şimdi yazar kişisi bir şeyler karalar, kendinden emin.
bir süre sonra girisinin ne kadar çok beğenildiğini düşünerek bakar. o da ne? eksilenmiştir.
küplere biner, sinir katsayısı yükselir.
laf sokma çabasındadır. bazen öyle editler yapılır ki; giriden uzun bile olabilir. *
öfkesini hemen edit ile belirtmelidir. sanki eksileyen adam tekrar okuma zahmetinde bulunacaktır.
farklı bir durum da şudur;
yazar o kadar sevecen, o kadar hümanist bir şekilde tatlı bir eleştirinin peşindedir ki sanki şeker alınmış bir çocuk gibi huzur ve sevinçle ekle butonuna basar. o da ne? eksilenmiştir.
hemen altına gerekli açıklamayı yapar;
beni yanlış anladınız, ben şunu şunu şundan ötürü yazdım, çizdim der. halen huzur ve mutluluk tavan yapmış haldedir.