yazdıklarınızdan eminsinizdir, araştırarak, bilgi birikiminizden yararlanarak yazıyorsunuzdur ve buna rağmen yazılan entryleriniz eksi oy alıyordur. ama sizin için önemli olan pohpohlanmak, onaylanmak ya da kötülenmek değil, yazı yazmak ve paylaşımda bulunmaktır. formata uyduğunuz sürece kimse sizin yazı yazma özgürlüğünüzü elinizden alamaz.işte bu başlık bu felsefedeki yazarın tarzıdır.
tersi olursa farklı düşüncelere kapalı insan modeline girersiniz ki asıl korkulacak bu durumdur. yoksa herkes yazdıklarınızı begenerek artı oy verecek olsa eksi ve artı kavramı kavram olmaktan cıkar ve degerını yıtırır dedırten hal.
"istediğiniz kadar eksi oy verin, benim bu sözlüğü iyi yerlere getirmek ve tarafsız olmak gibi bir ilkem var, caydıramazsınız. varsın olsun, en beğenilenlere geçmesin adım, en kötü entrylerde yazılsın ismim. bu sözlüğü bırakmıyorum" dedirtesi başlık.
aferin denilesi yazardir.ne demis james hetfield enerji hem negatiften hem pozitiften türer.hic oy almamaktan daha iyidir.korkmamak gerekir.neye inaniyorsa,neyi savunuyorsa onu yazmalidir.insanlar neyi sever,neyi iyi karsilar diye dusunmektense,bir sey uretmek karsiligi ne olursa olsun daha iyidir.okuyucu neleri begenir diye yazarsa yazar ancak kendisini kandirir.hem de okuyucuyu aldatir.arkasinda olduklarim zaatlardir.
şuan bana dadanmış olan eksi oy verme eylemine devam eden, son oylanan entryler ve en beğenilenler arasında ilişki kurarak farkettiğim art niyetli eksi oy veren arkadaşa benim hakkımda ne düşünüyosan allah sana on mislini versin dememe sebep olaydır.
(bkz: demirden korksak trene binmezdik)
dusuncelerin topla tufekle veya eksi oyla öldürülemeyeceğini benimseyen yazarın adamakıllı davranmasıdır. zaten eksi oy almak da böyle yazarlar icin cok da tındır.
ayrıca;
(bkz: eksi oy/@mitto) **