Ülkeye ekonomiden anlayan bir bakan gelecek mi acaba?
Örtülü ödenekten ödenir sanırım bu dış borç.
Hazine boşaldı ise vergiye yüklenir.
En parlak fikir yan masadan geldi;
-oy verenler ödesin.
Tc numarası olan vergi mükellefleri oy verenler diye ayrılmıyor.
gelir dağılımı eşit, harcama Kararları ortak olmasa da ödemeler ortak.
Vergiye yüklendikçe ödeyeceğiz ödüyoruz.
Borçlanma aşaması kontrolsüz.
Bizim site yöneticisi bile soruyor;
-lambayı açık unutmuşsunuz çocuklar mı oynuyor çocukları uyarın lütfen,
-asansör kullanım talimatını okudunuz mu?
-bilmem nerenin tadilatı için her firmadan teklif aldık mı?
-bilmem ne şirketinin hizmetinden memnun musunuz?
-site alanını hep beraber koruyalım, korumayla önlenebilecekse gereksiz masraf çıkarmayalım.
-gelir gider kontrolünü yapmak isteyen ofise gelsin beraber bakalım.
Geçen seneden beri her türlü platformda dillendiriyordum. Her uyarı yapışımda çomarlar "yog yog ehonomimiz coh eyi bir şey olmaz" diyordu.. Ama ben her seferinde "gayrımenkul almayın elinizde nakit para bulundurun çünkü 2017 mart ayı çok feci olacak" diyordum hala da diyorum. Bakın 2008 de amerigan da emlak krizi oldu. 1 million $ olan evler ertesi gece 500.000 $ a düştü. Olaylar burada başladı bizim için. Nasıl mı? Gel kanka.
Amerika 2008 den sonra dünya ya bastı ucuz doları , bastı ucuz doları. Sırf benimle alışverişleri canlansın , ellerine sıcak para gelsin , daha sonra bu paralar tekrar bana gelsin ve benim yaşadığım kriz geçsin mantığı ile.
Tüm dünyaya pompalanan bu dolarları ; Hollanda tuttu tarıma yatırdı , ar-ge'ye yatırdı. Kore tuttu samsung , hyundai gibi yatırımlarını kuvvetlendirdi ve piyasanın amına koydu. Hatırlayın Samsung s serisi ve hyunda i serisi.. Yani adamlar kısacası üretim yaptı.
Biz ne yaptık? Ev. Biz ne yaptık? Gökdelen. Biz ne yaptık? Villa. Adamlar üretirken bizler tükettik ve emin olun ki , tüketen toplumlar daima böyle kriz yaşar. E şimdi amerika birde ucuza pompalanan dolarlarını faiz yükselterek kucağına çağırıyor "gel bakayım babanın kucağına" diyor.
Velhasıl kelam... Kesinlikle gayrimenkul (taşınmaz mal) almayın. Elinizde nakit para bulundurun ve 2017 şubat - mart ayı geldiğinde krizi fırsata çevirin. Tabi elinizde para varsa. pis fakirler sizi.
krizler birden "çat" diye gelmiyor aslında. sürekli sinyalleri geliyor. e yıllarca kendi sorunlarına çözüm bulamayınca "çat" diye geliyor. türkiye'nin 2000 başındaki krizi de öyleydi, küresel krizde.
ama işin en kötü yanı; şirketlerin olan borçların kriz zamanında bir gecede halkın borcu oluvermesi. ve bunun herkes tarafından kabul görmesi. arkadaşlar kapitalizm teoride böyle bir şeye karşıdır. ancak bugün siyaset- özel sektör- halk arasında böyle bir bağ var maalesef.