bir de bu nesil çıktı amk. koyu kemalist dar zihinlilerden kastım nur serter ve onun gibilerdir. akpnin iktidara gelişinin de arkasındaki en önemli sebep yine bu zihniyettir. şimdi elindeki bilgiye bakacaksın, sonra bir de ne dediğine bakacaksın. elindeki bilgi şu; "ihsanoğlunun nasıl profesör olduğuyla ilgili bilgi bulamadık" diyorlar özetle. peki bu mudur bu adamı bir anda yerin dibine sokmamızı gerektirecek bilgi?
bekleyelim görelim diyorum. bu kadar basit. chpli olduğumu söyleye söyleye sonunda chpli yapacaklar beni amk. umurumda değil açıkçası. sizin siyasetten anladığınız üç beş siyasi partiyle sınırlı olabilir. ben yepyeni bir türkiye istiyorum kardeşim. birilerinin bir asır önce yaşayıp ölmüş önemli bir komutana taptığı, başka birilerinin bugün yaşamakta olan bir "uzun adama" taptığı, daha başka birilerinin de hakkında çok az şey bildiği bir "başbuğa" biat ettiği bir ülke istemiyorum. insanların günün koşullarına, kendi değer yargılarına ve kendi akıllarına, mantıklarına uyan seçimler yaptığı, siyasetin tapınma ayinlerine dönmediği bir ülke istiyorum. bu uğurda yiyeceğim tüm yaftalamalara da razıyım.
ayrıca çok açık konuşuyorum, eğer ekmeleddin ihsanoğlunun ismi daha şimdiden chp ile bu kadar bütünleşiyorsa, recep tayyip erdoğana cumhurbaşkanlığı değil, başkanlığı hayırlı olsun demek düşer bize.
ekmeleddin ihsanoğlunun en büyük düşmanları tarafından, koyu kemalist dar zihinler tarafından dile getirilmiş bir iddia. doğru mudur? bakıp göreceğiz. eğer doğruysa bu iddialar kendisine oy vermem. bu kadar net. oyumu asla yolsuzluk, haksızlık, cinayet ve benzeri pis bir işe karışmış kimselere vermem. ama yerel seçim zamanı olduğu gibi chp içindeki bazı yapılanmaların bu adamı kötülemek için akplilerden daha fazla çalışacağını da biliyorum. o yüzden uyanık olmak lazım.
Şimdi adamın Teke Tek programındaki konuşmasını izliyorum. Yarıladım su anda. Adam ilk kitabını 20 yaşında çıkarmış. Bunu yazan adam 20 yaşına kadar kaç kitap okumuş merak etmedim değil.
çok belirsiz. aynen tayyip'in üniversite diploması gibi;
--spoiler--
Gerçekten, Sayın ihsanoğlu asistan olabilmek için ne zaman TC vatandaşlığına geçmiştir acaba? Kahire'de okuduğu üniversitenin denkliği ne zaman kabul edilmiş, "kimya doçenti" iken birden "kültür ve bilim tarihi profesörlüğü"nü hangi üniversitede, hangi çalışmasıyla kazanmıştır? Bu soruları, taaa 14 Ağustos 2000'de Cumhuriyet'te çıkan "Gerçekten Kimdir Bu Prof. Ekmeleddin ihsanoğlu" adlı yazımda da sormuştum. Nasıl unuturum... istanbul Üniversitesi Rektör yardımcısı Prof. Nur Serter de beni arayıp "teşekkür" etmiş ve "yazım üzerine Sayın ihsanoğlu'nun Üniversite'deki dosyasını getirtip incelediğini, ancak nerede ne zaman profesör olduğuna dair dosyada da bir bilgi bulunmadığını ve hemen YÖK'e yazıp profesörlük dosyasını istediğini, gelir gelmez de bir kopyasını bana göndereceğini" söylemişti. Demek, iyi saatte olsunlar buna da izin vermemişler. "Binmişiz bir alamete, gidiyoruz kıyamete" dostlar, bari zebanileri iyi tanıyalım ...."
--spoiler--
tarihler, yerler , isimlerle bu adamın profluğunun yalan olduğundan bahsediliyor yeni cehapenin gödünün gılıyıkçılar konunun özüne hiç "dokanmadan" kemalist, atayiz, statükocu diye saydırıyor.
