edip cansever

entry920 galeri57
    638.
  1. ----

    bakıyorum o kadeh bir küfür gibi duruyor elinde

    ---

    ahmet abi...
    1 ...
  2. 638.
  3. Gül Kokuyorsun

    gül kokuyorsun bir de
    amansız, acımasız kokuyorsun
    gittikçe daha keskin kokuyorsun, daha yoğun
    dayanılmaz birşey oluyorsun, biliyorsun
    hırçın hırçın, pembe pembe
    öfkeli öfkeli gül
    gül kokuyorsun nefes nefese.

    gül kokuyorsun, amansız kokuyorsun
    ve acı ve yiğit ve nasıl gerekiyorsa öyle
    sen koktukça düşümde görüyorum onu
    düşümde, yani her yerde
    yüzü sararmış, titriyor dudakları
    şakakları ter içinde
    tam alnının altında masmavi iki ateş
    iki su
    iki deniz bazan
    bazan iki damla yaz yağmuru
    mermerini emerek dağlarının
    şiirler söylüyor gene
    ölümünden bu yana yazdığı şiirler
    kızaraktan birtakım şiirlere
    büyük sular büyük gemileri sever çünkü
    ve odur ki büyüklük
    şiir insanın içinden dopdolu bir hayat gibi geçerse
    o zaman ölünce de şiirler yazar insan
    ölünce de yazdıklarını okutur elbet
    ve senin böyle amansız gül koktuğun gibi
    yaşamanın herbir yerinde.

    gül kokuyorsun, amansız kokuyorsun
    bu koku dünyayı tutacak nerdeyse
    gül, gül! diye bağıracak çocuklar bütün
    herkes, hep bir ağızdan: gül!
    ve herşeyin üstüne bir gül işlenecek
    saçların, alınların, göğüslerin üstüne
    yüreklerin üstüne
    bembeyaz kemiklerin
    mezarsız ölülerin üstüne
    kurumuş gözyaşlarının
    titreyen kirpiklerin üstüne
    kenetlenmiş çenelerin
    ağarmış dudakların
    unutulmuş çığlıkların üstüne
    kederlerin, yasların, sevinçlerin
    ve herşeyin üstüne bir gül işlenecek.

    bir rüzgar, bir fırtına gibi esecek gül
    yıllarca esecek belki
    ve ansızın dünyamızı göreceğiz bir sabah
    göreceğiz ki
    biz dünyamızı gerçekten görmemişiz daha
    geceyi, gündüzü, yıldızları
    görmemişiz hiç
    tanışmaya komamışlar bizi güzelim dünyamızla.

    öyleyse dostlar bırakın bu yalnızlıkları
    bu umutsuzlukları bırakın kardeşler
    göreceksiniz nasıl
    güller güller güller dolusu
    nasıl gül kokacağız birlikte
    amansız, acımasız kokacağız
    dayanılmaz kokacağız nefes nefese.
    3 ...
  4. 637.
  5. abi masa da masaymış ha kütür kütür.

    bir usta olsa da şiirde bir dönüm noktası olamamıştır. arkadaşı Cemal süreya'nın yanından dahi geçemez. Cemal süreya ki henüz 23 yaşında erotik temayı şiirimize aşılamış. bir dönüm noktası yaratmış. ancak edip cansever'de sadece çok anlamlılık ön planda biraz. bir kübist gibi.
    2 ...
  6. 636.
  7. ruhun şad olsun büyük şair.
    4 ...
  8. 635.
  9. Bir plak gibi dönüyor gökte mavilik
    Sesi aşağıda, çok aşağıda
    Üstünde bir duvarın. Duvarsa
    Dondurma yiyen bir çocuğun eli sanki
    Taşmış akıyor
    Öpüyor toprağı kanatan nar çiçeklerini.

    Öpülüyorum bembeyaz çimlerinde yalnızlığımın
    Sonsuzluk yarın.
    1 ...
  10. 634.
  11. Gölgen yok senin, ayak izlerin yok
    Neden mi? acılar barınmamış ki sende
    Mutluluk yok mutsuzluk yok.
    2 ...
  12. 633.
  13. infilak'tan bir pasaj:

    Gitsem de her yerde biraz vardır
    Hatırda zamansız bir plak
    Bir otel kapısı, biraz istasyon
    Vardır o seninle birlikte olmak
    Buluşur çok uzaktan ellerimiz
    Ve nasıl göz gözeyiz ansızın bir infilak.

    http://epigraf.fisek.com.tr/?num=662
    0 ...
  14. 632.
  15. LYS edebiyat sınavında çıkması muhtemel olan yerçekimli karanfil ikindi üstü gibi kitapların yazarı.
    1 ...
  16. 631.
  17. "bir koru rüzgarlandı göğüs boşluğumuzda sanki
    uzaklaştı ağaçlar birbirlerinden
    yakınlaştı ağaçlar birbirlerine
    yani her soluk alıp verişimizde bizim
    bir mekik gibi kalbin
    bir mekiği gibi kalbim
    işleyip durdu bu yitikliği yeniden

    ne kaldı
    farkında mısın bilmem
    gündüzler...
    gündüzler biraz azaldı"
    2 ...
  18. 630.
  19. yangın

