bu istatistikleri kim nasıl yapıyor sorusunu tekrar akla düşürür. istatistik neticede bir bilimdir. istatistiği oluşturmak için olayı yaşamak, deneylemek gerek. misal böyle 100 tane efendi takılan adamı alıp yatağa fırlatıyorlar da adamlar yatağa değer değmez mad max e mi dönüşüyorlar nedir bunun numarası ?
kadın yada erkek fark etmiyor bu konuda. insanların günlük yaşamdaki karakterleri ile seks yaşamındaki karakterleri aynı olmak zorunda değil. çünkü günlük yaşamda insanların baskıladığı karakterleri düşünceleri istekleri vardır. seks yaşamında ise bunları bir nebze daha açığa vururlar. olay bundan ibaret.
efendilikten ne anlam çıkarıldığına göre değişecek yargı.
"senin anan kocaman bir oruspu" dediğinde, erkeğin hamdolsun demesi efendilikse; dam üstünde saksağan, doldur doldur koy sepete. ona hiç bir yerde efendi demezler, peynir ekmek yemezler...
uzun yıllara dayanan engin tecrübelerimden yola çıkarak iddia ettiğim, özellikle türk ve rus erkekleri üzerindeki sosyolojik araştırmalarımda daha da açığa çıkan bir gerçek. "ben yatakta çok iyiyim, her hafta başka bir kız götürürüm" yaklaşımındaki erkeklerin aslında yatakta son derece pısırık, yeniliklerden korkan ve erken boşalan erkekler olduğunu her seferinde daha acı bir şekilde tecrübe etmenin burukluğunu yaşıyorum. oysa ki sessiz, sakin, işinde gücünde, "senin anan kocaman bir orospu" desen "hamdolsun" diyecek efendi erkek arkadaşlarımız yatakta azgın birer boğaya dönüşüyor.