toplu halde yapıldığında patolojik vaka olarak değerlendirilmesi gereken durumdur. amaç nedir?
-bak şimdi toplanıp her başlığa alabildiğine eksi veriyoz taam mı?
+yihaa! tamam.
-karmaların * taam mı?
+yuhheee, hücuuuum!
gereği yok gençler, anlıyoruz ergelik zor iş, beyin loblarınız mütemadiyen sikebileceği hayaller arıyor ancak buna gerek yok. hadi kumda oynayın şimdi.
örneklerinde de olduğu gibi önce herkes kendinden başlamalı düzeltmeye!!!
en az 5 tane badisi ile başlıklar açarak, kendi doğum günlerinde nickaltı şenlikleri düzenleyerek, biri,kendisi hakkında kötü bir entry girdimi 5-10 kişiyle o adama yüklenmeyerek, bu tarz olayların önüne geçebiliriz ama önce kendimizden başlamalıyız. önce bu tarz bokları yiyip yiyip sonra da iki defa eksilenince ağlamamalıyız.
diye tanımımızı yaptıktan sonra;
inandığın bir düşünce varsa yazarsın, herkes onu beğenmek zorunda değildir.demek istiyorum.
herkes seni beğenmek zorunda da değildir, eğer insanların gözüne gözüne sokmaya çalışırsan yazdıklarını, eğer "bak ben bunuda yazdım hadi bi okuyun bakalım, oylayın yaa o kadar uğraştım" diye ağlarsan milletin karşısında, itici olursun! antipatik olursun... bu yüzden göründüğün yerde eksilenirsin. olayın özü budur.
bu tarz durumlar için ne yapılmalıdır?
1. ağlanmamalıdır! adınız melise çıkar
2. düşüncen neyse yazmaya devam edilmelidir. ( karmayı takmam ben yeaa, diyerek değil sessizce usuldan usuldan)
3. eksilendim editi yapılmamalıdır. ( yada istersen yap yaptıkça ağlamaya devam edeceksindir.)
4. adam ol bırak yazdığını insanlar okusun, iki de bir bunu da ben yazdım diye millete birşeyleri diretme.
5. bu entry okuduktan sonra sinirlenme sakin ol ve klavyeden bi kaç adım uzaklaş içinden bine kadar say, abdest al, kendinle muhakeme yap, özeleştiri yap. adam ol akıllı ol insanın canını da sıkma. melis senii!!!
neyse iş bu entry de olay özetlenmiş, bu tarz durumlar karşısında yapılması ve yapılmaması gerkenler anlatılmıştır. herhangi biri yada entryi refere edilmemiştir. üstüne alınmak isteyen pek tabi alınabilir. fakat ağlamamak şartıyla!
bazı insanlar; yetişme koşulları sonucunda ilgiye muhtaçlık hissetmesinden mukabil her açılan başlığı kendisine açıldığını sanarak cevap verme gereği duyar, halbuki kişi belki de akla gelebilecek en soncisimdir, cisimhanedir, yaratılanı yaratandan ötürü sevmeyi şiar edinen insanlar için nefret bile bir ölçü olarak dimağlarda geri plana itildiği halde, kendisini insanların gözüne gözüne sokma isteği insanda bu fikre karşı da belli belirsiz yoldan çıkarma safhasına düşürmektedir. şimdi konu açılmış, yazar yazmış, artı verilmiş, eksi verilmiş, velhasılı okumuşsun veya okumamışsın, yap görevini bsg denilir genel kaide olarak. kapasiteni zorlamaya ne gerek var , neden sürekli bir öğretici edasıyla yazar da durur insan, anlamış değilim, x in doğrusu ynin ne kadar sikinde olur. bunu bile bile neden yazar insan. küçük bir çocuğun evde maskaralıklar yaparak anne babasının ilgisini çekmeye çalışması bu olayın daha mikro boyutudur. yine velhasıl-ı kelam, genele hitabeden yerlerde yazılar yazarken insan, yüce allah'ın * düşünmek için vermiş olduğu beyni artık bazılarının farkına varması dilekleriyle.