benim şanssızlığımdan kaynaklanıp kaynaklanmadığını henüz kavrayamadığım bir şekilde; buçukluk(yarim saatlik) dilime tekabül eden araçlarının sürekli olarak problem çıkarttığı acenta. genelde araçlarının kayışları kopmaktadır. elbette, her firma ve her araç problem yaşayabilir. seferler rötar yapabilir. ancak, "şimdi geliyor", "allah sağlık versin, "başka problemimiz olmasın abi" diyen görevliler, lakayt şekilde hatalarını örselemeye yeltenince
"yolcu statüsü haklarınızı" teker teker dile getirmek zorunda kalıyorsunuz.
gayet kötü bir firmadır. geçen ay karamürsele gitmek için internet sitelerinden bilet aldım. bineceğim otobüs travego ve çeşitli güzel özelliklerin bulunudğu yazıyordu ( tv, kişisel radyo vs.vs.) bende heyecanlandım "ulan ilk defa böyle otobüste gidicğeim" diye ama ne olsun bir gittim hayallerimde ki otobüsü almışlar yerine hurda bir 403 koymuşlar.
bursa izmit arasındaki gemlik orhangazi yalova karamürsel gölcük ve daha bir sürü yerleşim yerinde hat minibüsü gibi yolcu alıp bırakan ve bu mesafeyi 2.5 saate çıkarmayaı başaran firma. en çok da bugün izmitten gelirken şöforün içtiği sigaraya kızgınım.bu kadar da saygısızlık beklemiyordum doğrusu.
(bkz: kocaeli'nin minibüsü)
esenler otogarından saat 23.00'dan sonra izmit'e otobüsü olmayan şirket. neymiş; kış sezonuymuş! sezonunu s.ktiklerim sizi! tıpkı izmit seyahat gibi.
almanya'dan uçakla geldim, almanya içinde neredeyse 1500 km yol yaptım trenle bırakın saati vs. 3 dk. geciken tren olmadı. 4 günde uçak dahil toplam 5000 km yol yaptım. herşey tıkır tıkır ama esenlerden izmit herhalde 150 km falan eve gelemiyorsun saat 23.15'ten sonra. 10 dk. ile son araba gitmiş oluyor bu durumda.
biz ne yaptık gittik bir ankara arabasına, ankara bileti 25 tl iken izmit için 20 tl verdik ve otobanda indik sike sike. oradan da taksiyle eve geldik bir 40 tl daha parçalanıp gecenin bir vakti.
yani gecenizin zararı 50 tl gibi, kendi adıma.
şimdi benim anamı kainat sikse benim bir daha otobüsle işim olur mu? sabahlarım trenle gelirim a.q. size bir liram geçmez bundan sonra...
(bkz: hadi şimdi siktir gidin)
an itibari ile izmit'ten istanbul'a seyahat ettiğim firma. efendim biletime baktım ve bana verilen 33 numaralı koltuğa oturdum. iki dakika geçmeden muavin gelir;
+nereye.
-istanbul.
+he tamam.
-acaba otobüsünüzde wireless bağlantı var mı?
+var fakat şuan modem arızalı.
bu duruma içten içe deliren ve yolculuk esnasında sözlükten ayrı kalma düşüncesi beni daha da sinirlendirdi. bari laptobumu açıp oyun oynayayım derken bir baktım güvenli olmayan bir ağa bağlandı laptop. muavinin beni keklediğini düşündüm fakat explorera site ismini yazıp bağlantı hatası mesajını alınca, yok dedim bu işte bir iş var. ağa bağlandık net yok. 192.168.1.1 e girilir. connect butonuna tıklanır, on saniye geçmeden bağlantı gelir. insan bu ekranı gördüğünde(Status: Connected Connection type: HSDPA) sevinçten içi kıpır kıpır olur, sanki hayatında ilk defa uçak indirmişsindir. arızalı modeminizi ben yaptım, evet ben. bilet paramı geri verin lan.
verdiği hizmetle beni her gün şaşırtan firma. izmit seyahat'te 5 aracı yoktu ve beklemek istemedim. efe'ye gittim. kapıdaki adama sordum:
- 5'te aracınız var mı?
+ var var.
- yer var ama dimi?
+ tabii var. içeride arkadaşlar yardımcı olsunlar.
içeriye girdim sordum. 5 aracının bileti çoktan bitmiş. bende suç tabi, daha önce bayındırlık servisimiz var diyip bana istanbul'dan bilet kesen adamların sözüne güveniyorum. yüzsüzlüğün tanımı bu olsa gerek.
