sözlükte epeyce yer alan yazar sınıfı. bunların hayatları genellikle sevap kazanmaya calışmakla gecer. ona göre parti secer ve sözlükte ona göre oy atarlar. aslında din iman bir bo. bildikleride yoktur bu yobazdan dönme yazar parcalarının ama kendilerini de iyi hissetmeleri lazımdır. dışarda her bo. yiyip sözlüğün başına gectileri mi allah akıllarına gelir ve ben bugün allah için ne yaptım derler.
iyisimi söyle belden aşşağı bir girdiye eksi oy vereyim de görsün kainatın hakimi ne kadar mülayim bir kulum diye. tabi dört senede bir her türlü yobaz ve gerici partiye attıkları oy da cabası.
büyük bir yanılgı içerisindeki yazardır. zira eksi oy verenlerin, her eksi oyda kesinliği olmamakla beraber, ne kadar fazla eksi oy vermişlerse cehennemde yanacakları fırına o kadar fazla kömür atılacağı; bu bağlamda sevap değil günah işledikleri diyanet işleri başkanlığı tarafından dillendirilmektedir.
bu yazar öyle biridir ki bunu yapmaktaki tek amacı eksi oy verdiği yazarın daha dikkatli olmasını sağlamak, onun daha iyisini yapabileceğine duyduğu inanç ile ona hak ettiği oyu (-) vererek iteklemektir. sevap da doğru yolu gösterdiği için işte. öyle bir şey. ne bileyim.
