kendisini kandırmaktır. aslında onuda beceremez ama suratında böyle pişkin ve yalandan bir gülümseme ile dolaşır bir süre. ta ki eve gidip gerçekler ile baş başa kadar..
gider dolabı açar yarım bir yoğurt vardır yarısı sulanmış. çocuklar bubaa bubaa para ver derler öyle bakar suratlarına tersler hatta. hanımı pazar parası bırakamadığı için çemkirir ha çemkirir akşam yemeğinde önüne hazır çorba ve dağıtılan erzaklardan kalan makarna konur haşlanmış olarak. adam başı 1 er ekmek eşliğinde yerler o menüyü. o zaman idrak eder bazı şeyleri neden et yiyemiyoruz der içten içe ancak sabaha gene evvelsi gün akşama kadar olan ruh haline girmiş olur..
Cahillikle alakali bir durum adam anlamiyo idrak yetenegi yok ama gençlerde bu durum farkli menfati olmayan okumus genç nesil bunlari yemiyo.
Adamin köy kahvesinden baska dünyasi yok.
Dis tehdit iç tehdit nedir algilayamiyor.
Ezbere konusuyolar.
80leri, 90ları, 2000leri, 2010ları gören, ülkenin nereden nereye geldiğine şahit olan, sahiplerinin çğrettiği ezbere propaganda cümleleri ile konuşmayan kişidir.
Sırf siyaset yapacak diye bile bile yalan söylemekten, kendi yalanına inanmaktan utanmayan kamillerden, finolardan değildir.
Kemalin ayakkabısında yaşamaz. Türkiye'de yaşar.
Onu bilmemde bizim ekonomi kötüyse dakikada 5 mercedes 3 bmw 2 porshe babalarının çiftliğinden geliyo heralde. Sağıma baksam porshe soluma baksam mercedes ferrari. Tabi istanbul için geçerli bu ama çoğu ildede baya lüks arabalar türemeye başladı bi bizde yok nerede dağıtıldığını bizede söyleyinde sevinelim.
biraz daha fazla makarna ve kömür kapabilmektir. kira günü yaklaşırken elleri ayakları titreyen, çocuklarını okula yollarken yeteri kadar harçlık veremeyen, evine ayda 3 defa et getiremeyen paso karbonhidrat yüklemesi ile ailesini doyurmaya çalışanlar oluyor genelde. 3 er tane bankaya kredi ve kredi kartı borçları var ama ekonomi çoh eyi.