaz, bedük v.s. ile ilgili, yazarların görüşlerini satın almayacak olan organizasyondur.
ben uludağ, itü veya ekşi sözlükteki çoğu yazarın, bu tip organizasyonlar nedeniyle, eleştirilecek bir yönünü görüp de "dur lan yazmayayaım. adam bize beleşe eğlence yaşattıydı" diyeceğini sanmıyorum. sözlüklerde, x bir ünlü hakkında sürekli bir açık arayan bazı gerizekalılar zaten hep var. bunlara üstüne para versen de zaten aptal aptal herşeyi eleştirmeye devam edeceklerdir. ancak yıllardır bu toplulukların içinde olan biri olarak diyebilirim ki, cem yılmaz'ın bırak bedava zirveye katılmasını, evine bedavaya gelse bile doğruyu da yanlışı da dibine kadar yazacak çok kaliteli yazar var.
trolleri, içinden kötülük eksik olmayanları ve bilgisiz ama herşeye yorum yapma heveslilerini bir kenara bırakırsak, sözlüklerde birçok kaliteli ve gerçek katkı sağlayan yazar mevcuttur. zaten bu oluşumları ayakta tutan ve bu seviyelere gelmesini sağlayan asıl yazarlar da bunlardır.