    Dışarı çıkıyorsanız dikkat! çiçeklerle karşılaşmayın
    Ya da koklamayın onları, iyisi mi yüzünüzü örtün şapkanızla
    Ya da düşünmeyin hiç, ben bakın öyle yapıyorum
    Neden diyeceksiniz, insandaki sevgiliyi eskitiyor bu çiçekler
    Güneşe benzetiyorlar adamı, masaya vurmuş koyun bulutlarına
    Pek tuhaf! ben de sahanda yumurtayı kıskanırım
    Beni seviyorsanız dikkat! köşe başındaki camcıya sorun
    O ne derse doğrudur, dalga geçmeyin adamla
    Üstelik beni sevmek haşlanmış pirinçleri beyazlatır
    Günaydın!
    Sabahlarınız gibidir beni sevmek, horuzun renkleri gibidir
    Beni sevdiniz mi yangındır artık parmaklarınız
    Sizi görmüyor muyum dikkat! trenlere çikolata yediriyorum
    Bunu her zaman yapıyorum, akılla oynamak yani
    Öyle trenler var ki insanı şımartıyor
    Çıkıp kuruluyorum pencere yanına gel keyfim gel
    Gidip duruyorum böylece, adımı bileceksiniz çok ülkeli adam
    Üstelik daha kalkma saati gelmeden trenlerin.
    Sokağa dökülüyorsam dikkat! bu da doğrudur oldukça
    Bir kanunu vardır belki, ya su içmişimdir ya da yıkamışımdır yüzümü
    Olmıyacak şey mi niye bakmayayım denizlere
    En akıllı tarafımdır balıkla deniz tutmak.
    Bir cümle tuhafsa dikkat! pek tuhaftır insanın tırnak çıkardığı
    Sonra da boyadığı, ne demeli sonra da kestiği
    Korkum yok ben güpegündüz rakılar boğazlıyorum
    Gözlerimi batırıyorum ıstakozlara
    Oh ne güzel şişenin de bir anlamı oluyor böylece
    Kim konuşuyor ben konuşmuyorum.

    Bir gün çok yürürseniz dikkat! sinekler şehirde kalıyor
    Bütün taşıtlar paslanıyor ayrıca
    Pencereli yıldız, misafirli oda, bol bol öttürüyorsunuz onları
    Çünkü kırlara çıkıyorsunuz, şemsiyenizi bırakın ayıp
    Bana parmağınızdaki çiçekleri gösterin.

    Bir yere kapanıyorsanız dikkat! yanınızda olsun elleriniz
    Kim ne der bakındı işte durmadan ellerinize
    Dünyayı dolaşan damarlar içinde
    En kemikli taraflarıyla zencileri döversiniz
    En kirli yerleriyle çat kapı fakir mahalleleri
    Ayıptır yani insan elini temiz tutmalı biraz.
    Bir gün ölümü beğenmeyecekseniz dikkat! ölmeyin kolayla
    Kadınlara sarkıntılık edin, hoşa giden bardaklar satın alın
    Ya da bir aptalın yalnızlığını seçin, çicçk sulamakla olsun bu
    Tıkır da tıkır işleyen apartmanlar vardır ya, sakın ha
    Ya da her sabah
    Göğe bir yüz metre kollarınızla.
    1 ...
  20. 629.
  21. en sevdiğim şairler listesinin en tepelerindedir. gerçekten şiiri muazzamdır, başka boyutlarda gezdirir sizi.
    1 ...
  22. 628.
  23. "Masa da masaymış ha
    Bana mısın demedi bu kadar yüke
    Bir iki sallandı durdu
    Adam ha babam koyuyordu. " dizelerinin sahibi ,ikinci yeni şiir akımı içerisinde gösterilen şair.
    1 ...
  24. 627.
  25. siradanligi doğallığı savunan garip hareketine karşı çıkan ikinci yeni sairlerinden biridir.
    0 ...
  26. 626.
  27. "ki dedim
    bana söz vermeliydi biri
    sesi uzaklardan gelen
    görünmez yıllarla ilgili"
    1 ...
  28. 625.
  29. "sonra biz dağ başlarında apansız kurşunlanan
    süresiz baş dönmesiyiz çok garip adamların"
    1 ...
  30. 624.
  31. Dışarı çıkıyorsanız dikkat! çiçeklerle karşılaşmayın
    Ya da koklamayın onları, iyisi mi yüzünüzü örtün şapkanızla
    Ya da düşünmeyin hiç, ben bakin öyle yapıyorum
    Neden diyeceksiniz, insandaki sevgiliyi eskitiyor bu çiçekler
    Güneşe benzetiyorlar adamı, masaya vurmuş koyun bulutlarına
    Pek tuhaf! ben de sahanda yumurtayı kıskanırım
    Beni seviyorsanız dikkat! köşe başındaki camcıya sorun
    O ne derse doğrudur, dalga geçmeyin adamla
    Ustelik beni sevmek haşlanmış pirinçleri beyazlatır
    Gunaydin!
    Sabahlariniz gibidir beni sevmek, horuzun renkleri gibidir
    Beni sevdiniz mi yangindir artık parmaklarınız
    Sizi görmüyor muyum dikkat! trenlere çikolata yediriyorum
    Bunu her zaman yapıyorum, akılla oynamak yani
    Öyle trenler var ki insani şımartıyor
    Çıkıp kuruluyorum pencere yanına gel keyfim gel
    Gidip duruyorum böylece, adimi bileceksiniz çok ülkeli adam
    Üstelik daha kalkma saati gelmeden trenlerin.
    Sokağa dökülüyorsam dikkat! bu da doğrudur oldukça
    Bir kanunu vardır belki, ya su içmişimdir ya da yıkamışımdır yüzümü
    Olmayacak şey mi niye bakmayayım denizlere
    En akilli tarafımdır balıkla deniz tutmak.
    Bir cümle tuhafsa dikkat! pek tuhaftır insanin tırnak çıkardığı
    Sonra da boyadığı, ne demeli sonra da kestiği
    Korkum yok ben güpegündüz rakılar boğazlıyorum
    Gözlerimi batırıyorum ıstakozlara
    Oh ne güzle şişenin de bir anlamı oluyor böylece
    Kim konuşuyor ben konuşmuyorum.