5:15'e bilet aldım. izmit seyahat'e gidip biraz daha beklemediğime pişman da oldum ama.
- servis ne zaman?
+ 10 dk sonra.
20 dk sonra:
- servis nerde kaldı?
+ trafik filan varmış. gecikti.
- sorun değil, başka zaman hiç gecikmez zaten.
servis gelir, durağa gidilir. otobüs saati 5:15. yani 5:15'te otobüsün oradan kalkması gerek. ama 5:25'te geldi. artık kaçta kalktı ona bakmadım ama 5:30 otobüsleriyle diğer firmalar bizden önce çıktılar.
burda şansıma efe'nin kırk yılda bir görülen ve afişlerde yer alan otobüslerden biri denk geldi. zaten bir tane var sanırım onun da fotoğrafını çekip afişe koyuyor olmalılar. her koltuğa özel, multimedya aparatı bulunuyor filan. film izlenen şeylerden. ama kapalıydı.
- bunu açmayacak mısınız?
+ şu anda teknik bir arıza var. otogar'da yaptıracağız.
- tabii ki öyledir.
insanı çileden çıkaran otobüs firması.. internet sitesine bakarsınız en lüks araba gözükür, terminale gidersiniz kendi firmasına bile ait olmayan ilk çıkan otobüslerden biriyle karşılaşırsınız, çalışanları deseniz ayrı bir alem kısacası tercih edeni kesinlikle pişman eden firmadır..
şehirler arası dolmuş işkencesidir. arkadaş düzce bursa arasını 5 saati geçicekti nerdeyse. daha anlatmaya kalksam kitap olur. şöförleri nerdeyse yolcuyu evinin önüne bırakacaktır. her sokağa dalacaklar diye önce panik oldum. bi araa karanlıkta dışarı bakar gibi oldum yanımızdan hızlıca kaplumbağa geçti veya sinirden hayal görmeye başladım.
o değil arkadaş;
yolcularda alışmış arkadan biri bağırıo kaptannnn müsait bi yerde indiriver. bu ne lan şehirler arası otobüs bu. binmeye mecbursan göze alacaksın ağır gitmeyi demekten başka çaresi yoktur.
gece saat 1'de, otobüse ara bir duraktan binmeme rağmen bindikten sonra ne içersiniz sorusunun sorulması ve ardından hemen dört gözle beklediğim dankekimin elime tutuşturulması artı puandı. çoğu firma bunu yapmıyor çünkü. fiyatına göre performansı iyi bir otobüs firması.
internet sitesinden baktığınızda her seferde travego yazar fakat siz safir ya da diamond ile yolculuk etmek zorunda kalırsınız. bu olay bana 700 km'lik yolu işkence haline getirmiştir. internet sitesinden man fortuna otobüs markası ile en arka cam kanarına bileti almıştım. fakat hareket zamanına saatler kala siz otobüsün markasını diamond olarak değiştirin ve benim cam kenarı numaram orta kısma düşsün... gidip sorduğunda ise seferlerin merkezden yapıldığını ve yardım edemeyeceklerini söyleyip durdular.
rakibi izmit seyahatı da bünyesine katarak bize seçme şansı bırakmayan izmit merkezli otobüs firması. izmit-ankara için fiyatı ucuz da değil 27 lira.
istanbul yönüne olan bedava bilet kampanyaları iyiydi ama kaldırdı zalımlar, 10 bilete bir bilet yaptılar..
neyse ki yenilenen bazı otobüsleriyle her koltukta film seyretme olanağını sunuyor da ankara'ya yavaaş yavaş gelişini bir nebze olsun unutturuyor. ~crash, babil gibi filmler vardı, onların hatrına yine efe tur diyorum~ ~gb~
sallana sallana gitsen 8 saatte gidilecek bir yolu 11 saatte gidebilen müthiş firma.
aynı koltuğu iki farklı kişiye satıp yaklaşık 1 saat boyunca otobüsü durdurup bu sorunu çözmeye çalışan, ardından geride kalan yolcularını beklemek için 45 dk civarı yolun ortasında bekleyen, 45dk.nın sonunda yolcusu molcusu gelmeyince hiçbişey olmamış gibi açıklama yapmadan koltuğuna oturup otobüs kullanmaya devam eden personeli vardır.
uykunuz yukarıdan damlayan su damlalarıyla bölünebilir, heyecan yapmayın otobüslerinin tavanı su alabiliyor. ben alıştım mesela 11 saatte.
