Köyceğiz tarafında az bilinen güzel bir koy. Yolu biraz virajlı ve acil durumlar için sağlık ekibi bulunmuyor. Çocuklu aileler ve yaşlıların pek tercih etmemesi gereken bir yer ama gece hayatı aramayan gençler için son derece keyifli bir tatil mekanı. Oteller dışında çadırda da kalabiliyorsunuz.
Mavi Yolculukta sevdiğim yerlerin başında geliyor.
Bugün öğleden sonra da yüzme şerefine eriştim.
Yeni küçük bir liman yapılmış yelkenli tekneler için. Şu anda da güzel bir atmosferi paylaşıyoruz. Yelkenli tekneler bir eğlence ayarlamışlar. Bir yanda gitar ile canlı müzik diğer yanda yakılan ateş ve havanın ince serinliği.
Tura katılıp katılmama konusunda epey kararsız kalmama karşın iyi ki gelmişim dedim.
Beni tek hüzünlendiren şey buraya bir zamanlar sevdiğim adamla gelmekti. Müziklerin azizliğine uğradım sanırım.
o gun yola cikarken burayi hic duymamistim. bu guzel koydan sonra yol gozukmuyordu, yine de gidip kamp atmalik bir yer olmaliydi. orayi gormek icin de zamanim vardi muhtemelen. koycegizden uzunca bir yuruyusten sonra bir araba gecti ve el etmemle durdu. oraya gittigimde cadirimi kurdum ve biraz yemek yedim. yuruyus yaptim, yuzdum, bir bar gordum ve biz 4 adam icmeye basladik. adamlarla barda tanistim. barmen olan "eger bu hayata devam edersem olacagim model bu" dedigim biriydi. zeki, cekici ve kendini bilen bir hali vardı. diger 2si polisti ve motorla tura cikmislardi. evli, cocuklu, egitimli ve kidemli olan bu adamlar ictikce mutsuz oldular, dertlendiler, ben onlari toparladim, neselendirdim biraz. o gece iki sey ogrendim "sevmediğin hayati yaşama","geceleri uyumak her seyi daha iyi yapar"