    Bir gün çok yürürseniz dikkat! sinekler şehirde kalıyor
    Butun taşıtlar paslanıyor ayrıca
    Pencereli yıldız, misafirli oda, bol bol öttürüyorsunuz onları
    Çünkü kırlara çıkıyorsunuz, şemsiyenizi bırakın ayıp
    Bana parmağınızdaki çiçekleri gösterin.

    Bir yere kapanıyorsanız dikkat! yanınızda olsun elleriniz
    Kim ne der bakindi iste durmadan ellerinize
    Dünyayı dolasan damarlar içinde
    En kemikli taraflarıyla zencileri döversiniz
    En kirli yerleriyle çat kapı fakir mahalleleri
    Ayıptır yani insan elini temiz tutmalı biraz.
    Bir gün olumu beğenmeyecekseniz dikkat! ölmeyin kolayla
    Kadınlara sarkıntılık edin, hoşa giden bardaklar satın alin
    Ya da bir aptalın yalnızlığını secin, çiçek sulamakla olsun bu
    Tıkır da tıkır isleyen apartmanlar vardır ya, sakin ha
    Ya da her sabah
    Göğe bir yüz metre kollarınızla.
    2 ...
  32. 623.
  33. "bir çelik mavisi damar tam da çenemin üstünde
    çoğu zaman gün ışığında seçtiğim
    tıp tıp atıyor yüzümün kenarcığında
    saçlarım kapkalın geliyor elime"
    2 ...
  34. 622.
  35. bana kalırsa şiirin tanrısıdır. bu kadar net.
    0 ...
  36. 621.
  37. Korkmuyorum artık solmaktan
    Solmaktan ve solgunluktan.
    0 ...
  38. 620.
  39. Bir Gün

    O "bir gün"
    Yuvalanmış sanki içinizde
    Buğulu cam tıpkı
    Hiçbir şey görünmüyor
    Besbelli dışınızdan bakıyor size.

    Yokuş aşağı, yokuş yukarı
    Düzlerde, eğrilerde
    Yansır ondan size her ışık
    Bırakılmış bir bıçaktan döğüşte.

    Beklemek, avuntu--bir silah patladı uzakta--
    Yakında bir tel koptu
    Durmanın durgunluğu--yeterse--
    Sürsün bir süre böyle--ne çıkar--
    Emzirsin içinizi o sonbahar bulutu.

    Gelecekte, dediniz--ama ne zaman--
    Kim bilir, belki de geçmişte
    Yağmurlardan kalan kimsesizliğin
    Saklıdır acısı o "bir gün" de

    "Bir gün" buluşuruz--çok iyi--
    :Bir gün" dü, hani nasıl--silinti--
    Gerisi döküntü günler
    Ola ki beslemekte "bir gün"ü hepsi.
    3 ...
  40. 619.
  41. 618.
  42. şair. müthiş şahsiyet.
    böyle düğüm düğüm olmuş insanlar var, acıdan. böylesine derin. ne muhteşem bir insan. dünyanın manası olabilir kendisi.
    0 ...
  43. 617.
  44. Bu yüreğe bu kadar acı fazla dersin bazen kendine
    ama hata bizde.
    küçücük yürekle kocaman sevmek ne haddimize?

    edip cansever
    1 ...
  45. 616.
  46. "Güzelim, bir mendil niye kanar Diş değil, tırnak değil, bir mendil niye kanar Mendilimde kan sesleri" dizeleriyle beni derinden etkileyen şairdir
    1 ...
  47. 615.
  48. II. yeni şiiri temsilcilerinden usta bir şair.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük