(Talihsiz bir politikacı olan) ecevit'in 3 dönemi çok zor geçti, doğru. ama sadece türkiye'de değil bütün dünyada çok zor geçti.. biri 1974'te. biri 1978'de iki petrol şoku yaşandı.. petrol fiyatları bir gecede birkaç katına çıktı. 1974 kıbrıs çıkartmasında abdye başkaldırıp dünyanın ekonomik ambargosunu yedik. sıkıntılar ondandır. yaşanan sıkıntılarda gayet mütevazi bir hayat süren ve israftan ve çalıp çaldırmaktan hoşlanmayan ecevit'in bir hatası yoktur..
ecevit'in 3. hükümeti döneminde ise ülkeyi 1999'da koskoca bir deprem vurdu.. ülkede fabrikaların toplaştığı en endüstriyel bölge yerle yeksan oldu.. onbinlerce insan öldü.. üretim aylarca sekteye uğradı.. ecevit bence o krizi de iyi idare etti..
rizeli recepse ortalık günlük güneşlikken, avrupa ve abd'den oluk oluk para akıyorken kendine ve muhiplerine yedire yedire ortada para bırakmadı. hem de 1974'ten daha feci, türkiyeyi dış borç şarampolüne yuvarlayan bir kriz..
ecevit çok sevdiğim bir politikacı değildir.. ama yiğidi öldür hakkını ver, recoyla kıyas kabul etmez..
biri medeni, anadili gibi ingilizce konuşan biri, saygılı, ince ruhlu, kibar. öbürü kırsal şark kurnazı..
biri şehirli, öbürü sonradan görme dağlı..
Dünya bankası diye öyle hayali bir kurum yok.
Asparagas değil, buyrun burdan gelin: birleşmiş milletlerin resmî olarak hesapladığı insani gelişmişlik endeksi.
enflasyonun rekor kırdığı doların fatih ürek yılan dansı gibi bir yukarı bir aşağı takunya kefen müfrezelerini kovaladığı benzinin ise su gibi ucuzladığı hain geceler. kimin dönemi ve eseri acep recep.
insan kinadigi şeyi yaşamadan ölmezmis.dun Ecevit'i gaz,yağ kuyrukları için eleştirenler askıda ekmek ,ucuz yağ ,zam öncesinde benzin istasyonlarında ki kuyruklar için ne diyecek acaba.
Paranın alım gücü vardı. Soğanı, patatesi çuvalla alınırdı. En garibanı bile yatağa karnı tok girerdi. 2 birasını 1 paket sigarasını alır eve öyle girerdi.
Şimdi millet yarı aç yarı tok geziyor. Sahte rakıdan ölüyor.
Arabalar 2000 motordu. Benzin bedavadan biraz pahalıydı. Elektrik, su faturasını öderken kimse zorlanmazdı. Kışın yakacağı kömürü odunu, trink para herkes alabiliyordu.
Memur emekli olduğunda, aldığı ikramiye ile isterse 0 km araba alabiliyordu. Üzerine çok az para ekleyip ev de alabiliyordu.
ilacı sağlık karnesine yazdırıyordun. 5 kuruş ta fark ödemiyordun. ilaçların hepsi avrupalı’nın kullandığı ile aynıydı.
insanların yüzü gülüyordu. Selam sabah edilirdi. Ticarette söz senetti. Böyle hileli mal satma, gramajı azaltıp kol gibi zam yapma, ticarette dolandırıcılık vs yoktu. kalite vardı.
Savcı, hakim, doktor, profesör gibi mesleklerin saygınlığı vardı.
Daha bu liste uzar gider. Siz bu satılmış itlerin algılarına bakmayın. Eski türkiye dedikleri türkiye, şu anki ucubelikten 1000 kat daha iyiydi. Huzur vardı huzur.