Seçimi kazanmak olan eylemdir. Bu saatten sonra ne yaparsa yerine oturur çünkü. Biz ceketimizi koysak millet bize oy verir zihniyetini sandığa 2 kez gömmüş olmaktan büyük icraat mı olur. Yaptıklarını ibb internet sitesinden takip edersiniz, bir de yapmak isteyip akp mhp oylarıyla reddedilenler var onlara da bakar bakar kendinize küfredersiniz.
henüz görülmeyen icraatlardır. bi insan düşünün ilerde torununa şunu bunu ben yaptım benim eserimdir diyebileceği bir tane eseri yok. gerçekten çok yazık..
Öncelikle çocuklara yönelik yaptığı her ilçeye kreş uygulamasını çok hızlı başlattı ve halen devam ediyor. Çalışan ebeveynler için bu durumun ne kadar gerekliği olduğunu onlardan iyi kimse bilemez. 0-4 yaş arası olan çocuğa sahip olan anneler ulaşımdan ücretsiz fayda sağlıyor. bu gün izlediğim bir programda ''kadın, erkek eşitliğini göz önünde bulundurursak bu kartı ebeveyn kart olarak dönüştürebilir misiniz?'' sorusuna güzel fikir yapılabilir cevabını verdi. ön önemlisi ''halk süt'' uygulaması. malumunuz ülkede her şey ateş pahası. bebek mamalarına alarm takılan bir dönemden geçiyor. ihtiyacı olan ailelere bir katkı sunması güzel.
Gençler için aylık akbil ulaşım bedelini 50 lira yapması çok proje oldu. seçim vaatlerinden bir tanesiydi ve başkanlığı gasp edilirken gerçekleşti *
adalarda ki atların halini istanbul'da yaşayıp bilmeyen yoktur. atları çiftliğe yerleştirip elektrikli araçlar getirmesi 10 numara hareket.
ak parti zamanında yapımı başlayıp fakat bir süre sonra yandaşlara para aktırmaktan bütçe ayıramadığı metro inşaatlarına teker teker başladı. muhtemelen bir kaç yıla onlarda biter. sonuçta sihirli bir değnek yok.
belediyelerde liyakata önem verilmesi de güzel durum. sonuçta benim ülkeme verdiğim belli miktarda bir vergim var. neden benim param vasıfsız bir insanın cebine girsin ki. dönüp dolaşıp hakkıyla, bilgisiyle bir yerlere gelmiş insanın cebine girsin. ( sen hariç güzellik yarışmasından çıkıp gelen, o konuda imamoğlu'na ben de kırgınım)
çiftçiler için bedava tohum dağıtıldı ve ilk hasattan sonra pazar kurulup bunlar satıldı. bu da güzel bir şey. şahsen istanbul'da beton dışında bir yer yok sanıyordum.
ve ön önemli icraatına geliyorum. bazılarının dizlerini çatır çatır titretiyor. bu daha başlangıç.
"16 milyon istanbullu" repligini guzel kullaniyor. Konu ne olursa olsun, izah ettigi sey hangi noktaya deginirse deginsin, hakkindaki hangi eletiriye cevap verirse versin iki cumlenin arasina muhakkak bir yerden bulup getirip şu "16 milyon istanbullu" viyaklamasini sokusturuyor.
Sen on alti milyon yediyuz elli bin sen milyar oy almissin sen ne yapmissin?
Sahil kenarlarında mangal yakıp piknik yapan çomarları tokatlaması. Oralar sevgililer el el kol kola gezsin dolaşsın cocuklar koşuşsun diye var. Sen Doblondan taşan pikelerini kurup beyaz atletinle oturup mangal yak diye değil!
Eko seçildiğinden beri 3 kere geldim istanbul'a. Bi keresinde avcılar-kücükçekmece arası Denizköşkler parkında çomarlar piknik yaparken belediye fışkiyeleri bir açtı hepsi sağa sola koşuştu ahahaha..
Ya köyünüze dönün ya da şehirde insan gibi yaşamayı öğrenin.
aktrollere fazla mesai yaptırmasıdır. aldıkları makarnanın döner ekmeğin hakkını vermeye başladılar son 1 senedir. misal bizim sözlükte evvelden günde 10 entry girenler şimdi sabah 7 de başlıyorlar yazmaya gece 4-5 lere kadar çalışıyorlar 60-70 şer entry girerek. bu bile bir şeydir. senin benim cebimden çıkan paralarla beslenen bu sosyal medya yalakaları en azından yedikleri makarnaların hakkını vermeye zorlanıyorlar artık.