bunun dışında yolcuların nerede ineceğini teker teker sorup kağıda yazan -bildiğin a4 kağıdına yukarıdan aşağı doğru harem, otogar, alibeyköy filan yazıyorlar, normalde otobüsün koltuk şemasında herkesin nerede ineceği ayrı ayrı yazılır- sonra "alibeyköyde kim inicekti alooo" diye bağıran muavinleri vardır. es kaza orada inecek kişi o sırada uyuyorsa, adamı bambaşka bir yerde indirip "burdan dolmuşa bin git" diyebilirler.
bütün bunlar bittikten sonra otogara ayak bastım servisime binip evime gider uyurum diye düşünürken, yolcular otobüsten inmeden görevliler servisleri çoktan kaldırmıştır.. "abi beylikdüzü için yarım saat kırk beş dakika bekliyceksin" deme pişkinliğini gösteren elemana bağırınca da olanca sakinliğiyle "bağırma" deyip gerisin geri gider. hadi bari avcılar tarafından geçerim, metrobüs durağından geçen bir servise binp gideyim diye düşünüp cevizlibağ servisine binersiniz, o servisin şöförü de çapa'da yaptığınız "cevizlibağa dönüceksiniz di mi?" uyarısı üzerine, burdan in yürü abicim yapıcak bişey yok diyebilir. sakin olun.
son alternatif olarak kalsa bile kullanmayın efe tur'u, yürüyerek gidin, daha az yıpranırsınız..
7.5 saatlik yolu 11 saatte gelmeme neden olan, yolculuk esnasında 3 defa yerimi bırakıp hostes koltuğuna geçmem teklif edilen, aynı koltuğa 3 tane bilet kesen, yolda saatlerce o otobüsü bekleyen biletli yolcularını yer yok gerekçesiyle gece vakti yol kenarında çaresiz bırakan, yarım saatten fazla servisini beklediğim, şu anki yorgunluk, uykusuzluk, ve sinirimin sebebi.
birbirinden oldukça farklı otobüslere sahip firma. istanbul izmit arası kısa bir mesafe olabilir ancak yine tutarlılık önemlidir. yaz sıcağında kadife koltuklarıyla insanı bir buçuk saatte olduğu yere monte ettirirken, kışın oldukça soğuk deri koltuklarda seyahat etme imkanı sunar.*
çok zeki muavinleri bulunan otobüs firması , farklı numaralı bir koltukta gitmenizi söyledikten sonra neden kendi yerinize oturmadınız gibilerinden bir soru soracak kadar hafızaya sahip olmaları sevindirici .
Ayrıca araçlarinda kablosuz internet standart ilanı verip daha sonra böyle bir imkan olmayan bir araç sefere sokmalarınıda ayakta alkişlıyorum .
izmit seyahat'in gelmesiyle kalkmış olan götünü zoraki indiren turizm şirketi. bizi efetur'un yavşak muavinlerinden ve yönetiminden kurtaran izmit seyahate teşekkürü bir borç biliriz.
çocukluğumda derin yaralar bırakmış otobüs firmasıdır. anneannemler izmit'teydi, her sene gidip gelirdim, gelirdik. asya tur vardı o zamanlar. hep onunla giderdik biz. sarı-turuncu olurdu otobüsleri hep. inanılmaz sempati duymuşumdur hep o otobüslere ve firmaya. benimle hep ilgilenirlerdi, kimi zaman tanıyan olur "yine nereye gidiyon aq" dercesine sorarlardı minik bir tıfıl iken. öğretmenim mektup yazma ödevi verdiğinde teyzeme bir mektup yazıp "asya tur batmadı di mi? batmadı de nolur!" diye de eklediğimi hatırlıyorum. o zaman da paranoyakmışım anasını satayım.
rüya sürerken, ben büyüyünce asya tur şoförü olmayı hedeflerken efe tur denen bu lanet turizm şeysi girdi araya. bir ara rekabet oldu, istanbul'a bilet fiyatı yanılmıyorsam 8 liraya kadar düştü. önce birlikte çalıştılar, kardeş gözükmeyi denediler; ama olmadı, beni kandıramadılar. birleştiler sonunda...
ama neden efe tur bünyesinde ha? neden gri bütün otobüsler? sarı turuncu asya tur'umu istiyorum lan ben... greyfurt rengi-beyaz man otobüslerimi istiyorum... kerestecinin önünde 5 bin kilometre öteden tanıdığım şoför amcayı görmek istiyorum, efe tur ne lan...